457
son yılların belki de en çekişmeli ve en heyecanlı şampiyonluk yarışını içinde barındıran sezon. ortam o kadar mide bulandırıcı ki kim kazansa diğeri saldırıyor. kim şampiyon olursa olsun yapılan algılar başarıyı gölgeleyecek gibi duruyor.
tıpkı ilgili sezonda (bkz: süper lig 2018-2019 sezonu) yaşadığımız şampiyonluğun sadece ç.rizespor deplasmanında aldığımız galibiyete indirgenerek o maçtaki hakemi ve göreceli(!) olarak bizim lehimize hata yapan hakemlerin görevden uzaklaştırıldığı bir dönem yaşamıştık. o sezonun özeti; şampiyon oldunuz ama hakemler sayesinde gibi bir algı oluşturuldu. o sezonun ortasında hakemler de hata yapabilir diyen 17 kulübün imzaladığı kulüpler birliği bildirisi de hafızalarımızda hâlâ taze.
ertesi sezon (bkz: süper lig 2019-2020 sezonu) 6 saniye kuralı, yaşadığımız sakatlıklar, ffp...v.b. sorunlarla pandemi sonrası yarıştan koptuk.
bu sezona gelirsek; fenerbahçe, inanılmaz para harcadı. sezon başından beri söylemleri ve yapılanlar bütün enerjilerini şampiyonluk için harcıyorlar fakat adam gibi değil. sürekli karşı tarafı değersizleştirme algısını gayet sıcak tutuyorlar. son yendiğimiz derbide (bkz: 6 şubat 2021 fenerbahçe galatasaray maçı) fenerbahçe 3 puan önümüzdeydi. yani yenilsek puan farkı 6 ya çıkacaktı. peki ilgili maç öncesinde ne oldu?
-5 sezondur yönettiği derbilerde değil galibiyet, gol dahi atamadığımız cüneyt çakır maçın hakemi olarak atandı.
- maçın var hakemi olarak 1 puana razı olmak zorunda bırakıldığımız maçın da (bkz: 14 nisan 2019 fenerbahçe galatasaray maçı) hakemi olan ali palabıyık atanmıştı.
bu bilgiler ışığında maç başladı ve çokta bilindik şekliyle cüneyt çakır maçı takımımızın gol bulmaması için elinden gelenin fazlasını yaptı. daha ilk yarıdan 2 tane buz gibi penaltımızın verilmediği ortamda(çok daha az denilebilecek pozisyonlarda aleyhimize penaltı çalınmıştır) ikinci yarı öne geçtik. fener ofsayttan gol buldu doğal olarak gol iptal edildi. 1 cm'de olsa ofsayt ofsayttır bunun lamı cimi olmaz. velhasıl çok kritik virajdan galibiyetle döndük. ayrıca belirtelim seyircisiz maçta adamlar 3000 kişi seyirci ile oynadı.
maçın sonunda hafta içi bütün yorumcular ofsayt çizgisini tartıştı. evet var'ın getirdiği tartışılması ülkemizde belki de en son şey olacak ofsayt çizgisi herkes tarafından bas bas bağırıldı. herkes hem fikirdi galatasaray kötü oynadı. evet rakip ve hakemler her türlü oynatmama üzerine kurduğu sistemde tabii ki kötü oynamak doğal sonuçtur. 20 yıldır hakemlerle ve farklı psikolojik etmenlerle kurulan düzeni bütün olumsuzluklara rağmen 2 yıl üst üste gömmüşsün ama sadece ofsayt çizgisi konuşuluyor. neden mi çünkü a. k*çun parası var ve her yere eli uzanabilir. aslında bunlar bazı haksızlıkların ve düzenin doğal sonucudur. bu maçın akabinde fener elindeki avantajı ezeli rakibine kaptırdı ve artık 20 maç olmasına rağmen bizim puan kaybetmemizi bekliyor.
bu maçın ardından ligde oynanan maç (bkz: 14 şubat 2021 galatasaray kasımpaşa maçı) yoğun kar yağışı altında oynandı. sahada futbol değil zeminle ve doğa ile mücadele vardı. 3 puanın bir şekilde kazanılması gereken maçtı ve kazandık. maç sonu yine aynı hikaye aynı senaryo. bütün maç yine bir pozisyona kitlendi ve zor koşullardaki aldığımız galibiyet sadece 1 pozisyona indirgenebildi. herkes sadece bu pozisyonu konuştu. amaç, rakibinin başarısını değersizleştirmek.
bu algı taa sezonun ilk maçından itibaren başladı. beşiktaş, sezon başından beri bütün maç sonları hakemden şikayetçi. kazansa da kaybetse de. bjk konusuna daha çok girmeyeceğim, yeterince uzun oldu entry :)
sonuç olarak daha 20 ye yakın maç var fakat bu ortam futbol ortamı değil. allah göstermesin oyuncularımızın başına bir şey gelse sevinecek insanlar(!) var.
eğer okurlarsa burdan futbol yazarlarına, futbol programı yapanlara seslenmek istiyorum; biliyorum ki rahat değilsiniz, karşınızda a. k*ç gibi maddi olarak eli her yere uzanan birisi mevcut. anladım, önünüze koyulan gündemden çıkamıyorsunuz hepinizin korkuları var. futbol hepimizin, fener de şampiyon olabilir, bjk de hatta trabzonda. { inşallah biz oluruz:) } rakibi değersizleştirmenin, bütün maçların 1 pozisyon üzerinden okunmasının hiç bir takımın başarısına faydası olmaz aksine daha rezil bir ortam çıkar ortaya tıpkı bugün olduğu gibi.
yaratılan ortamda kim şampiyon olursa olsun başkasının içine sinmeyecek. tekrar ediyorum bu ortam sadece başarıyı değersizleştirir hiçbir şey katmaz.
umarım bu haklı direnişimiz şampiyonlukla sonuçlanır.
tıpkı ilgili sezonda (bkz: süper lig 2018-2019 sezonu) yaşadığımız şampiyonluğun sadece ç.rizespor deplasmanında aldığımız galibiyete indirgenerek o maçtaki hakemi ve göreceli(!) olarak bizim lehimize hata yapan hakemlerin görevden uzaklaştırıldığı bir dönem yaşamıştık. o sezonun özeti; şampiyon oldunuz ama hakemler sayesinde gibi bir algı oluşturuldu. o sezonun ortasında hakemler de hata yapabilir diyen 17 kulübün imzaladığı kulüpler birliği bildirisi de hafızalarımızda hâlâ taze.
ertesi sezon (bkz: süper lig 2019-2020 sezonu) 6 saniye kuralı, yaşadığımız sakatlıklar, ffp...v.b. sorunlarla pandemi sonrası yarıştan koptuk.
bu sezona gelirsek; fenerbahçe, inanılmaz para harcadı. sezon başından beri söylemleri ve yapılanlar bütün enerjilerini şampiyonluk için harcıyorlar fakat adam gibi değil. sürekli karşı tarafı değersizleştirme algısını gayet sıcak tutuyorlar. son yendiğimiz derbide (bkz: 6 şubat 2021 fenerbahçe galatasaray maçı) fenerbahçe 3 puan önümüzdeydi. yani yenilsek puan farkı 6 ya çıkacaktı. peki ilgili maç öncesinde ne oldu?
-5 sezondur yönettiği derbilerde değil galibiyet, gol dahi atamadığımız cüneyt çakır maçın hakemi olarak atandı.
- maçın var hakemi olarak 1 puana razı olmak zorunda bırakıldığımız maçın da (bkz: 14 nisan 2019 fenerbahçe galatasaray maçı) hakemi olan ali palabıyık atanmıştı.
bu bilgiler ışığında maç başladı ve çokta bilindik şekliyle cüneyt çakır maçı takımımızın gol bulmaması için elinden gelenin fazlasını yaptı. daha ilk yarıdan 2 tane buz gibi penaltımızın verilmediği ortamda(çok daha az denilebilecek pozisyonlarda aleyhimize penaltı çalınmıştır) ikinci yarı öne geçtik. fener ofsayttan gol buldu doğal olarak gol iptal edildi. 1 cm'de olsa ofsayt ofsayttır bunun lamı cimi olmaz. velhasıl çok kritik virajdan galibiyetle döndük. ayrıca belirtelim seyircisiz maçta adamlar 3000 kişi seyirci ile oynadı.
maçın sonunda hafta içi bütün yorumcular ofsayt çizgisini tartıştı. evet var'ın getirdiği tartışılması ülkemizde belki de en son şey olacak ofsayt çizgisi herkes tarafından bas bas bağırıldı. herkes hem fikirdi galatasaray kötü oynadı. evet rakip ve hakemler her türlü oynatmama üzerine kurduğu sistemde tabii ki kötü oynamak doğal sonuçtur. 20 yıldır hakemlerle ve farklı psikolojik etmenlerle kurulan düzeni bütün olumsuzluklara rağmen 2 yıl üst üste gömmüşsün ama sadece ofsayt çizgisi konuşuluyor. neden mi çünkü a. k*çun parası var ve her yere eli uzanabilir. aslında bunlar bazı haksızlıkların ve düzenin doğal sonucudur. bu maçın akabinde fener elindeki avantajı ezeli rakibine kaptırdı ve artık 20 maç olmasına rağmen bizim puan kaybetmemizi bekliyor.
bu maçın ardından ligde oynanan maç (bkz: 14 şubat 2021 galatasaray kasımpaşa maçı) yoğun kar yağışı altında oynandı. sahada futbol değil zeminle ve doğa ile mücadele vardı. 3 puanın bir şekilde kazanılması gereken maçtı ve kazandık. maç sonu yine aynı hikaye aynı senaryo. bütün maç yine bir pozisyona kitlendi ve zor koşullardaki aldığımız galibiyet sadece 1 pozisyona indirgenebildi. herkes sadece bu pozisyonu konuştu. amaç, rakibinin başarısını değersizleştirmek.
bu algı taa sezonun ilk maçından itibaren başladı. beşiktaş, sezon başından beri bütün maç sonları hakemden şikayetçi. kazansa da kaybetse de. bjk konusuna daha çok girmeyeceğim, yeterince uzun oldu entry :)
sonuç olarak daha 20 ye yakın maç var fakat bu ortam futbol ortamı değil. allah göstermesin oyuncularımızın başına bir şey gelse sevinecek insanlar(!) var.
eğer okurlarsa burdan futbol yazarlarına, futbol programı yapanlara seslenmek istiyorum; biliyorum ki rahat değilsiniz, karşınızda a. k*ç gibi maddi olarak eli her yere uzanan birisi mevcut. anladım, önünüze koyulan gündemden çıkamıyorsunuz hepinizin korkuları var. futbol hepimizin, fener de şampiyon olabilir, bjk de hatta trabzonda. { inşallah biz oluruz:) } rakibi değersizleştirmenin, bütün maçların 1 pozisyon üzerinden okunmasının hiç bir takımın başarısına faydası olmaz aksine daha rezil bir ortam çıkar ortaya tıpkı bugün olduğu gibi.
yaratılan ortamda kim şampiyon olursa olsun başkasının içine sinmeyecek. tekrar ediyorum bu ortam sadece başarıyı değersizleştirir hiçbir şey katmaz.
umarım bu haklı direnişimiz şampiyonlukla sonuçlanır.
