559
an itibariyle mevcut fenerbahçe teknik direktörü.
gençliğine mukabil atılgan, atik, cesur olmasını ve iyi kötü ortaya hücum eden, koşan, basan, ısıran bir takım çıkarmasını bekliyordum kendisinden. ama gördüm ki bütün bu cesaretin gençlikle pek ilgisi yokmuş. olsa bile erol hocada bunun esamesi yok.
fenerbahçe gibi büyük bir kulübün teknik direktörüsün, takımın ne oynadığı belli değil. takımda takımdaşlık duygusu yok, kimya yok, arkadaşlık yok, teknik yok, taktik yok yok oğlu yok. ne var? mesela etrafında bir sürü yardımcı antrenör var. maşallah fenerbahçe'nin en başarılı olduğu dönemdeki futbolcuları toplamışlar etrafına, böyle olunca takım uçuyor mu nedir?* saha kenarında görünen tek şey yakın arkadaş grubu. ama bu adamların teknik-taktik bilgisi nedir, kaç yıllık eğitimlerden geçmişler de yardımcı antrenör olmuşlar, bunları cidden sen mi istedin hiç bilmiyorum. bildiğim şey hiçbirinin bir faydasının olmadığı. şu sözlükten iki fanatik galatasaray'lıyı koy şu fenerbahçe'nin başına belki bu kadar kötü yönetir takımı. o da nefretinden değil, teknik direktörlüğe yabancı olmasından mütevellit yani...
bir de yüz ifadesi var erol hocanın kenarda, sanırsın zorla tutuyorlar orada. o fenerbahçe antrenörlüğü taşınması güç bir yük gibi omuzlarında. öyle isteksiz, heyecansız, asık suratlı.
halbuki fenerbahçe'nin 'bence' hücum oynamak için mükemmel bir kadrosu var. tabiri caizse bam bam bam oynayacak bir oyuncu grubu var. bu ligin de anahtarı hücum yahu. biri nisan'da şampiyon oldu böyle. biri 4 sene üst üste şampiyon yaptı. biri şampiyonluğa hasret bir takımı iki sene üst üste şampiyon yaptı.
ama fenerbahçede sıkıntı muhtemelen mental. başkanları her hafta saçmalayıp ''thanos ve sauron ittifak yapıp paralel evrende bile bize savaş açtı'' moduna sokarsa oyuncuları, teknik direktörü ne yapsın şu takımın...
ha bir de son olarak, odana fatih terim posteri asmak nedir erol hoca, garipsin vesselam.*
not: yetersiz, yeteneksiz teknik direktör.
gençliğine mukabil atılgan, atik, cesur olmasını ve iyi kötü ortaya hücum eden, koşan, basan, ısıran bir takım çıkarmasını bekliyordum kendisinden. ama gördüm ki bütün bu cesaretin gençlikle pek ilgisi yokmuş. olsa bile erol hocada bunun esamesi yok.
fenerbahçe gibi büyük bir kulübün teknik direktörüsün, takımın ne oynadığı belli değil. takımda takımdaşlık duygusu yok, kimya yok, arkadaşlık yok, teknik yok, taktik yok yok oğlu yok. ne var? mesela etrafında bir sürü yardımcı antrenör var. maşallah fenerbahçe'nin en başarılı olduğu dönemdeki futbolcuları toplamışlar etrafına, böyle olunca takım uçuyor mu nedir?* saha kenarında görünen tek şey yakın arkadaş grubu. ama bu adamların teknik-taktik bilgisi nedir, kaç yıllık eğitimlerden geçmişler de yardımcı antrenör olmuşlar, bunları cidden sen mi istedin hiç bilmiyorum. bildiğim şey hiçbirinin bir faydasının olmadığı. şu sözlükten iki fanatik galatasaray'lıyı koy şu fenerbahçe'nin başına belki bu kadar kötü yönetir takımı. o da nefretinden değil, teknik direktörlüğe yabancı olmasından mütevellit yani...
bir de yüz ifadesi var erol hocanın kenarda, sanırsın zorla tutuyorlar orada. o fenerbahçe antrenörlüğü taşınması güç bir yük gibi omuzlarında. öyle isteksiz, heyecansız, asık suratlı.
halbuki fenerbahçe'nin 'bence' hücum oynamak için mükemmel bir kadrosu var. tabiri caizse bam bam bam oynayacak bir oyuncu grubu var. bu ligin de anahtarı hücum yahu. biri nisan'da şampiyon oldu böyle. biri 4 sene üst üste şampiyon yaptı. biri şampiyonluğa hasret bir takımı iki sene üst üste şampiyon yaptı.
ama fenerbahçede sıkıntı muhtemelen mental. başkanları her hafta saçmalayıp ''thanos ve sauron ittifak yapıp paralel evrende bile bize savaş açtı'' moduna sokarsa oyuncuları, teknik direktörü ne yapsın şu takımın...
ha bir de son olarak, odana fatih terim posteri asmak nedir erol hoca, garipsin vesselam.*
not: yetersiz, yeteneksiz teknik direktör.