142
seyircisiz oynanacak olmasından ötürü eski kadıköy maçları kadar gerginlik olmayacağını düşünsem de bunu körüklemeye çıkacak serdar aziz, mert hakan, caner, ozan tufan gibi oyuncuları sahada olacak, bu açıdan çok dikkatli olmalıyız.
özellikle bunları tanımayan oyuncularımıza gerekli terapi maç öncesinde mutlaka sağlanmalı.
yıllardır şunu gördük, oyunu hep onlar gerdi, sinirlenen ve zarar gören hep biz olduk,
bu kimi zaman sahada eksik kaldığımız maçlara, kimi zamansa kendi oyunumuzu oynayamamamıza sebebiyet verdi.
dolayısıyla ne olursa olsun maçta sakin olmalıyız, daha doğrusu hırsımız aklımızın önüne geçmemeli.
zira bu maç sahada eksik kalmayı kaldırmaz.
diğer maçlara nazaran görece daha az pozisyon bulacağımızdan önceki maçlardaki cömertliğimizi sergilemeyip, sinekten yağ çıkaracak şekilde pozisyonlarda maksimum dikkatli olmalıyız.
son maçlarında gördüğümüz üzere topu genelde rakiplerine verip kaptıkları toplarla hızlı çıkmaya çalışıyorlar.
buna bu maçta da devam ederler mi kestirmek güç ama çok fazla risk içeren, bayık paslaşmalar yerine olabildiğince seri olmalıyız. bunun için de ön bölgede durağan oyunculardan ziyade hareketli, arkaya koşu atan oyuncular ilk tercihimiz olmalı.
oyuncu değişikliklerinde zamanlama çok önemli, aksayan yerler varsa gereksiz beklemek bize pahalıya malolabilir.
bunun dışında önemli hususlardan biri duran toplarına çok dikkat etmeliyiz.
savunma oyuncularımızın özellikle bizim ceza sahamız içinde elllerine, kollarına, hamle zamanlamalarına aşırı dikkat etmeleri şart, gereksiz duran top, penaltı olmasın.
...ve en önemli hususlardan biri, maçın hakemi.
kim olur bilmiyoruz ancak umarım vicdanıyla yönetir maçı, ve maçtan sonra yatağına başını gönül rahatlığıyla koyabileceği bir maç olmuş olur.
yenmek çok güzel olur ama şartlara göre beraberlik de fena olmaz, aynı zamanda ikili averajı korumuş oluruz en kötü...
özellikle bunları tanımayan oyuncularımıza gerekli terapi maç öncesinde mutlaka sağlanmalı.
yıllardır şunu gördük, oyunu hep onlar gerdi, sinirlenen ve zarar gören hep biz olduk,
bu kimi zaman sahada eksik kaldığımız maçlara, kimi zamansa kendi oyunumuzu oynayamamamıza sebebiyet verdi.
dolayısıyla ne olursa olsun maçta sakin olmalıyız, daha doğrusu hırsımız aklımızın önüne geçmemeli.
zira bu maç sahada eksik kalmayı kaldırmaz.
diğer maçlara nazaran görece daha az pozisyon bulacağımızdan önceki maçlardaki cömertliğimizi sergilemeyip, sinekten yağ çıkaracak şekilde pozisyonlarda maksimum dikkatli olmalıyız.
son maçlarında gördüğümüz üzere topu genelde rakiplerine verip kaptıkları toplarla hızlı çıkmaya çalışıyorlar.
buna bu maçta da devam ederler mi kestirmek güç ama çok fazla risk içeren, bayık paslaşmalar yerine olabildiğince seri olmalıyız. bunun için de ön bölgede durağan oyunculardan ziyade hareketli, arkaya koşu atan oyuncular ilk tercihimiz olmalı.
oyuncu değişikliklerinde zamanlama çok önemli, aksayan yerler varsa gereksiz beklemek bize pahalıya malolabilir.
bunun dışında önemli hususlardan biri duran toplarına çok dikkat etmeliyiz.
savunma oyuncularımızın özellikle bizim ceza sahamız içinde elllerine, kollarına, hamle zamanlamalarına aşırı dikkat etmeleri şart, gereksiz duran top, penaltı olmasın.
...ve en önemli hususlardan biri, maçın hakemi.
kim olur bilmiyoruz ancak umarım vicdanıyla yönetir maçı, ve maçtan sonra yatağına başını gönül rahatlığıyla koyabileceği bir maç olmuş olur.
yenmek çok güzel olur ama şartlara göre beraberlik de fena olmaz, aynı zamanda ikili averajı korumuş oluruz en kötü...