452
“gelen haberlere göre...”
“aldığım haberlere göre...”
“twitter’da x hesabın söylediğine göre...”
bla bla bla
kulübümüz başkanı/yöneticileri değişse de, gelen/giden yönetimi sevsek de sevmesek de kulübümüzün transfer süreçlerinde bir geleneği var o da transfer görüşmelerini kap‘tan bildirmeleri. son 10 yılda kap‘tan bildirilip de gerçekleşmeyen yalnızca reyes ve forlan transferlerini hatırlıyorum başka da hatırlamıyorum. sağdan soldan duyduklarınıza göre yönetimi ön yargıyla gömme/övme huyunuzdan vazgeçiniz, sabrediniz. duyumculara prim vermeyiniz. sosyal medya devrinden önce transfer dönemlerinde gazetelerin 100 futbolcu ismi yazıp aradan bir tanesi tutunca “yalnızca biz bildik” zihniyeti ve ahlaksızlığı neyse bugün de taraftarların duygularını sömürerek prim kasan duyumcu denilenlerin de yaptıkları o.
öyle ya da böyle, galatasaray’ımızın demokrasi, hukuk, şeffaflık anlayışına bakınca bir de diğerlerine bakınca kendimi ortadoğu ülkeleri karşısında brüksel’de yaşıyor gibi hissediyorum. seviyorum bu camiayı. (kalp)
edit: avukatbet ve entibazon uyardı/hatırlattı teşekkür ederim: xherdan shaqiri ve lucas podolski de varmış. ancak entry’mdeki ana düşüncenin “taraftarlık duygularımızın sömürülmesine izin vermeyelim” şeklinde olduğunu da vurgulamak isterim.
“aldığım haberlere göre...”
“twitter’da x hesabın söylediğine göre...”
bla bla bla
kulübümüz başkanı/yöneticileri değişse de, gelen/giden yönetimi sevsek de sevmesek de kulübümüzün transfer süreçlerinde bir geleneği var o da transfer görüşmelerini kap‘tan bildirmeleri. son 10 yılda kap‘tan bildirilip de gerçekleşmeyen yalnızca reyes ve forlan transferlerini hatırlıyorum başka da hatırlamıyorum. sağdan soldan duyduklarınıza göre yönetimi ön yargıyla gömme/övme huyunuzdan vazgeçiniz, sabrediniz. duyumculara prim vermeyiniz. sosyal medya devrinden önce transfer dönemlerinde gazetelerin 100 futbolcu ismi yazıp aradan bir tanesi tutunca “yalnızca biz bildik” zihniyeti ve ahlaksızlığı neyse bugün de taraftarların duygularını sömürerek prim kasan duyumcu denilenlerin de yaptıkları o.
öyle ya da böyle, galatasaray’ımızın demokrasi, hukuk, şeffaflık anlayışına bakınca bir de diğerlerine bakınca kendimi ortadoğu ülkeleri karşısında brüksel’de yaşıyor gibi hissediyorum. seviyorum bu camiayı. (kalp)
edit: avukatbet ve entibazon uyardı/hatırlattı teşekkür ederim: xherdan shaqiri ve lucas podolski de varmış. ancak entry’mdeki ana düşüncenin “taraftarlık duygularımızın sömürülmesine izin vermeyelim” şeklinde olduğunu da vurgulamak isterim.