8
en önemli özelliği; teknik direktör'ün kendisine verdiği görevi yeteneklerini ve mevkisine göre özelliklerini kullanarak yerine getirmektir. malesef yeşil sahadaki futbol, arsada veya ps oyunlarındaki gibi değildir.
profesyonel olarak top oynarken, yetenek ve mevkinize göre taşıdığınız özellikleri teknik direktörünüzün istekleri ile birleştirerek oynamazsanız, hele bir de maçı kaybetmişseniz, maçtan sonra teknik direktörünüz soyunma odasında "kan alır".
bu yetenek ve özellikler şunlardır;
(bkz: kaleci)
-yan topları iyi olmalı,
-sezgileri ve refleksleri iyi olmalı,
-degaj yapabilmeli veya topu oyuna eliyle sokabilmelidir.
(bkz: libero)
-teknik açıdan iyi olmalı,
-gereksiz riskleri üzerine almamalı,
-stoperleri oyundan düştüğünde oyuna müdahale edecek pozisyonu almalı, oyundan düşenin kademesine girebilmeli,
-derin pasları kesecek kademede bulunmalı,
-stoperlerden çok kopuk oynamamalı,
-ne zaman oyuncunun ne zaman alanın kademesinde olacağını iyi bilmeli, oyuncu kademesi yakın, alan kademesi uzak olmalı,
-stoperlerle asla yan yana oynamamalı,
-topla gelecek adamın üzerine çıkacak olan oyuncuyla iyi anlaşmalı,
-gerektiğinde ataklara katılmalı,
-çok iyi pas verebilmeli, özellikle uzun pasları iyi olmalıdır.
(bkz: stoper)
-alan ve adam markajını iyi yapabilmeli,
-bütün açılardan gelen toplara müdahale edebilmeli, hava hakimiyeti iyi olmalı,
-fizik, kondisyon olarak iyi olmalı,
-tek ayakla sıçrayabilmeli,
-rakip forvetten önce topa müdahale edebilmeli, sezgileri iyi olmalı,
-her iki ayağını iyi kullanabilmeli,
-rakibe yakın oynamalı, etkili olmasına mani olmalıdır.
(bkz: ön libero)
-kişisel becerisi (teknik kapesitesi) yüksek olmalı
-fizik kondisyon olarak üstün olmalı,
-oyun bilgisi iyi olmalı,
-hem defansif hem de ofansif özellikleri olmalı,
-arkadaşlarıyla iyi iletişim kuran, onları yönlendiren, lider vasıflara sahip olmalı,
-her iki ayağın iyi kullanmalıdır.
(bkz: dış oyuncular)
-dayanıklı ve devamlılığı olmalı,
-süratli, çabuk ve fizik kondisyon olarak üst seviyede olmalı,
-top kontrolü iyi olmalı, rakibi geçebilecek özelliklere sahip olmalı,
-orta yapabilmeli,
-kademe bilgisi iyi olmalı, gerektiğinde defansın kademesine girebilmeli,
-hücuma katılıp forvet oyuncularına pozisyon hazırlayabilmelidir.
(bkz: iç oyuncular)
-bireysel yetenekleri gelişmiş olmalı,
-oyuna dayanıklılığı üst seviyede olmalı,
-hem hücumda hem de defansta arkadaşlarına yardım edebilmeli,
-fizik kuvvet olarak üst seviyede olmalı,
-oyun bilgisi olmalı, topsuz oyunu iyi olmalı,
-boş koşular yapabilmeli, yaratıcılıkları üst seviyede olmalıdır.
-pas yüzdeleri yüksek olmalıdır.
(bkz: hücumcular)
-her iki ayağıyla şut çekebilmeli,
-topa iyi kafa vurmak için cesaretli ve kabiliyetli olmalı,
-daima şutu düşünüp hedefe şut atabilmeli,
-arkadaşlarına pozisyon hazırlayabilmeli,
-kaleye akası dönükken topu koruyabilmeli, gerektiğinde arkadaşlarına duvar olmalı,
-gol vuruşları iyi olmalı,
-rakip savuma ile mücadele gücü gelişmiş hava topu üstünlüğü yüksek olmalıdır.
bu kadar şeyi niye yazdığımız meselesine gelince;
maçta kaleci hemen hemen tüm topları degaj yaparak yolluyor ise veya bir kanat oyuncusu topu paslaşarak kullanmak yerine sürekli onsekize şut çekerek postalıyorsa bunu yeteneğini ve özelliklerini kullandığı için değil, yetenek ve özelliklerinin üzerine, teknik direktörü onu soyunma odasında öyle görevlendirdiği için yapar. yoksa o da bilmektedir o topu en yakınındaki oyuncuya pas olarak vermeyi. kanat oyuncusunun veya kalecinin bu görevlendirme nedeniyle yolladığı ortaları alma görevi kendi takım arkadaşlarınındır.
kalecinin yaptığı degajlar veya kanat oyuncularının açtığı ortalar konusunda futbolcuları eleştirmek abesle iştigaldir. buradan teknik direktör eleştrilsin demek istediğim anlaşılmamalıdır. teknik direktör maç öncesinde yaptığı araştırmalar sonucunda böyle bir karar verip, bu yöntemle maçı kazanabileceğini düşünmüştür. teknik direktörün bu karar konusunda hata yapıp yapmadığı başka bir tartışmanın konusudur.
bir de; teknik direktör böyle bir karara varıp bunu sahada uygulamaya koydurduğunda, isabetsiz ortalar ve degajlar konusunda aynı takımın diğer futbolcularının da sorumluluğu gözden kaçırılmamalıdır. ortanın ve degajın yapılması kadar, bunların karşılanabilmesi de çok önemlidir. takımın diğer futbolcularından birinin, bu degaj veya ortayı almayı becerebilmesi gerekir. tanju çolak bu konuda çok önemli bir örnektir.
bu mevzu pek bilinmediğinden, genellikle kaleci veya oyuncu taraftar tarafından kolayca boy hedefi haline gelebilmekte, hatta (gbkz. sabri sarıoğlu) mevzusunda olduğu gibi taraftarın taşak oğlanı haline gelebilmektedir.
adama "sabricim, sen topu onsekize yolla hemen defansa dön" diye talimat verdikten sonra takımın diğer futbolcuları, sabri'nin yolladığı toplara bön bön bakarlarsa, sabri ne yapsın. 6 subat 2010 kayserispor galatasaray macinda bu olay bu sefer de, caner'in başına gelmiştir ne yazık ki.
profesyonel olarak top oynarken, yetenek ve mevkinize göre taşıdığınız özellikleri teknik direktörünüzün istekleri ile birleştirerek oynamazsanız, hele bir de maçı kaybetmişseniz, maçtan sonra teknik direktörünüz soyunma odasında "kan alır".
bu yetenek ve özellikler şunlardır;
(bkz: kaleci)
-yan topları iyi olmalı,
-sezgileri ve refleksleri iyi olmalı,
-degaj yapabilmeli veya topu oyuna eliyle sokabilmelidir.
(bkz: libero)
-teknik açıdan iyi olmalı,
-gereksiz riskleri üzerine almamalı,
-stoperleri oyundan düştüğünde oyuna müdahale edecek pozisyonu almalı, oyundan düşenin kademesine girebilmeli,
-derin pasları kesecek kademede bulunmalı,
-stoperlerden çok kopuk oynamamalı,
-ne zaman oyuncunun ne zaman alanın kademesinde olacağını iyi bilmeli, oyuncu kademesi yakın, alan kademesi uzak olmalı,
-stoperlerle asla yan yana oynamamalı,
-topla gelecek adamın üzerine çıkacak olan oyuncuyla iyi anlaşmalı,
-gerektiğinde ataklara katılmalı,
-çok iyi pas verebilmeli, özellikle uzun pasları iyi olmalıdır.
(bkz: stoper)
-alan ve adam markajını iyi yapabilmeli,
-bütün açılardan gelen toplara müdahale edebilmeli, hava hakimiyeti iyi olmalı,
-fizik, kondisyon olarak iyi olmalı,
-tek ayakla sıçrayabilmeli,
-rakip forvetten önce topa müdahale edebilmeli, sezgileri iyi olmalı,
-her iki ayağını iyi kullanabilmeli,
-rakibe yakın oynamalı, etkili olmasına mani olmalıdır.
(bkz: ön libero)
-kişisel becerisi (teknik kapesitesi) yüksek olmalı
-fizik kondisyon olarak üstün olmalı,
-oyun bilgisi iyi olmalı,
-hem defansif hem de ofansif özellikleri olmalı,
-arkadaşlarıyla iyi iletişim kuran, onları yönlendiren, lider vasıflara sahip olmalı,
-her iki ayağın iyi kullanmalıdır.
(bkz: dış oyuncular)
-dayanıklı ve devamlılığı olmalı,
-süratli, çabuk ve fizik kondisyon olarak üst seviyede olmalı,
-top kontrolü iyi olmalı, rakibi geçebilecek özelliklere sahip olmalı,
-orta yapabilmeli,
-kademe bilgisi iyi olmalı, gerektiğinde defansın kademesine girebilmeli,
-hücuma katılıp forvet oyuncularına pozisyon hazırlayabilmelidir.
(bkz: iç oyuncular)
-bireysel yetenekleri gelişmiş olmalı,
-oyuna dayanıklılığı üst seviyede olmalı,
-hem hücumda hem de defansta arkadaşlarına yardım edebilmeli,
-fizik kuvvet olarak üst seviyede olmalı,
-oyun bilgisi olmalı, topsuz oyunu iyi olmalı,
-boş koşular yapabilmeli, yaratıcılıkları üst seviyede olmalıdır.
-pas yüzdeleri yüksek olmalıdır.
(bkz: hücumcular)
-her iki ayağıyla şut çekebilmeli,
-topa iyi kafa vurmak için cesaretli ve kabiliyetli olmalı,
-daima şutu düşünüp hedefe şut atabilmeli,
-arkadaşlarına pozisyon hazırlayabilmeli,
-kaleye akası dönükken topu koruyabilmeli, gerektiğinde arkadaşlarına duvar olmalı,
-gol vuruşları iyi olmalı,
-rakip savuma ile mücadele gücü gelişmiş hava topu üstünlüğü yüksek olmalıdır.
bu kadar şeyi niye yazdığımız meselesine gelince;
maçta kaleci hemen hemen tüm topları degaj yaparak yolluyor ise veya bir kanat oyuncusu topu paslaşarak kullanmak yerine sürekli onsekize şut çekerek postalıyorsa bunu yeteneğini ve özelliklerini kullandığı için değil, yetenek ve özelliklerinin üzerine, teknik direktörü onu soyunma odasında öyle görevlendirdiği için yapar. yoksa o da bilmektedir o topu en yakınındaki oyuncuya pas olarak vermeyi. kanat oyuncusunun veya kalecinin bu görevlendirme nedeniyle yolladığı ortaları alma görevi kendi takım arkadaşlarınındır.
kalecinin yaptığı degajlar veya kanat oyuncularının açtığı ortalar konusunda futbolcuları eleştirmek abesle iştigaldir. buradan teknik direktör eleştrilsin demek istediğim anlaşılmamalıdır. teknik direktör maç öncesinde yaptığı araştırmalar sonucunda böyle bir karar verip, bu yöntemle maçı kazanabileceğini düşünmüştür. teknik direktörün bu karar konusunda hata yapıp yapmadığı başka bir tartışmanın konusudur.
bir de; teknik direktör böyle bir karara varıp bunu sahada uygulamaya koydurduğunda, isabetsiz ortalar ve degajlar konusunda aynı takımın diğer futbolcularının da sorumluluğu gözden kaçırılmamalıdır. ortanın ve degajın yapılması kadar, bunların karşılanabilmesi de çok önemlidir. takımın diğer futbolcularından birinin, bu degaj veya ortayı almayı becerebilmesi gerekir. tanju çolak bu konuda çok önemli bir örnektir.
bu mevzu pek bilinmediğinden, genellikle kaleci veya oyuncu taraftar tarafından kolayca boy hedefi haline gelebilmekte, hatta (gbkz. sabri sarıoğlu) mevzusunda olduğu gibi taraftarın taşak oğlanı haline gelebilmektedir.
adama "sabricim, sen topu onsekize yolla hemen defansa dön" diye talimat verdikten sonra takımın diğer futbolcuları, sabri'nin yolladığı toplara bön bön bakarlarsa, sabri ne yapsın. 6 subat 2010 kayserispor galatasaray macinda bu olay bu sefer de, caner'in başına gelmiştir ne yazık ki.