1634
kendisini severim, dobra adamdır, neyse odur. sevmeyen de pek çıkmaz sanıyorum zaten, zira öyle fanatik falan bi adam değildir. beşiktaşlıdır, o kadar.
fakat kendisi üzerinden minik bi analiz kasmak isterim. sevgili sergen hoca, şu an yapmaya çalıştığın şey üstüne oturmuyor. yakışmıyor yani, bi beden mi üç beden mi bol geliyor artık kendin karar ver.
bak bunu ersun da yapmaya çalıştı, aykut da, şenol da, yeri gelecek erol da yapacak. ama olmuyor güzel kardeşim, zira sizde o karakter, o karizma yok.
neden mi bahsediyorum? takımınızı hırçınca sahiplenme derdinizden. bak bunu kim yapar biliyor musun? emre b. iyi yapar bunu mesela. melo hoca olsa çok net yapar. daum bi nebze yapardı mesela.
ama bunu en iyi fatih terim yapar. neden biliyor musun? senin gibi samimiyetsiz yapmaz, algı yapmaya çalışmadığı için en iyi o yapar. hakikaten çıldırır, hakikaten takımını sahiplenir. hakikaten çocukları gibi görür futbolcularını. o yüzden yeri gelince hakeme de posta koyar, federasyona da.
ama çok kritik bir söz öbeği var bir önceki cümlede: "yeri gelince". senin gibi hakemin destek attığı maçta dahi gidip hakeme saldırmaz.
abi kendiniz olun. sen o adam değilsin hafız. sen çık, açık açık söyle her şeyi. sana o yakışıyor. fatih terim bi kere geldi, bi daha gelmez, hepiniz zannediyorsunuz ki fatih terim bunları yaptığı için başarılı. hayır abicim, fatih terim kendisi olduğu için başarılı.
önce bi kendinizi sevin. sonra etrafınızdakileri sevin ama gerçekten sevin. mesela sergen, sen çık açık açık ve komik bi dille eleştir, konuş, espri yap. o ortamı bi oluştur önce takımında. herkese kendini sevdir. ondan sonra gelir başarı zaten.
başarı insanların mutlu olduğu yerde gelir. mesela hoca takıma dönünce muslera "baba döndü, sorun yok" diyor. senin takımındaki, seninle çalışmış herkese dedirt bunu. ama bunu kendin olarak yap, başkaları olmaya çalışarak değil.
bi düşün bunu bence. aslında bence düşünme de yani, öyle.
fakat kendisi üzerinden minik bi analiz kasmak isterim. sevgili sergen hoca, şu an yapmaya çalıştığın şey üstüne oturmuyor. yakışmıyor yani, bi beden mi üç beden mi bol geliyor artık kendin karar ver.
bak bunu ersun da yapmaya çalıştı, aykut da, şenol da, yeri gelecek erol da yapacak. ama olmuyor güzel kardeşim, zira sizde o karakter, o karizma yok.
neden mi bahsediyorum? takımınızı hırçınca sahiplenme derdinizden. bak bunu kim yapar biliyor musun? emre b. iyi yapar bunu mesela. melo hoca olsa çok net yapar. daum bi nebze yapardı mesela.
ama bunu en iyi fatih terim yapar. neden biliyor musun? senin gibi samimiyetsiz yapmaz, algı yapmaya çalışmadığı için en iyi o yapar. hakikaten çıldırır, hakikaten takımını sahiplenir. hakikaten çocukları gibi görür futbolcularını. o yüzden yeri gelince hakeme de posta koyar, federasyona da.
ama çok kritik bir söz öbeği var bir önceki cümlede: "yeri gelince". senin gibi hakemin destek attığı maçta dahi gidip hakeme saldırmaz.
abi kendiniz olun. sen o adam değilsin hafız. sen çık, açık açık söyle her şeyi. sana o yakışıyor. fatih terim bi kere geldi, bi daha gelmez, hepiniz zannediyorsunuz ki fatih terim bunları yaptığı için başarılı. hayır abicim, fatih terim kendisi olduğu için başarılı.
önce bi kendinizi sevin. sonra etrafınızdakileri sevin ama gerçekten sevin. mesela sergen, sen çık açık açık ve komik bi dille eleştir, konuş, espri yap. o ortamı bi oluştur önce takımında. herkese kendini sevdir. ondan sonra gelir başarı zaten.
başarı insanların mutlu olduğu yerde gelir. mesela hoca takıma dönünce muslera "baba döndü, sorun yok" diyor. senin takımındaki, seninle çalışmış herkese dedirt bunu. ama bunu kendin olarak yap, başkaları olmaya çalışarak değil.
bi düşün bunu bence. aslında bence düşünme de yani, öyle.