422
daha öncede birçok genç yetenek için kurulan hayallere konu olan futbolcumuz.
sırf bu hayaller ve yüksek beklentiler yüzünden heba oluyorlar .evvel zamanda galatasaray altyapısına girmeye çalışan bir arkadaşım mehmet güven için yerli zidane diyorlar demişti aklıma geldikçe hala hem güler hem üzülürüm. benzer sona sahip onlarca isim biliyoruz hepimiz. önce acele etmemeyi öğrenmeli sonra güzel ülkemde hemen hemen hiçbir konuda olmayan planlamayı gencecik yetenekler heder olmasın diye kurmalıyız.
alt liglerde nüfus dairesinde yaşı düşürülmüş , dükkanı kapatıp maça çıkan geleceğe dair hevesi kalmamış otuzbeşlik abiler arasında bu çocuklar ne vizyon kazanır nede modern futbola dair birşeyler öğrenir. en fazla tekme nasıl alınır , sakatlanmadan müsabaka nasıl tamamlanır onu öğrenirler ki bunu öğrenmek için farklı sporlar var konu futbol değil. hem zaten alt liglerde başarılı olmuş ve a takıma yükselmiş bir oyuncuyu sen daha olmamışsın diye tekrar gönderilmesi akıl tutulması bu gencin gelişebilmesi için kendinden daha iyilerle mücadele etmesi gerekir .
avrupa'da büyük kulüpler aynı ligde bulunan küçük kulüplere gençlerini özel maddeler konularak uzun süreli kiraya gönderiyorlar. sözleşmede oynama şartı ve net ücret yerine oynadığı süre üzerinden alınacak kiralama bedelinden feragat ediliyor. burada amaç hem oyuncuyu takip etmenin kolaylaşması hem kalteli ayaklara karşı tecrübe kazanması . öte yandan kiralayan takımda daha çok oynatarak daha az ödeme yapıyor . iki taraf için de win-win durumu söz konusu.
galatasaray'da aynı yöntemi uygulamalı mümkünü varsa avrupada küçük kulüplere yoksa kendi liğimizde baş altı takımlara gönderilmeli. eğer ali yavuz kol kiraya gidecekse de yukarıda izah ettiğim gibi gönderilmeli süleyman luş gibi jon snow misali serhad boylarında gelişimi beklenmemeli.
sırf bu hayaller ve yüksek beklentiler yüzünden heba oluyorlar .evvel zamanda galatasaray altyapısına girmeye çalışan bir arkadaşım mehmet güven için yerli zidane diyorlar demişti aklıma geldikçe hala hem güler hem üzülürüm. benzer sona sahip onlarca isim biliyoruz hepimiz. önce acele etmemeyi öğrenmeli sonra güzel ülkemde hemen hemen hiçbir konuda olmayan planlamayı gencecik yetenekler heder olmasın diye kurmalıyız.
alt liglerde nüfus dairesinde yaşı düşürülmüş , dükkanı kapatıp maça çıkan geleceğe dair hevesi kalmamış otuzbeşlik abiler arasında bu çocuklar ne vizyon kazanır nede modern futbola dair birşeyler öğrenir. en fazla tekme nasıl alınır , sakatlanmadan müsabaka nasıl tamamlanır onu öğrenirler ki bunu öğrenmek için farklı sporlar var konu futbol değil. hem zaten alt liglerde başarılı olmuş ve a takıma yükselmiş bir oyuncuyu sen daha olmamışsın diye tekrar gönderilmesi akıl tutulması bu gencin gelişebilmesi için kendinden daha iyilerle mücadele etmesi gerekir .
avrupa'da büyük kulüpler aynı ligde bulunan küçük kulüplere gençlerini özel maddeler konularak uzun süreli kiraya gönderiyorlar. sözleşmede oynama şartı ve net ücret yerine oynadığı süre üzerinden alınacak kiralama bedelinden feragat ediliyor. burada amaç hem oyuncuyu takip etmenin kolaylaşması hem kalteli ayaklara karşı tecrübe kazanması . öte yandan kiralayan takımda daha çok oynatarak daha az ödeme yapıyor . iki taraf için de win-win durumu söz konusu.
galatasaray'da aynı yöntemi uygulamalı mümkünü varsa avrupada küçük kulüplere yoksa kendi liğimizde baş altı takımlara gönderilmeli. eğer ali yavuz kol kiraya gidecekse de yukarıda izah ettiğim gibi gönderilmeli süleyman luş gibi jon snow misali serhad boylarında gelişimi beklenmemeli.
