13
ilgili yazısında bir camia için çok tehlikeli alt metinler var. öncelikle yazıya reiscilik ve tek adam gibi kalıplarla başlaması asıl son döneme ait bir algı yönetim biçimi. buna sonra değineceğim.
kendisi diyor ki "galatasaray terim'e bir şey borçu değildir. başarı kazanmıştır ama parasal olarak da karşılığını almıştır." bu mantıkla artık avrupa'da talibi kalmayan ve meksika yolundayken havaalanında çevrilen gheorge hagi'ye de, taffarel de vs. de galatasaray bir şey borçlu değildir. zira karşılığını maddi olarak almışlardır. böyle bir mantık olabilir mi? hagi'nin 5 sezonda kazandığı paraya yakın bir maliyeti olan misimoviç'in bu kulübe 1 kuruşluk bile katkısı olmadı. peki ikisini birbirinden ayıran ne? milyonlarca euro tazminat ödediğimiz prandelli'yi terim'den ayıran ne? sadece başarı mı? her şey bu kadar basit olabilir mi?
nasıl camianın değerleri böyle görülebilir, nasıl bu kadar sıradan yaklaşılabilir, nasıl böyle değerleştirilebilir? metin oktay da galatasaray olmasaydı metin oktay olamazdı. eee yani?
bir camiayı bana kalırsa ayakta tutan ve diğerlerinden ayırdan en temel özelliği değerleri kişileridir. camiaların kalitelerini bu değerli kişiler belirler. sudan sebeplerle değerli kişiler değersizleştirme çabası asıl tek adamlı dönem dediği son dönemin geleneğidir. kullandığı itibarsızlaştırıcı üslup da bu dönemin eseridir. nasıl ömrü cephelerde geçen isimlerden iki ayyaş diye bahsedildiyse, nasıl adaları verdi diye eleştirildilerse aynı şekilde terim'i itibarsızlaştırmaya çalışıyor kendisi.
gelelim şu kaliteli kadro meselesine; zaten göreceli olan bu konuda bu kadar net konuşması bile iyi niyetini! ortaya koyuyor. özellikle futbolda kadro kalitesinin başarı getirmediğini defalarca tecrübe etmiş olduk. öyle olsa sadece son 20 yılda fenerbahçe'nin +5 şampiyonluğu olurdu.
fazla değil daha birkaç sezon önce her derbide ezilen, içerde dışarda yenilen, başakşehir'den bile sürekli 4-5 yiyen takımı herkes öyle çabuk unutuyor ki. yuhalanan oyuncular, teneke bağlanarak kovulan donk'lar hepsi unutuldu... sadece terim zamanı ortaya çıkan bu kişiler nedense bu dönemlerde bir anda galatasaray'la ve futbolla ilişkileri kesiliyor.
hayal satmakla suçladığı kişi bu ülkeye hayal edilemeyen başarıyı getiren kişi olduğunu bildiği halde ısrarla ve ısrarla sadece karalama güdüsüyle yazdığı yazıdaki iki yüzlülük açık açık akıyor.
camianın fatih terim, hagi, popescu, sniejder vs. gibi değerlerine; "amaan profesyonel isimler bunlar, napmışlarsa parasal karşılığını da almışlardır" zihniyetiyle yaklaşmak camiaları yozlaştırır, değersizleştirir, makineleştirir.
bakın bu yazarları kötü günde göremezsiniz. bunlar iyi günlerde ortaya çıkıp işler kötü gittiğinde çark eden kişilerdir.
edit: kendisinde son derece saygı sınırları içerisinde bir mesaj atmıştım, daha sonraki mesajına da uzun bir mesajla cevap vermiştim ki nedense bilmiyorum engellediği için gönderemedim. sonra da başlığıma (bkz: pera/#3002903) şöyle bir entry bırakmış. tek söz etmeye dahi gerek duymuyorum. engellediği için mesaj gönderemediğim halde beni suçlamış. bu kişiler galatasaray değerlerini bile ayaklar altına alabilirler ama kendilerine hakkında en ufak eleştiride engellerler.
kendisi diyor ki "galatasaray terim'e bir şey borçu değildir. başarı kazanmıştır ama parasal olarak da karşılığını almıştır." bu mantıkla artık avrupa'da talibi kalmayan ve meksika yolundayken havaalanında çevrilen gheorge hagi'ye de, taffarel de vs. de galatasaray bir şey borçlu değildir. zira karşılığını maddi olarak almışlardır. böyle bir mantık olabilir mi? hagi'nin 5 sezonda kazandığı paraya yakın bir maliyeti olan misimoviç'in bu kulübe 1 kuruşluk bile katkısı olmadı. peki ikisini birbirinden ayıran ne? milyonlarca euro tazminat ödediğimiz prandelli'yi terim'den ayıran ne? sadece başarı mı? her şey bu kadar basit olabilir mi?
nasıl camianın değerleri böyle görülebilir, nasıl bu kadar sıradan yaklaşılabilir, nasıl böyle değerleştirilebilir? metin oktay da galatasaray olmasaydı metin oktay olamazdı. eee yani?
bir camiayı bana kalırsa ayakta tutan ve diğerlerinden ayırdan en temel özelliği değerleri kişileridir. camiaların kalitelerini bu değerli kişiler belirler. sudan sebeplerle değerli kişiler değersizleştirme çabası asıl tek adamlı dönem dediği son dönemin geleneğidir. kullandığı itibarsızlaştırıcı üslup da bu dönemin eseridir. nasıl ömrü cephelerde geçen isimlerden iki ayyaş diye bahsedildiyse, nasıl adaları verdi diye eleştirildilerse aynı şekilde terim'i itibarsızlaştırmaya çalışıyor kendisi.
gelelim şu kaliteli kadro meselesine; zaten göreceli olan bu konuda bu kadar net konuşması bile iyi niyetini! ortaya koyuyor. özellikle futbolda kadro kalitesinin başarı getirmediğini defalarca tecrübe etmiş olduk. öyle olsa sadece son 20 yılda fenerbahçe'nin +5 şampiyonluğu olurdu.
fazla değil daha birkaç sezon önce her derbide ezilen, içerde dışarda yenilen, başakşehir'den bile sürekli 4-5 yiyen takımı herkes öyle çabuk unutuyor ki. yuhalanan oyuncular, teneke bağlanarak kovulan donk'lar hepsi unutuldu... sadece terim zamanı ortaya çıkan bu kişiler nedense bu dönemlerde bir anda galatasaray'la ve futbolla ilişkileri kesiliyor.
hayal satmakla suçladığı kişi bu ülkeye hayal edilemeyen başarıyı getiren kişi olduğunu bildiği halde ısrarla ve ısrarla sadece karalama güdüsüyle yazdığı yazıdaki iki yüzlülük açık açık akıyor.
camianın fatih terim, hagi, popescu, sniejder vs. gibi değerlerine; "amaan profesyonel isimler bunlar, napmışlarsa parasal karşılığını da almışlardır" zihniyetiyle yaklaşmak camiaları yozlaştırır, değersizleştirir, makineleştirir.
bakın bu yazarları kötü günde göremezsiniz. bunlar iyi günlerde ortaya çıkıp işler kötü gittiğinde çark eden kişilerdir.
edit: kendisinde son derece saygı sınırları içerisinde bir mesaj atmıştım, daha sonraki mesajına da uzun bir mesajla cevap vermiştim ki nedense bilmiyorum engellediği için gönderemedim. sonra da başlığıma (bkz: pera/#3002903) şöyle bir entry bırakmış. tek söz etmeye dahi gerek duymuyorum. engellediği için mesaj gönderemediğim halde beni suçlamış. bu kişiler galatasaray değerlerini bile ayaklar altına alabilirler ama kendilerine hakkında en ufak eleştiride engellerler.