17
hakkında "göreceğiz bakalım şöyle mi olacak böyle mi olacak" şeklinde yapılan tanımlamalar olmasına rağmen gelecek için milat ya da genelgeçerlilik oluşturmayacak maç.
çünkü terim geçmişte bazılarına da son şansı verdik dediği halde bir iki maç kenara aldığı futbolculara geri dönüş yaptı ve yahut yapmak zorunda kaldı. hangisi bilemiyorum.
en fazla bir iki maç babel ve feghouli'yi oynatmaz ama iki-üç maç sonra gidip direkt banko ilk 11'e yazar.
bazı hatırlatmalar yapayım:
terim geri geldiği ilk günler belhanda'yı kesmişti. daha sonra banko 11'e koydu. arkasından gomis'i gönderirken yanında feghouli'yi de göndermek için epey çaba sarf etti ama feghouli kapı gibi kontratım var diyerek gitmedi. onu neredeyse 2 ay hiç oynatmadı. sonra el mahkum diyerek yazdı 11'e tekrar. o devre arasında belhanda'yı satacaktı yönetim, olmaz dedi önledi. onun yerine ozan satıldı, ona da tepki gösterdi.
geçen sezon babel alındı, nzonzi alındı. oyun statikleşince aydınlanma çağı geçirmiş modern beyinler durumu sorgulamaya başladı, tak diye fatih hocanın bir bildiği başlıkları ayyuka çıktı. bazıları adeta linç edilerek susturuldu. fakat toplam yıllık ücretleri 6,35 milyon euro olan bu ikili devre arasında adeta kovulurcasına gönderilince ve pandemiden sonra 8'de 1 yapılınca terim'in hiçbir bildiği olmadığı anlaşıldı ama iş işten geçmişti.
futbolcuların geçmişine değil geleceğine yatırım yapmalıyız diyen de terim'di, 6 ay boyunca yerlerde tepinip yırtınırcasına 3 yıldır fiilen futbol oynamayan 33'lük arda'yı transfer ettiren de terim'di.
bu sezon feghouli ve belhanda'nın kesinlikle gitmesini istiyor haklı olarak. ama daha belhanda ve feghouli'yi gönderememişken üstüne geçen sezon kovduğu babel ve diagne geri döndü, arda turan'ı getirdi.
kısacası bu maç milat olmayacak. terim bu maç oynatmasa bile kalırlarsa sezon boyunca belhanda'yı da oynatacak, feghouli'yi de oynatacak, babel'i, diagne'yi, arda'yı ve falcao'yu da. çünkü kadro neredeyse bunlardan ibaret zaten. haklı da.
ama bak 2004'te istifa etmeden iki ay önce bülent korkmaz, arif erdem ve hakan ünsal'ı yeniden yapılanmaya gideceğini açıklayarak gözünü kırpmadan süresiz kadro dışı bırakmıştı. yıllarca şampiyonluk ve avrupa kupası zaferleri göğüslediği oyunculardı bunlar. yani terim isterse radikal kararlar alır, kimse vazgeçilmez değildir onun için, hepimiz biliyoruz. ama ffp ve yönetim zaafları yüzünden bu kez eli kolu bağlı. üstelik referanduma evet oyu vermiş bile olsa sırf bunu davul zurnayla duyurmadığı için piyasadan silinmeye çalışıldığı bir ortamda kolay değil işi, onu anlamak lazım. adam hakkını aramak için gak dese 4 maç yazılıyor en temizinden.
asıl sorun bu futbolcuları vaktinde göndermemiş olmak ya da kulübün tapusunu üstlerine geçirircesine yapılan anlaşmalarla dahil etmekti. yönetimin bir planı vardır umarım diyeceğim de onu da pek zannetmiyorum...
çünkü terim geçmişte bazılarına da son şansı verdik dediği halde bir iki maç kenara aldığı futbolculara geri dönüş yaptı ve yahut yapmak zorunda kaldı. hangisi bilemiyorum.
en fazla bir iki maç babel ve feghouli'yi oynatmaz ama iki-üç maç sonra gidip direkt banko ilk 11'e yazar.
bazı hatırlatmalar yapayım:
terim geri geldiği ilk günler belhanda'yı kesmişti. daha sonra banko 11'e koydu. arkasından gomis'i gönderirken yanında feghouli'yi de göndermek için epey çaba sarf etti ama feghouli kapı gibi kontratım var diyerek gitmedi. onu neredeyse 2 ay hiç oynatmadı. sonra el mahkum diyerek yazdı 11'e tekrar. o devre arasında belhanda'yı satacaktı yönetim, olmaz dedi önledi. onun yerine ozan satıldı, ona da tepki gösterdi.
geçen sezon babel alındı, nzonzi alındı. oyun statikleşince aydınlanma çağı geçirmiş modern beyinler durumu sorgulamaya başladı, tak diye fatih hocanın bir bildiği başlıkları ayyuka çıktı. bazıları adeta linç edilerek susturuldu. fakat toplam yıllık ücretleri 6,35 milyon euro olan bu ikili devre arasında adeta kovulurcasına gönderilince ve pandemiden sonra 8'de 1 yapılınca terim'in hiçbir bildiği olmadığı anlaşıldı ama iş işten geçmişti.
futbolcuların geçmişine değil geleceğine yatırım yapmalıyız diyen de terim'di, 6 ay boyunca yerlerde tepinip yırtınırcasına 3 yıldır fiilen futbol oynamayan 33'lük arda'yı transfer ettiren de terim'di.
bu sezon feghouli ve belhanda'nın kesinlikle gitmesini istiyor haklı olarak. ama daha belhanda ve feghouli'yi gönderememişken üstüne geçen sezon kovduğu babel ve diagne geri döndü, arda turan'ı getirdi.
kısacası bu maç milat olmayacak. terim bu maç oynatmasa bile kalırlarsa sezon boyunca belhanda'yı da oynatacak, feghouli'yi de oynatacak, babel'i, diagne'yi, arda'yı ve falcao'yu da. çünkü kadro neredeyse bunlardan ibaret zaten. haklı da.
ama bak 2004'te istifa etmeden iki ay önce bülent korkmaz, arif erdem ve hakan ünsal'ı yeniden yapılanmaya gideceğini açıklayarak gözünü kırpmadan süresiz kadro dışı bırakmıştı. yıllarca şampiyonluk ve avrupa kupası zaferleri göğüslediği oyunculardı bunlar. yani terim isterse radikal kararlar alır, kimse vazgeçilmez değildir onun için, hepimiz biliyoruz. ama ffp ve yönetim zaafları yüzünden bu kez eli kolu bağlı. üstelik referanduma evet oyu vermiş bile olsa sırf bunu davul zurnayla duyurmadığı için piyasadan silinmeye çalışıldığı bir ortamda kolay değil işi, onu anlamak lazım. adam hakkını aramak için gak dese 4 maç yazılıyor en temizinden.
asıl sorun bu futbolcuları vaktinde göndermemiş olmak ya da kulübün tapusunu üstlerine geçirircesine yapılan anlaşmalarla dahil etmekti. yönetimin bir planı vardır umarım diyeceğim de onu da pek zannetmiyorum...