2895
bütün camia olarak yalanlara tutunanlardır. bizim fatih hocaya güvendiğimizden daha çok sergen yalçına güvenmektedirler, daha doğrusu güvenmiş gibi gözükmek ve oynadıkları kumarın doğru olmasını ummaktalar. sergenin oynattığı futboldan ziyade türk futbolu üzerine yaptığı tespitleri beğeniyorum. yeni malatyasporda kurduğu kadro mühendisliği bana göre doğruydu. hızlı atletik kanatlar, fiziken kuvvetli bekler, pivot santrafor ve arkalarında iş bitirici bir 10 numara.. zaten bu saydıklarım için her takımda olması gerekenler diyebilirsiniz de maalesef türk futbolunda kadro mühendislikleri bu kadar basitliği bile bazen kaldıramamakta.
sergenin beşiktaş serüvenine gelirsek pandemiden sonra tel tel dökülen bizi ve sivassporu geçebilmek bir başarıdır ve saygı duyuyorum fakat sergen bunu iyi oyunla değil tamamen ki çokta haklı olarak ‘büyük takımlar bazen kötü oynasa da kazanır’ felsefesiyle yaptı. şahsen basın toplantılarında mühim olan skordur ve şu an güzel oyun düşünemeyizi söylemiştir.
sergen hocanın kafasında seneyi şu oyuncularla en iyi pozisyonda bitirelim, seneye gelecek 8-10 adet (adeti bizzat yine kendi ağzından söylemiştir) futbolu bilen transferlerle devamını getiririz vardı. bu konu hakkında başkanlarıyla medya önünde birbirlerine aba altından sopa da gösterdiler. var olan transferlere bakarsak savaşı başkan kazanmış gibi duruyor.
anlatmak istediğim şudur ki ellerinde ki kadro geçen seneden bile kötü hale geldi, transfer yapabilmeyi bırak ellerindeki oyuncuların ücretlerini bile ödeyememekteler ve yaklaşık 3 milyar 300 milyon tl borçları mevcut. bütün bu olumsuzluklar içerisinde tek dalları henüz kariyerinde başarısı olmayan sergen yalçın. spor kanallarında bile kadroya değil sergene güveniyorum goygoyu dönüyor, halbuki sergen bile iyi futbol iyi oyuncularla oynanır demiştir. başarılı olur veya olmaz fakat bir gerçek var ki yarattıkları bu havayla kendi bildikleri ama asla kabul etmedikleri bir yalanın peşinden camia olarak gitmekteler. sergen bile kendine bu kadar anlam yüklemiyordur.
25 ağustos paok beşiktaş maçına henüz hazırlık maçı bile yapmadan(!), doğru düzgün kalecisi, sağ beki, santraforu olmadan çıkabilecek kadar da kötü ekonomi ve özgüven sahibidirler. sergenin bile bugün takımın hangi kapasiteyi zorlayacağının bilgisi yoktur, doğaçlama..
sergenin beşiktaş serüvenine gelirsek pandemiden sonra tel tel dökülen bizi ve sivassporu geçebilmek bir başarıdır ve saygı duyuyorum fakat sergen bunu iyi oyunla değil tamamen ki çokta haklı olarak ‘büyük takımlar bazen kötü oynasa da kazanır’ felsefesiyle yaptı. şahsen basın toplantılarında mühim olan skordur ve şu an güzel oyun düşünemeyizi söylemiştir.
sergen hocanın kafasında seneyi şu oyuncularla en iyi pozisyonda bitirelim, seneye gelecek 8-10 adet (adeti bizzat yine kendi ağzından söylemiştir) futbolu bilen transferlerle devamını getiririz vardı. bu konu hakkında başkanlarıyla medya önünde birbirlerine aba altından sopa da gösterdiler. var olan transferlere bakarsak savaşı başkan kazanmış gibi duruyor.
anlatmak istediğim şudur ki ellerinde ki kadro geçen seneden bile kötü hale geldi, transfer yapabilmeyi bırak ellerindeki oyuncuların ücretlerini bile ödeyememekteler ve yaklaşık 3 milyar 300 milyon tl borçları mevcut. bütün bu olumsuzluklar içerisinde tek dalları henüz kariyerinde başarısı olmayan sergen yalçın. spor kanallarında bile kadroya değil sergene güveniyorum goygoyu dönüyor, halbuki sergen bile iyi futbol iyi oyuncularla oynanır demiştir. başarılı olur veya olmaz fakat bir gerçek var ki yarattıkları bu havayla kendi bildikleri ama asla kabul etmedikleri bir yalanın peşinden camia olarak gitmekteler. sergen bile kendine bu kadar anlam yüklemiyordur.
25 ağustos paok beşiktaş maçına henüz hazırlık maçı bile yapmadan(!), doğru düzgün kalecisi, sağ beki, santraforu olmadan çıkabilecek kadar da kötü ekonomi ve özgüven sahibidirler. sergenin bile bugün takımın hangi kapasiteyi zorlayacağının bilgisi yoktur, doğaçlama..