5714
fenerbahçe gibi karanlık bir kulübün dünya’da başka bir örneği var mıdır bilmiyorum. transfer yapıyorlar ama ne kadar para verdiklerini kamuoyuna açıklamıyorlar. bu kadar karanlıkta bırakmak başlı başına cürümken bir de çıkıp “biz mert hakan’a galatasaray’dan daha az para verdik“ diye gülünç açıklamalar yapıyorlar.
galatasaray ve diğer kulüpler için çalışan yasalar fenerbahçe’ye gelince birden sessizliğe bürünüyor. bu kulüp kimsenin babasının kulübü değil, devlet değil. o zaman neden tanınıyor bu ayrıcalık. anayasanın 10. maddesi çok açık. “hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz.“ bu hüküm herkese uygulanırken fenerbahçe’ye neden uygulanmaz?
şimdi de başkan vekili semih özsoy istifa etmiş. neden istifa etmiş bilen var mı? hem borsada halka açık olması hem de halka ait bir kulüp olması nedeniyle her şeyin şeffaf yürütülmesi gerekmez mi? gerekir ama maalesef işler böyle yürümüyor. dediğim gibi karanlıklar kulübüdür fenerbahçe. ne kadar para harcandığı, nereye harcandığı, kimlerle nasıl ilişkiler içinde olduğu asla bilinmez.
galatasaray türkiye’ninn tek şeffaf kulübüdür. hata yapıyor olabilirler ama en azından ülke insanını enayi yerine koymuyorlar, kimseyle karanlık mukavele yapmıyorlar. kime ne ödeyeceklerini, ne kadar süre ödeyeceklerini, kimi kaça sattıklarını açık ve net bir şekilde gerçek sahipleri olan millete açıklıyorlar. medeni bir ülkede bunun değerinin ne kadar büyük olduğunu herkesin anlaması gerekir. çünkü bu paralar milletin parasıdır, kulüpler milletin kulübüdür. yöneticiler kulüplerin sahibi değil sadece hizmetçileridir.
ekleme: bazıları fatih terim’in 2017’de ilk sözleşmesine konulan 1905 tl ücreti diline dolamış. o gün açıklandı bu konu ama tekrar edeyim. kulüp o tarihte ffp sınırlarını aştığı için fatih terim’e 1,5 yıl için ödenecek 3 milyon euro’nun tamamının 2018 yılına aktarılması için yapılmış bir işlemdir. yani ilk yarım yıl için ödenmesi gereken para, 2018 yılına aktarılmış, ancak ilk yarım devre için muhasebe açısından bir ödeme gerektiğinden de sembolik olarak 1905 tl gösterilmiş. bunda yanlış bir şey de yoktur, gizli bir şey yoktur, ayıp bir şey de yoktur. taraflar 1,5 yıl için 3 m euro’ya anlaşmış, ödemenin tamamının 2018 yılı içinde yapılmasına karar verip bunu sözleşmeye dercetmişler. burada gizlenen, arkadan dolanılan hiçbir şey yoktur. tabi bunu fbjklilerin anlaması mümkün değil, anlayanların da çarpıtma hastalığından kurtulması mümkün değil. ha şunu da belirteyim; bunu dursun bakkal yönetimi yaptı ve bence hiç de gereği yoktu. ödemenin takvimini 2018 yılından başlatırdın olur biterdi ama öyle yapmadı akreplerin ağzına sakız verdi.
galatasaray ve diğer kulüpler için çalışan yasalar fenerbahçe’ye gelince birden sessizliğe bürünüyor. bu kulüp kimsenin babasının kulübü değil, devlet değil. o zaman neden tanınıyor bu ayrıcalık. anayasanın 10. maddesi çok açık. “hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz.“ bu hüküm herkese uygulanırken fenerbahçe’ye neden uygulanmaz?
şimdi de başkan vekili semih özsoy istifa etmiş. neden istifa etmiş bilen var mı? hem borsada halka açık olması hem de halka ait bir kulüp olması nedeniyle her şeyin şeffaf yürütülmesi gerekmez mi? gerekir ama maalesef işler böyle yürümüyor. dediğim gibi karanlıklar kulübüdür fenerbahçe. ne kadar para harcandığı, nereye harcandığı, kimlerle nasıl ilişkiler içinde olduğu asla bilinmez.
galatasaray türkiye’ninn tek şeffaf kulübüdür. hata yapıyor olabilirler ama en azından ülke insanını enayi yerine koymuyorlar, kimseyle karanlık mukavele yapmıyorlar. kime ne ödeyeceklerini, ne kadar süre ödeyeceklerini, kimi kaça sattıklarını açık ve net bir şekilde gerçek sahipleri olan millete açıklıyorlar. medeni bir ülkede bunun değerinin ne kadar büyük olduğunu herkesin anlaması gerekir. çünkü bu paralar milletin parasıdır, kulüpler milletin kulübüdür. yöneticiler kulüplerin sahibi değil sadece hizmetçileridir.
ekleme: bazıları fatih terim’in 2017’de ilk sözleşmesine konulan 1905 tl ücreti diline dolamış. o gün açıklandı bu konu ama tekrar edeyim. kulüp o tarihte ffp sınırlarını aştığı için fatih terim’e 1,5 yıl için ödenecek 3 milyon euro’nun tamamının 2018 yılına aktarılması için yapılmış bir işlemdir. yani ilk yarım yıl için ödenmesi gereken para, 2018 yılına aktarılmış, ancak ilk yarım devre için muhasebe açısından bir ödeme gerektiğinden de sembolik olarak 1905 tl gösterilmiş. bunda yanlış bir şey de yoktur, gizli bir şey yoktur, ayıp bir şey de yoktur. taraflar 1,5 yıl için 3 m euro’ya anlaşmış, ödemenin tamamının 2018 yılı içinde yapılmasına karar verip bunu sözleşmeye dercetmişler. burada gizlenen, arkadan dolanılan hiçbir şey yoktur. tabi bunu fbjklilerin anlaması mümkün değil, anlayanların da çarpıtma hastalığından kurtulması mümkün değil. ha şunu da belirteyim; bunu dursun bakkal yönetimi yaptı ve bence hiç de gereği yoktu. ödemenin takvimini 2018 yılından başlatırdın olur biterdi ama öyle yapmadı akreplerin ağzına sakız verdi.