365
an itibariyle 7.30 seviyesine tekrar yükselmiştir -yazdığım sırada 7.32'ydi-. transfer döneminde böyle kur hareketleri maalesef çok tehlikeli oluyor kulüpler için.
bununla birlikte kulüplerin döviz bazlı yükümlülükleri artmayıp sabit kalsa dahi türk lirası bazlı gelirlerinin karşısında sürekli zarar kalemi oluşturuyor. düşünün ki siz bir bütçe ayarlıyorsunuz. gelirlerinizin karşısında kısa vadeli ödemeleriniz, kasadaki paranız -ki çoğu kulübün kasasında böyle nakit bir para yok-, yükümlülüklerinizi en düşük bütçeyle döndürüp kalanını transfer harcamalarına ayırmayı planlıyorsunuz. bir anda dolar kuru yukarı tırmanmaya başlıyor. sizin kafanızdaki bu 'harcanabilir' bütçe birden hayati önem kazanıyor ve harcamanızı çok daha zor hale getiriyor.
dövizle transfer yaparken, diyelim ki toplam bütçenizin -örnek veriyorum- %1'i bu transfer için gözden çıkarılabilir duruyor. siz anlaşmayı sağlayıp ödeme aşamasına gelene kadar dolar kurunun %2 yukarı çıkması demek artık bu transfere ayırdığınız bütçenin toplam bütçenizin %1'inden fazlasına denk geldiği anlamına gelir. işin özeti kulüplerin gelir-gider-ödeme dengeleri hiçbir zaman kestirilemez oluyor böyle akışkan kur hareketlerinde. futbolcu maaş ve transfer ücretlerinin döviz bazlı olmasından kaçış yok fakat kulüplerin bankalara olan borçlarının ne kadarının döviz ne kadarının türk lirası olduğu hayati önem taşıyor. bu konuda bir araştırma yapmadım. sanırım biz ve fenerbahçe bu konuda borçları türk lirasına çevirme noktasında adım atmıştık. diğer takımların durumlarını bilmiyorum.
bu tırmanış devam ederse, bu bilinmezlik ve değişkenlik sürerse kulüplerin geleceğini karanlık görüyorum. zaten şu halleri bile parlak olmaktan uzak, kur arttıkça zifiri karanlığa dönüyor. başakşehir birkaç sene içerisinde ligde ekonomik anlamda en rahat kulüp konumuna gelebilir. ayrıca kasımpaşa da mali olarak rahat olan kulüplerin başında geliyor. bu gibi takımlar birkaç sene sonra sivrilebilir. başakşehir bu sene şampiyonlar liginden alacağı para ile eğer saçma sapan işler yapmazlarsa harcama limitlerinin, toplam borçlarının, nakit akışı sıkıntılarının elini kolunu bağladığı büyükler yine bir devlet çözümü sunulmadan ayakta kalmakta bile çok zorlanırken baskın bir dönem yaşayabilirler. kaldı ki şu anki ekonomik gelişmeler, ülkeyi bekleyen daha büyük maddi sıkıntılar ışığında ilerleyen zamanlarda devletin kulüplere yardım edecek imkanı da kalmayabilir. sanıyorum ilerleyen zamanlarda daha karamsar tespitler ve tahminler yapılmaya başlayacaktır.
bununla birlikte kulüplerin döviz bazlı yükümlülükleri artmayıp sabit kalsa dahi türk lirası bazlı gelirlerinin karşısında sürekli zarar kalemi oluşturuyor. düşünün ki siz bir bütçe ayarlıyorsunuz. gelirlerinizin karşısında kısa vadeli ödemeleriniz, kasadaki paranız -ki çoğu kulübün kasasında böyle nakit bir para yok-, yükümlülüklerinizi en düşük bütçeyle döndürüp kalanını transfer harcamalarına ayırmayı planlıyorsunuz. bir anda dolar kuru yukarı tırmanmaya başlıyor. sizin kafanızdaki bu 'harcanabilir' bütçe birden hayati önem kazanıyor ve harcamanızı çok daha zor hale getiriyor.
dövizle transfer yaparken, diyelim ki toplam bütçenizin -örnek veriyorum- %1'i bu transfer için gözden çıkarılabilir duruyor. siz anlaşmayı sağlayıp ödeme aşamasına gelene kadar dolar kurunun %2 yukarı çıkması demek artık bu transfere ayırdığınız bütçenin toplam bütçenizin %1'inden fazlasına denk geldiği anlamına gelir. işin özeti kulüplerin gelir-gider-ödeme dengeleri hiçbir zaman kestirilemez oluyor böyle akışkan kur hareketlerinde. futbolcu maaş ve transfer ücretlerinin döviz bazlı olmasından kaçış yok fakat kulüplerin bankalara olan borçlarının ne kadarının döviz ne kadarının türk lirası olduğu hayati önem taşıyor. bu konuda bir araştırma yapmadım. sanırım biz ve fenerbahçe bu konuda borçları türk lirasına çevirme noktasında adım atmıştık. diğer takımların durumlarını bilmiyorum.
bu tırmanış devam ederse, bu bilinmezlik ve değişkenlik sürerse kulüplerin geleceğini karanlık görüyorum. zaten şu halleri bile parlak olmaktan uzak, kur arttıkça zifiri karanlığa dönüyor. başakşehir birkaç sene içerisinde ligde ekonomik anlamda en rahat kulüp konumuna gelebilir. ayrıca kasımpaşa da mali olarak rahat olan kulüplerin başında geliyor. bu gibi takımlar birkaç sene sonra sivrilebilir. başakşehir bu sene şampiyonlar liginden alacağı para ile eğer saçma sapan işler yapmazlarsa harcama limitlerinin, toplam borçlarının, nakit akışı sıkıntılarının elini kolunu bağladığı büyükler yine bir devlet çözümü sunulmadan ayakta kalmakta bile çok zorlanırken baskın bir dönem yaşayabilirler. kaldı ki şu anki ekonomik gelişmeler, ülkeyi bekleyen daha büyük maddi sıkıntılar ışığında ilerleyen zamanlarda devletin kulüplere yardım edecek imkanı da kalmayabilir. sanıyorum ilerleyen zamanlarda daha karamsar tespitler ve tahminler yapılmaya başlayacaktır.