4238
bizdeyken de fenere gittikten sonra da kendisine karşı hiç negatif hissedemediğim maldiv mağduruahahah. yani allah hepimize maldivlere biraz zamansız gittiğimiz için kariyer buhranı yaşamayı nasip etsin, amin.
bursa'dan bize kitlenirken ön yargılıydım, 3 oyuncu + 4.5 kaat bonservis verilmişti. duyumcular serdar aziz'in fatih terim'in isteği olduğunu bu yüzden alındığını yazıyordu. sonra ft gelmedi, serdar geldi, terim de geldikten 1 sene sonra serdar'ı hiç beklemediği anda ele güne karşı -biraz da rezil ederek- kovdu.
serdar bizdeyken ilk bursa deplasmanında çok tepki almıştı. hatta yorumcular "taraftar niye tepki gösteriyor bir ton para kazandırdı serdar" demişlerdi. maç sonu ropörtaja geldiler, ben serdar'ın da aynı şeyleri söylemesini, sitem etmesini filan bekliyordum. hiç ses etmedi, taraftarın tepkisini anlıyorum kızabilirler dedi geçiştirdi. çok olgun bir davranıştı, gözüme ilk orada girdi diyebilirim.
bizim formaya da fenerbahçe formasına da yakışan bir dış görünüşü var. adam sarışın, sarı yakışıyor sonuçta. bizdeyken defansif olarak çok başarılı bulmuyordum ama sakatlanmazsa iyi kötü 6-6.5'luk bir oyun beklerdiniz. bakıyorum, hala aynı. yani sizin defansınızı alıp başka bir kademeye taşımaz ama sakatlanmaz ya da lütfeder oynarsa iyi bir defansta fazla sırıtmadan görevini yapar.
bizim taraftarımızın kendisine neden saydırdığını da hiç anlamıyorum. adam gitmek istemedi sonuçta, terim resmen kovdu. bedavaya (ya da alacağına her neyse) bırakacak kadar gözden çıkardı adamı. her ne kadar eren ve serdarla ilgili kameralar karşısında çok kibar ve tatlı konuşsa da kadro dışı bırakılma ve uzaklaştırılma şekli oldukça hoyrat oldu. tatili hemen bırakıp terimle görüşmeye uğraştı ancak hiç sonuç alamadı. milli takım as stoperiyken düşülecek durumlar değil bunlar. sonra fenerbahçeyle anlaştı. fenerin klasik "galatasaraydan aldığı topçuya laf sokturma" şovlarına katıldı, yalan yok. ama ben bir iki kez onu yaparken bile üzüldüğünü hissettim. yanlış anlamayın, galatasaraylı olduğundan filan değil. arnavutlar gururlu insanlardır (yani ben kendisinini arnavut kökenli olduğunu sanıyorum) orada, o şovun bir parçası olmak, kendisinden istenenleri söylemek zorunda kalmak bile gururuna dokunmuş belli ki.
e tabii iş ahlakı önemli. sonra hiç istemediğin şeyler başına gelebiliyor. yine de üzülmesin; işler baya yolunda gitti onun için. önce galatasaray sonra fener. açık konuşmak gerekirse bu iki takımda oynayacak yeteneğinin, kalitesinin veya disiplininin olduğu bile şüpheli. belki de prezentabl olmanın kaymağını yiyordur. bana sorarsanız en büyük hatası sakat numarası yapması değil, selçuk ne yaptıysa onu yapmaması. yoksa tiyatronun kralı onda da var, 5 sene futbolcu numarası yaptı adam. ne abartma ne laf sokma. tam yaptığı buydu. serdar da yöneticilerle, terimle arasını selçuk kadar sıkı tutabilseydi onun için her şey başka türlü olurdu. 5-6 yıla büyük kaptan filan diye omuzlarda jübilesini yapardı. şimdi 2 yıla anadıoluya geri dönecek. inşallah bursa filan olur.
neyse, uzattık. burayı okuyorsa benden yana kendisine hakkım helaldir. böyle düşünen çok galatasaray taraftarı olduğunu da biliyorum. yolu açık olsun.
bursa'dan bize kitlenirken ön yargılıydım, 3 oyuncu + 4.5 kaat bonservis verilmişti. duyumcular serdar aziz'in fatih terim'in isteği olduğunu bu yüzden alındığını yazıyordu. sonra ft gelmedi, serdar geldi, terim de geldikten 1 sene sonra serdar'ı hiç beklemediği anda ele güne karşı -biraz da rezil ederek- kovdu.
serdar bizdeyken ilk bursa deplasmanında çok tepki almıştı. hatta yorumcular "taraftar niye tepki gösteriyor bir ton para kazandırdı serdar" demişlerdi. maç sonu ropörtaja geldiler, ben serdar'ın da aynı şeyleri söylemesini, sitem etmesini filan bekliyordum. hiç ses etmedi, taraftarın tepkisini anlıyorum kızabilirler dedi geçiştirdi. çok olgun bir davranıştı, gözüme ilk orada girdi diyebilirim.
bizim formaya da fenerbahçe formasına da yakışan bir dış görünüşü var. adam sarışın, sarı yakışıyor sonuçta. bizdeyken defansif olarak çok başarılı bulmuyordum ama sakatlanmazsa iyi kötü 6-6.5'luk bir oyun beklerdiniz. bakıyorum, hala aynı. yani sizin defansınızı alıp başka bir kademeye taşımaz ama sakatlanmaz ya da lütfeder oynarsa iyi bir defansta fazla sırıtmadan görevini yapar.
bizim taraftarımızın kendisine neden saydırdığını da hiç anlamıyorum. adam gitmek istemedi sonuçta, terim resmen kovdu. bedavaya (ya da alacağına her neyse) bırakacak kadar gözden çıkardı adamı. her ne kadar eren ve serdarla ilgili kameralar karşısında çok kibar ve tatlı konuşsa da kadro dışı bırakılma ve uzaklaştırılma şekli oldukça hoyrat oldu. tatili hemen bırakıp terimle görüşmeye uğraştı ancak hiç sonuç alamadı. milli takım as stoperiyken düşülecek durumlar değil bunlar. sonra fenerbahçeyle anlaştı. fenerin klasik "galatasaraydan aldığı topçuya laf sokturma" şovlarına katıldı, yalan yok. ama ben bir iki kez onu yaparken bile üzüldüğünü hissettim. yanlış anlamayın, galatasaraylı olduğundan filan değil. arnavutlar gururlu insanlardır (yani ben kendisinini arnavut kökenli olduğunu sanıyorum) orada, o şovun bir parçası olmak, kendisinden istenenleri söylemek zorunda kalmak bile gururuna dokunmuş belli ki.
e tabii iş ahlakı önemli. sonra hiç istemediğin şeyler başına gelebiliyor. yine de üzülmesin; işler baya yolunda gitti onun için. önce galatasaray sonra fener. açık konuşmak gerekirse bu iki takımda oynayacak yeteneğinin, kalitesinin veya disiplininin olduğu bile şüpheli. belki de prezentabl olmanın kaymağını yiyordur. bana sorarsanız en büyük hatası sakat numarası yapması değil, selçuk ne yaptıysa onu yapmaması. yoksa tiyatronun kralı onda da var, 5 sene futbolcu numarası yaptı adam. ne abartma ne laf sokma. tam yaptığı buydu. serdar da yöneticilerle, terimle arasını selçuk kadar sıkı tutabilseydi onun için her şey başka türlü olurdu. 5-6 yıla büyük kaptan filan diye omuzlarda jübilesini yapardı. şimdi 2 yıla anadıoluya geri dönecek. inşallah bursa filan olur.
neyse, uzattık. burayı okuyorsa benden yana kendisine hakkım helaldir. böyle düşünen çok galatasaray taraftarı olduğunu da biliyorum. yolu açık olsun.