25
bir dizi ihmaller sonucu içinde bulunduğu tren devrilince çocuk yaşta hayattan ayrılan kardeşimiz. aynı trende olmaktan başka suçu olmayan 24 insanla birlikte hayatını kaybetmesinin üzerinden tam 2 yıl geçmiş. galatasaraylı olması sebebiyle ilgi alanımız içinde kalıp onu anabiliyoruz.
aradan iki yıl geçti. biz onu gücü yettiğince hatta bazen gücü tükense bile mahkeme kapılarında kısılmış sesiyle sürüne sürüne hakkını aramaya çalışan annesi sayesinde tanıdık. o güneş gözlüklü "artist" fotoğrafını belki de milyon defa gördük. arena'da şampiyonluk kutlamasında neredeyse boyu kadar olan bayrağı tutan fotoğrafına acı acı gülümsedik, 23 şubat 2020 fenerbahçe galatasaray maçı sonrası annesinin attığı tweeti görüp ağladık...
aradan iki koca yıl geçti. mahkemeler, duruşmalar... 25 insanın yakınlarının ortaya çıkardığı bir dizi ihmale kulak tıkayan yargı, bildiği tek şey söyleneni söylemek olan "bilirkişi"lere dayandırarak top çevirmeye devam ediyor. doğrudan olmasa da dolaylı yoldan bu kazada sorumluluğu olan kişiler görevden uzaklaştırmayı bırak terfi bile aldılar. artık bir türkiye gerçeği, o insanların gücü tükenene kadar top çevirip bir yerden sonra bu olay da aklanacak...
çok konuşup siyasete girmeye de gerek yok...
oğuz arda 2 sene önce bugün 9 yaşında bir çocuktu. dedesinin mahkame kapısında ağlayarak söylediği gibi o trenden iki parça indi, çuval gibi dikip birleştirdiler...
bugün 11 yaşında olacaktı ama o hala 9 yaşında...
bu akşam galatasaray'ın maçı var be çocuk...
keşke sen hayatta olsaydın da böyle giden şampiyonluğun ardından yalandan avrupa hattına tutunmayı bırak küme düşme maçına çıkıyor olsaydık...
aradan iki yıl geçti. biz onu gücü yettiğince hatta bazen gücü tükense bile mahkeme kapılarında kısılmış sesiyle sürüne sürüne hakkını aramaya çalışan annesi sayesinde tanıdık. o güneş gözlüklü "artist" fotoğrafını belki de milyon defa gördük. arena'da şampiyonluk kutlamasında neredeyse boyu kadar olan bayrağı tutan fotoğrafına acı acı gülümsedik, 23 şubat 2020 fenerbahçe galatasaray maçı sonrası annesinin attığı tweeti görüp ağladık...
aradan iki koca yıl geçti. mahkemeler, duruşmalar... 25 insanın yakınlarının ortaya çıkardığı bir dizi ihmale kulak tıkayan yargı, bildiği tek şey söyleneni söylemek olan "bilirkişi"lere dayandırarak top çevirmeye devam ediyor. doğrudan olmasa da dolaylı yoldan bu kazada sorumluluğu olan kişiler görevden uzaklaştırmayı bırak terfi bile aldılar. artık bir türkiye gerçeği, o insanların gücü tükenene kadar top çevirip bir yerden sonra bu olay da aklanacak...
çok konuşup siyasete girmeye de gerek yok...
oğuz arda 2 sene önce bugün 9 yaşında bir çocuktu. dedesinin mahkame kapısında ağlayarak söylediği gibi o trenden iki parça indi, çuval gibi dikip birleştirdiler...
bugün 11 yaşında olacaktı ama o hala 9 yaşında...
bu akşam galatasaray'ın maçı var be çocuk...
keşke sen hayatta olsaydın da böyle giden şampiyonluğun ardından yalandan avrupa hattına tutunmayı bırak küme düşme maçına çıkıyor olsaydık...