9940
takım defans yaparken "ben 10 numarayım ya" triplerine girip uzaklardan seyreden, top bize geçince oyun kursun diye ona atılınca da "biliyo musunuz aslında ben 8 numarayım ha" diyerek geveleyen bir garip ademoğlu. 10 numara için vasat, 8 numara için kırılgan, üst seviye futbol için disiplinsizdir. hadi koçum, hadi aslanım, yaparsın sen diyerek galatasaray futbol takımının 10 numaralı forması verilmiştir bu arkadaşa. 10 numaralı formanın teslim edilmesi, hatta "asistin asistinden önceki pası verdi" diye öven şakşakçılarının olması falan takımın 10 numarası olmaya yetmiyor.
mesele forma numarası da değil, bu arkadaştan çok daha kaliteli hücum oynayıp çok daha sağlam savunma yapabilen oyuncular varken kendisine bu payenin verilmesi. istatistiklere bakanlar toplam 99 maçta 13 gol 22 asist gibi bir veri görür. ilk sezondaki 8, ikinci sezondaki 9 asisti eleştirenlerin gözüne sokabilirler. mesele sağında solunda yanında oynayan futbolcuların çok da az topla buluşarak ne kadar istatistik yaptığıdır. daha da önemlisi, takımın özellikle defansta sırtında bu kamburu taşımasına değecek kadar bir fark olup olmadığıdır.
yoksa o mantıkla bakarsan muslera da hemen her golden önce topa bir kere değiyordur...
(bkz: sana binlerce kez söveceğim)
mesele forma numarası da değil, bu arkadaştan çok daha kaliteli hücum oynayıp çok daha sağlam savunma yapabilen oyuncular varken kendisine bu payenin verilmesi. istatistiklere bakanlar toplam 99 maçta 13 gol 22 asist gibi bir veri görür. ilk sezondaki 8, ikinci sezondaki 9 asisti eleştirenlerin gözüne sokabilirler. mesele sağında solunda yanında oynayan futbolcuların çok da az topla buluşarak ne kadar istatistik yaptığıdır. daha da önemlisi, takımın özellikle defansta sırtında bu kamburu taşımasına değecek kadar bir fark olup olmadığıdır.
yoksa o mantıkla bakarsan muslera da hemen her golden önce topa bir kere değiyordur...
(bkz: sana binlerce kez söveceğim)