12
sporun özneleri arasında ortaya çıkan uyuşmazlıkların çözümüne, spor ahlakı ve hukukun genel ilkeleri çerçevesinde çözüm arayan disiplin.
tabi, konuyu temel hukuk normları açısından ele aldığımızda spor hukuku; özel hukuk, ceza hukuku, idare hukuku, dernekler hukuku, şirketler hukuku, uluslararası hukuk, borçlar hukuku, ceza usulü ve hukuk usulü, tahkim hukukunu bilmeden, anlaşılamayacak bir multidisipliner hukuk dalı olarak karşımıza çıkmaktadır.
burada spor hukukunu konuşurken bu işin son karar mercii olan uluslararası spor tahkim mahkemesi'ne değinmeden olmaz. court of arbitration for sport (cas), yani uluslararası spor tahkim mahkemesi’nin temelleri 1981 yılında, zamanın uluslararası olimpiyat komitesi (ioc) başkanı juan antonio samaranch’ın fikir önderliğinde atılmıştır. isviçre’nin lozan kentinde 30 haziran 1984 yılında kurulan, cas, bütün uluslararası spor uyuşmazlıklarına bakmak ve bu kararları kesin hükme bağlamakla yetkilidir. 2 tane anadile sahip olan cas'ta davalar, fransızca ya da ingilizce olarak görülür. genellikle cas’a en çok doping ve ticari uyuşmazlıklarla ilgili davalar için gidilir. zaman zaman bahis şikesi ve salt şike gibi davaların da cas'ın gündemine geldiği olmaktadır. tüm ulusal ve uluslararası yönetici spor kuruluşları, cas’a gitmekle ilgili kendilerine ait tüzüklerde bir madde bulundurmak zorundadır.
buna ek olarak, günümüzde spor faaliyetleri, gerek bireysel veya takım halinde, gerekse amatörce veya profesyonelce yapılsın, hayatımızda önemli bir yer tutmaktadır. hukuk, toplumsal hayatı düzenlemek için devreye girdiğinden, bu hayatın bir parçası olarak sportif faaliyetlerin güvenli ve düzenli olması açısından da hükümler öngörmektedir.
hukuk, spor faaliyetlerini yapan, yaptıran, katılan, denetleyen veya destekleyen gerçek kişiler ile özel veya kamu tüzelkişiler arasındaki ilişkileri çeşitli yönleriyle düzenlemektedir. bu bağlamda, spor hukukunun özerkliği konusu ve yukarıda bahsettiğim, spor hukununun temelini oluşturan diğer hukuk dallarının doğru işlemesi, doğru işletilmesi oldukça hayatidir.
yine de spor hukukunun ancak, yargı sisteminin bağımsız şekilde işlediği ülkelerde işletilebildiği, bu işleyişe sahip olmayan ülkelerdeki ulusal spor yönetimlerinin aldığı kararların ise, uluslararası mahkemelerdeki kararlarla çelişebileceği de unutulmamalıdır.
tabi, konuyu temel hukuk normları açısından ele aldığımızda spor hukuku; özel hukuk, ceza hukuku, idare hukuku, dernekler hukuku, şirketler hukuku, uluslararası hukuk, borçlar hukuku, ceza usulü ve hukuk usulü, tahkim hukukunu bilmeden, anlaşılamayacak bir multidisipliner hukuk dalı olarak karşımıza çıkmaktadır.
burada spor hukukunu konuşurken bu işin son karar mercii olan uluslararası spor tahkim mahkemesi'ne değinmeden olmaz. court of arbitration for sport (cas), yani uluslararası spor tahkim mahkemesi’nin temelleri 1981 yılında, zamanın uluslararası olimpiyat komitesi (ioc) başkanı juan antonio samaranch’ın fikir önderliğinde atılmıştır. isviçre’nin lozan kentinde 30 haziran 1984 yılında kurulan, cas, bütün uluslararası spor uyuşmazlıklarına bakmak ve bu kararları kesin hükme bağlamakla yetkilidir. 2 tane anadile sahip olan cas'ta davalar, fransızca ya da ingilizce olarak görülür. genellikle cas’a en çok doping ve ticari uyuşmazlıklarla ilgili davalar için gidilir. zaman zaman bahis şikesi ve salt şike gibi davaların da cas'ın gündemine geldiği olmaktadır. tüm ulusal ve uluslararası yönetici spor kuruluşları, cas’a gitmekle ilgili kendilerine ait tüzüklerde bir madde bulundurmak zorundadır.
buna ek olarak, günümüzde spor faaliyetleri, gerek bireysel veya takım halinde, gerekse amatörce veya profesyonelce yapılsın, hayatımızda önemli bir yer tutmaktadır. hukuk, toplumsal hayatı düzenlemek için devreye girdiğinden, bu hayatın bir parçası olarak sportif faaliyetlerin güvenli ve düzenli olması açısından da hükümler öngörmektedir.
hukuk, spor faaliyetlerini yapan, yaptıran, katılan, denetleyen veya destekleyen gerçek kişiler ile özel veya kamu tüzelkişiler arasındaki ilişkileri çeşitli yönleriyle düzenlemektedir. bu bağlamda, spor hukukunun özerkliği konusu ve yukarıda bahsettiğim, spor hukununun temelini oluşturan diğer hukuk dallarının doğru işlemesi, doğru işletilmesi oldukça hayatidir.
yine de spor hukukunun ancak, yargı sisteminin bağımsız şekilde işlediği ülkelerde işletilebildiği, bu işleyişe sahip olmayan ülkelerdeki ulusal spor yönetimlerinin aldığı kararların ise, uluslararası mahkemelerdeki kararlarla çelişebileceği de unutulmamalıdır.