5532
etkisiz gibi gözüken ama hissettirmeden her şeyi yapan golcülerdendi. canlı seyrettiyseniz eğer gerçekten her takıma elzem bir forvet olduğunu görebilirdiniz. her yere kaçar, her topu alır ve bitirirdi. formamızı giyen en kaliteli santraforlardan biri kesinlikle. zamanında 5.5 milyon euro bedele bitirilmesi de güzel işti bana göre çok sevinmiştim.
bazı arkadaşlar belki hatırlamaz ama daha 22 yaşında liverpool forması terletirken adından pek söz ettiremeyen genç baros euro 2004’te patlama yaparak gol kralı olmuştu. o şampiyona belki de organizasyon tarihinin en zengin milli santrafor havuzuna sahipti. vieriler, nistelrooylar, owenlar, trezeguetler, tomassonlar, larssonlar.. hepsinin arasından sıyrıldı. yanında oynayan dev adam jan koller vardı ayrıca. içimde uktedir ki bu şampiyonadaki çek cumhuriyeti takımı şampiyonluğu net hak ediyordu. yarı finalde elendikleri yunanistan maçına kadar vura vura gelmişlerdi. baros da başrolde idi ama olmadı.
baros iyiydi fakat biraz çıtkırıldım futbolcuydu. belki de süreklilik arz etmemesinin sebebi buydu. sertliğe gelemezdi. premier lig temposuna da bu yüzden alışamadı. bizden önceki durağı lyon’da ortamını bulamadı ama biz onu yeniden diriltmiştik. 2010-2011 çöp sezonumuzda bile 9 golü vardı. fatih hocamla uyumsuzluğunu çok büyük olasılıkla fiziki yetersizlik olduğunu düşünüyorum. biraz yumuşak kalıyordu.
velhasıl 38 yaşında hala top oynayan baros kariyer sezonunu geçirdiği formamız altında hatırlanmaya devam edecektir. iz bırakanlardan çekyalı bir dosttur.
bazı arkadaşlar belki hatırlamaz ama daha 22 yaşında liverpool forması terletirken adından pek söz ettiremeyen genç baros euro 2004’te patlama yaparak gol kralı olmuştu. o şampiyona belki de organizasyon tarihinin en zengin milli santrafor havuzuna sahipti. vieriler, nistelrooylar, owenlar, trezeguetler, tomassonlar, larssonlar.. hepsinin arasından sıyrıldı. yanında oynayan dev adam jan koller vardı ayrıca. içimde uktedir ki bu şampiyonadaki çek cumhuriyeti takımı şampiyonluğu net hak ediyordu. yarı finalde elendikleri yunanistan maçına kadar vura vura gelmişlerdi. baros da başrolde idi ama olmadı.
baros iyiydi fakat biraz çıtkırıldım futbolcuydu. belki de süreklilik arz etmemesinin sebebi buydu. sertliğe gelemezdi. premier lig temposuna da bu yüzden alışamadı. bizden önceki durağı lyon’da ortamını bulamadı ama biz onu yeniden diriltmiştik. 2010-2011 çöp sezonumuzda bile 9 golü vardı. fatih hocamla uyumsuzluğunu çok büyük olasılıkla fiziki yetersizlik olduğunu düşünüyorum. biraz yumuşak kalıyordu.
velhasıl 38 yaşında hala top oynayan baros kariyer sezonunu geçirdiği formamız altında hatırlanmaya devam edecektir. iz bırakanlardan çekyalı bir dosttur.