28
- devlet nedir ?
- devletin varoluş amacı nedir ?
- devletin yükümlülükleri nelerdir ?
- vatandaş nedir ?
- vatandaşın yükümlülükleri nelerdir ?
yukarıdaki soruların lügatta geçen detaylı yapılmış cevap anlatımlarını inceledikten sonra farkına varılacak nokta, akli melekeleri yerinde olup biyolojik açıdan nörolojik bir problemi olmayan ve psikolojik açıdan ise kişilik bozukluğu olmayan herkes fark edecektir ki; şu anda vaziyet açısından ülkemiz hiç iyi durumda değil ve bunun en büyük sorumlusu da satürn’ den gelen kahrolasıca ufolar!!!
maalesef türkiye cumhuriyeti vatandaşlarının %40’ ında tarihteki yönetimsel faktörlerden kaynaklanan “ kulluk etme “ dürtüsü hala çok canlı şekilde varoluşunu sürdürürken, aynı zamanda da nesilden nesile aktarılıyor. bu nedenle hala bazı insanlar realiteden, ahlaktan, etikten ve dürüstlükten çok; baştaki bizden olsun ama ne yaparsa yapsın, yeterki bizden olsun kavramlarına hapsolmuş zihinlere sahipler.
yalnız, bir devlet öncelikli olarak yapması gerekenlerden biri olan “ olağanüstü durumlarda vatandaşların ihtiyaçlarını karşılamak “ eylemini yapmaktan ziyade, bunun için vatandaşın ihtiyacını vatandaşa gördürecek bir organizasyon kurup bu işlemin kasası olmayı - kasa daima kazanır - dile getirecek noktada ise, ortada çok büyük 2 soru işareti vardır:
1- devlet, artık varoluşunu taşıyacak sıfatlara haiz değil midir ?
2- yönetici erkler, zaman içerisinde devleti aşındırarak vasıfsızlaştırmış mıdır?
eğer ki, hamd olsun suriyeli din kardeşlerimize milyarlar harcadık ve yine harcarız diyip de kendi öz vatandaşlarımıza “ durum bu hacı, bakın dalganıza “ deniliyor ve vatandaş bunu sineye çekiyorsa, bu vatandaş ya omurgasız bir kul olmuştur ya da mankurtlaşmıştır. eğer sineye çekmiyor ise gerekli zamanda, gerekli tepkisini “ vatandaşlık ödevleri “ ile doğru şekilde göstermelidir.
- devletin varoluş amacı nedir ?
- devletin yükümlülükleri nelerdir ?
- vatandaş nedir ?
- vatandaşın yükümlülükleri nelerdir ?
yukarıdaki soruların lügatta geçen detaylı yapılmış cevap anlatımlarını inceledikten sonra farkına varılacak nokta, akli melekeleri yerinde olup biyolojik açıdan nörolojik bir problemi olmayan ve psikolojik açıdan ise kişilik bozukluğu olmayan herkes fark edecektir ki; şu anda vaziyet açısından ülkemiz hiç iyi durumda değil ve bunun en büyük sorumlusu da satürn’ den gelen kahrolasıca ufolar!!!
maalesef türkiye cumhuriyeti vatandaşlarının %40’ ında tarihteki yönetimsel faktörlerden kaynaklanan “ kulluk etme “ dürtüsü hala çok canlı şekilde varoluşunu sürdürürken, aynı zamanda da nesilden nesile aktarılıyor. bu nedenle hala bazı insanlar realiteden, ahlaktan, etikten ve dürüstlükten çok; baştaki bizden olsun ama ne yaparsa yapsın, yeterki bizden olsun kavramlarına hapsolmuş zihinlere sahipler.
yalnız, bir devlet öncelikli olarak yapması gerekenlerden biri olan “ olağanüstü durumlarda vatandaşların ihtiyaçlarını karşılamak “ eylemini yapmaktan ziyade, bunun için vatandaşın ihtiyacını vatandaşa gördürecek bir organizasyon kurup bu işlemin kasası olmayı - kasa daima kazanır - dile getirecek noktada ise, ortada çok büyük 2 soru işareti vardır:
1- devlet, artık varoluşunu taşıyacak sıfatlara haiz değil midir ?
2- yönetici erkler, zaman içerisinde devleti aşındırarak vasıfsızlaştırmış mıdır?
eğer ki, hamd olsun suriyeli din kardeşlerimize milyarlar harcadık ve yine harcarız diyip de kendi öz vatandaşlarımıza “ durum bu hacı, bakın dalganıza “ deniliyor ve vatandaş bunu sineye çekiyorsa, bu vatandaş ya omurgasız bir kul olmuştur ya da mankurtlaşmıştır. eğer sineye çekmiyor ise gerekli zamanda, gerekli tepkisini “ vatandaşlık ödevleri “ ile doğru şekilde göstermelidir.