158
en son nihat özdemir açıklamasında cumhurbaşkanı ile bütün kulüp temsilcileriyle birlikte görüştüklerini, ne olursa olsun futbola siyaset karıştırmama talimatı aldıklarını, sözün özü bu ülkede futbolda siyasetin olmadığını falan söyledi.
yani bunu yiyen var mıdır bilmiyorum da, şu ülkenin en üst ligindeki takımlara bi bakalım;
kasımpaşa, başakşehir, rize falan. yani rize neyse de, istanbul’dan hali hazırda üç büyük kulüp varken kasımpaşa ve başakşehir gibi tarihi olmayan kulüplerin bu pastada yer alması nasıl bir tesadüf. geçen yıl da erzurum vardı.
ama ne hikmetse izmir, adana gibi ekonominin en gelişmiş olduğu şehirlerden bi futbol takımı yok ligde. bi göztepe var o da bi var bi yok, sallantıda.
eskişehir iktidar partisine şehri vermiyor ve ne hikmetse futbola bu kadar bağlı bir şehrin takımı küme düşüyor.
aralarda osmanlıspor gibi tarihsiz takımlar falan oynadı bir şekilde.
ne bileyim, gençler ve ankaragücü'nün durumu malum küme düşseler, yerel seçimlerin hemen ardından başkentten bir takım olmayacak mesela ligimizde.
bülent arınç revaçtaki bir isimken ege’den gelen güçlü takım manisa.
çözüm süreci konuşulurken diyarbakır takımları yükseliş trendine giriyor birden falan. amedspor diye bir garabet çıkıyor ortaya.
yani daha uzar gider bu iş. sadece şampiyona bakıyoruz da, futbol endüstrisinin büyük pastasında yer bulan takımlarla birilerinin bir şekilde gönül bağı var. bu kadar net görünen bir gerçek varken sporda siyaset yok demek kendisini george orwell 1984’ünde bir karakter haline getirmekten farksız.
yani bunu yiyen var mıdır bilmiyorum da, şu ülkenin en üst ligindeki takımlara bi bakalım;
kasımpaşa, başakşehir, rize falan. yani rize neyse de, istanbul’dan hali hazırda üç büyük kulüp varken kasımpaşa ve başakşehir gibi tarihi olmayan kulüplerin bu pastada yer alması nasıl bir tesadüf. geçen yıl da erzurum vardı.
ama ne hikmetse izmir, adana gibi ekonominin en gelişmiş olduğu şehirlerden bi futbol takımı yok ligde. bi göztepe var o da bi var bi yok, sallantıda.
eskişehir iktidar partisine şehri vermiyor ve ne hikmetse futbola bu kadar bağlı bir şehrin takımı küme düşüyor.
aralarda osmanlıspor gibi tarihsiz takımlar falan oynadı bir şekilde.
ne bileyim, gençler ve ankaragücü'nün durumu malum küme düşseler, yerel seçimlerin hemen ardından başkentten bir takım olmayacak mesela ligimizde.
bülent arınç revaçtaki bir isimken ege’den gelen güçlü takım manisa.
çözüm süreci konuşulurken diyarbakır takımları yükseliş trendine giriyor birden falan. amedspor diye bir garabet çıkıyor ortaya.
yani daha uzar gider bu iş. sadece şampiyona bakıyoruz da, futbol endüstrisinin büyük pastasında yer bulan takımlarla birilerinin bir şekilde gönül bağı var. bu kadar net görünen bir gerçek varken sporda siyaset yok demek kendisini george orwell 1984’ünde bir karakter haline getirmekten farksız.