378
gelecekler, gidecekler, sözleşmesi askıya alınacaklar ve bunun gibi bir çok ihtimal için hareketli geçecek olan saatlere girdiğimiz transfer dönemi.
öncelikle şunu söylemek istiyorum, ben hem sakatlıklardan dönüş hem de erken yapılan doğru hamleler sonucu bu dönemi şimdiden verimli geçirdiğimizi düşünüyorum. zaten çoğu takım transfere elini bile süremedi. biz de eksiklerimizi doğru isimlerle doldurduk gibi duruyor. yalnızca stoper mevkisi canımızı sıkabilir, bununla ilgili de çalışmalar devam ediyor söylenenlere göre. benim beklentim azalmaya başladı bu konuda.
özellikle marcelo josemir saracchi pintos ve henry onyekuru ile takımda en çok aksayan hem sol kanat aksiyonları hem de durağan oyun sorununa doğru bir operasyon yapmışız gibi duruyor. bu ikili sürekli oynamaya başladığı zaman takımın diğer mevkilerinin de performansı yukarı çıkacaktır.
(bkz: younes belhanda/#2854624)
yukarıda belirtilen ali naci küçük haberine göre belhanda'nın lisansı dondurulacak gibi duruyor. keşke oyuncu "ben ne olursa olsun oynamak istiyorum" diyip belli bir bedel karşılığı bir takıma kiralansa. maaşının ne kadarından kurtulsak kardır diye düşünüyorum. boş oturan topçudan seneye de fayda gelmez bize.
mariano takımda kalmış gidi duruyor, bence yabancı kontenjanı elverdiği sürece ikinci yarı faydalanabiliriz kendisinden. konyaspor maçında geçen seneyi anımsatan bazı pasları ve bindirmeleri görme şansımız oldu. şunu da kabul etmek lazım, mariano her ne kadar hızlı bir bek oyuncusu olmasa da açık alanları seven bir oyuncu. açık alanda ve deplase olan oyuncularla onlara çıkardığı paslarla etkili olmuştur hep. ama duran takımda, durağan oynayan bir takımda etkisi çok azalıyor, öyle de oldu. değişen oyun planımız mariano'yu da biraz kendine getirebilir. bununla birlikte çoğu zaman haftada bir maç oynayacağını da hesaba katmak gerekir. yaşı gereği artık haftada 2-3 maçı bünyesi kaldırmıyor.
rakiplere bakacak olursak fenerbahçe acınacak halde. büyük maçlardan sinerji elde edip, bu gazla birkaç maç daha kazanıyorlar fakat tekrar enerjileri aşağıya çekiliyor. transfer de yapamadıkları için aksayan yerlerinden büyük kan kaybedeceklerini düşünüyorum. alper potuk - dario melnjaktakası ile sol bek sıkıntılarını çözmek adına çırpınıyorlar. simon falette'in lisansını çıkaramayacaklar gibi duruyor, ülkesine geri dönebileceğine dair haberler dolaşmaya başladı.
beşiktaş sergen yalçın'ın gelmesiyle biraz kıpırdanacaktır ama transfer yapamadılar. aslında şartları zorlayarak, sözleşmeler üzerinde biraz kalem oynatarak 1-2 transfer yapabilirlerdi ama çok durağan bir yönetimleri var. kendilerini suçlamak da zor, fikret orman yeni yönetime aziz yıldırım'ın yaptığına benzer bir miras bırakmış. 3-4 aydır maaşların ödenmediği söyleniyor. muhtemelen bizim henüz bilmediğimiz başka mevzular da vardır, daha medyaya düşmemiş olan sıkıntılar mevcuttur. yoksa şartları zorlayıp mutlaka 1-2 transfer yaparlardı. sergen yalçın eğer hareket imkanı bulabilirse 1-2 genci parlatıp seneye onların üzerine bir takım kurmayı deneceğini düşünüyorum.
trabzonspor nispeten rahat durumda. bence bu haftaki maçın sonucuna göre şampiyonluktan ya psikolojik olarak kopacaklar ya da şampiyonluğun en büyük adayı olacaklar. ünal karaman görevine devam ediyor olsaydı şampiyonluğa daha yakın görürdüm, henüz hüseyin çimşir kendini ispat edebilmiş değil. rüzgar tersine dönerse, bir anda fenerbahçe karşısında zor duruma düşerlerse takımı ve taraftarları tekrar motive edebilecek bir yol bulabilir mi emin değilim.
başakşehir'in yavaş yavaş şampiyonluk potasından düşeceğini düşünüyorum. fenerbahçe karşısında hiç ışık gösteremediler. avrupa maçlarının olduğu haftalarda da 1-2 puan kaybı yaşarlarsa kendilerine üçüncülük ile beşincilik arasında bir yer bulurlar gibime geliyor. kendileriyle deplasmanda oynayacağımız maç kritik olacak.
bugün ve yarın transfer gündemi, eskisi kadar olmasa da, hızlı olacaktır. umarım o son ve can alıcı stoper hamlesini yapmayı becerebiliriz.
öncelikle şunu söylemek istiyorum, ben hem sakatlıklardan dönüş hem de erken yapılan doğru hamleler sonucu bu dönemi şimdiden verimli geçirdiğimizi düşünüyorum. zaten çoğu takım transfere elini bile süremedi. biz de eksiklerimizi doğru isimlerle doldurduk gibi duruyor. yalnızca stoper mevkisi canımızı sıkabilir, bununla ilgili de çalışmalar devam ediyor söylenenlere göre. benim beklentim azalmaya başladı bu konuda.
özellikle marcelo josemir saracchi pintos ve henry onyekuru ile takımda en çok aksayan hem sol kanat aksiyonları hem de durağan oyun sorununa doğru bir operasyon yapmışız gibi duruyor. bu ikili sürekli oynamaya başladığı zaman takımın diğer mevkilerinin de performansı yukarı çıkacaktır.
(bkz: younes belhanda/#2854624)
yukarıda belirtilen ali naci küçük haberine göre belhanda'nın lisansı dondurulacak gibi duruyor. keşke oyuncu "ben ne olursa olsun oynamak istiyorum" diyip belli bir bedel karşılığı bir takıma kiralansa. maaşının ne kadarından kurtulsak kardır diye düşünüyorum. boş oturan topçudan seneye de fayda gelmez bize.
mariano takımda kalmış gidi duruyor, bence yabancı kontenjanı elverdiği sürece ikinci yarı faydalanabiliriz kendisinden. konyaspor maçında geçen seneyi anımsatan bazı pasları ve bindirmeleri görme şansımız oldu. şunu da kabul etmek lazım, mariano her ne kadar hızlı bir bek oyuncusu olmasa da açık alanları seven bir oyuncu. açık alanda ve deplase olan oyuncularla onlara çıkardığı paslarla etkili olmuştur hep. ama duran takımda, durağan oynayan bir takımda etkisi çok azalıyor, öyle de oldu. değişen oyun planımız mariano'yu da biraz kendine getirebilir. bununla birlikte çoğu zaman haftada bir maç oynayacağını da hesaba katmak gerekir. yaşı gereği artık haftada 2-3 maçı bünyesi kaldırmıyor.
rakiplere bakacak olursak fenerbahçe acınacak halde. büyük maçlardan sinerji elde edip, bu gazla birkaç maç daha kazanıyorlar fakat tekrar enerjileri aşağıya çekiliyor. transfer de yapamadıkları için aksayan yerlerinden büyük kan kaybedeceklerini düşünüyorum. alper potuk - dario melnjaktakası ile sol bek sıkıntılarını çözmek adına çırpınıyorlar. simon falette'in lisansını çıkaramayacaklar gibi duruyor, ülkesine geri dönebileceğine dair haberler dolaşmaya başladı.
beşiktaş sergen yalçın'ın gelmesiyle biraz kıpırdanacaktır ama transfer yapamadılar. aslında şartları zorlayarak, sözleşmeler üzerinde biraz kalem oynatarak 1-2 transfer yapabilirlerdi ama çok durağan bir yönetimleri var. kendilerini suçlamak da zor, fikret orman yeni yönetime aziz yıldırım'ın yaptığına benzer bir miras bırakmış. 3-4 aydır maaşların ödenmediği söyleniyor. muhtemelen bizim henüz bilmediğimiz başka mevzular da vardır, daha medyaya düşmemiş olan sıkıntılar mevcuttur. yoksa şartları zorlayıp mutlaka 1-2 transfer yaparlardı. sergen yalçın eğer hareket imkanı bulabilirse 1-2 genci parlatıp seneye onların üzerine bir takım kurmayı deneceğini düşünüyorum.
trabzonspor nispeten rahat durumda. bence bu haftaki maçın sonucuna göre şampiyonluktan ya psikolojik olarak kopacaklar ya da şampiyonluğun en büyük adayı olacaklar. ünal karaman görevine devam ediyor olsaydı şampiyonluğa daha yakın görürdüm, henüz hüseyin çimşir kendini ispat edebilmiş değil. rüzgar tersine dönerse, bir anda fenerbahçe karşısında zor duruma düşerlerse takımı ve taraftarları tekrar motive edebilecek bir yol bulabilir mi emin değilim.
başakşehir'in yavaş yavaş şampiyonluk potasından düşeceğini düşünüyorum. fenerbahçe karşısında hiç ışık gösteremediler. avrupa maçlarının olduğu haftalarda da 1-2 puan kaybı yaşarlarsa kendilerine üçüncülük ile beşincilik arasında bir yer bulurlar gibime geliyor. kendileriyle deplasmanda oynayacağımız maç kritik olacak.
bugün ve yarın transfer gündemi, eskisi kadar olmasa da, hızlı olacaktır. umarım o son ve can alıcı stoper hamlesini yapmayı becerebiliriz.
