9066
gözümde bu takıma en büyük faydası; takıma kim olduğunu, ne olduğunu hatırlatmak olan futbolcu.
şimdi fatih hoca avrupa ile makas açıldı derken biraz da bunu kastediyordu bence. ingiltere'nin ikinci lig takımları bile çift haneli bonservis ücretlerini rahat rahat görürken; biz bu adama sırf 10m para gömdük ve geri dönüşünü almak zorunda olduğumuz için ettiği küfürleri bile sineye çekebiliyoruz(yönetim ve teknik ekip olarak). biz buyuz çünkü. 10m para verdiğin adamı tekrar satıp imkan varsa kâr etmek yoksa da minimum zararla satmak zorunda olan ekonomik açıdan kötü durumda olan bir takımız.
hepsinden öte, fatih hoca'nın doğrularını övdüğüm gibi yaptığı yanlışları eleştirmekten hiç çekinmedim. belhanda özelinde ise konu çok ayrı bir yere gidiyor. kendi içimde çelişiyorum resmen. bir yandan "ulan kulübün efsanesi, sayısız başarısı olan adam belhanda'nın oynadığı topu görmüyor mu nasıl sabrediyor? hadi onu geçtim yıllarca emek verdiği kulübün taraftarına, kendini en çok sevenlere küfreden adamı nasıl tutuyor hala?" diyorum. sonra bi empati kuruyorum, diyorum ki; "oğlum sana bana kalsa 10m para gömülen adamı bi çırpıda takımdan gönderip kulübün olmayan parasını da hiç edeceğiz. hocanın da eli kolu bağlı kulübü zarara uğratmamak adına neleri sineye çekiyor." diyorum.
anlayacağınız bu adamı bu kadar umursamayalım. dertsiz başa dert bu adam. iki ucu izmir körfezi. gelişiyle olay oldu, baştan koktu zaten. bu saatten sonra bu adam için sinir yıpratmaya değmez. iyi oynarsa satarız diye sevinelim, kötü oynarsa sövelim. ama stattakiler içinden sövsün, değeri düşebilir*
şimdi fatih hoca avrupa ile makas açıldı derken biraz da bunu kastediyordu bence. ingiltere'nin ikinci lig takımları bile çift haneli bonservis ücretlerini rahat rahat görürken; biz bu adama sırf 10m para gömdük ve geri dönüşünü almak zorunda olduğumuz için ettiği küfürleri bile sineye çekebiliyoruz(yönetim ve teknik ekip olarak). biz buyuz çünkü. 10m para verdiğin adamı tekrar satıp imkan varsa kâr etmek yoksa da minimum zararla satmak zorunda olan ekonomik açıdan kötü durumda olan bir takımız.
hepsinden öte, fatih hoca'nın doğrularını övdüğüm gibi yaptığı yanlışları eleştirmekten hiç çekinmedim. belhanda özelinde ise konu çok ayrı bir yere gidiyor. kendi içimde çelişiyorum resmen. bir yandan "ulan kulübün efsanesi, sayısız başarısı olan adam belhanda'nın oynadığı topu görmüyor mu nasıl sabrediyor? hadi onu geçtim yıllarca emek verdiği kulübün taraftarına, kendini en çok sevenlere küfreden adamı nasıl tutuyor hala?" diyorum. sonra bi empati kuruyorum, diyorum ki; "oğlum sana bana kalsa 10m para gömülen adamı bi çırpıda takımdan gönderip kulübün olmayan parasını da hiç edeceğiz. hocanın da eli kolu bağlı kulübü zarara uğratmamak adına neleri sineye çekiyor." diyorum.
anlayacağınız bu adamı bu kadar umursamayalım. dertsiz başa dert bu adam. iki ucu izmir körfezi. gelişiyle olay oldu, baştan koktu zaten. bu saatten sonra bu adam için sinir yıpratmaya değmez. iyi oynarsa satarız diye sevinelim, kötü oynarsa sövelim. ama stattakiler içinden sövsün, değeri düşebilir*