3449
14 ocak 2020 anadolu efes olimpia milano maçını izlerken bir anda aklıma düşen takım. efes'teki şu havayı, oyunu gördükçe koskoca galatasaray erkek basketbol takımının yıllardır görmezden gelinmesi, insanı daha da üzüyor. artık efes ve fenerbahçe'ye karşı alınan günlük galibiyetlerle avunmayı bırakıp, bu iki takım karşısında amatör bir takım muamelesi gördüğümüzü kabul etmek ve bir an önce bu durumu tersine çevirmek gerekiyor.
türkiye'nin en çok taraftara sahip, marka değeri en yüksek kulübüyüz. iyi planlama ile bir yola çıkıldığı ve reklamı yapıldığı takdirde, galatasaray taraftarının bu takıma çok ciddi bir ilgi göstereceğine şüphe yok. 2012'de bu takım euroleague'de düşük bütçelerle mücadele ederken taraftarın ilgisi ve desteği hepimizin hafızasında. fakat yönetim tarafından bir sezon desteklenir diğer sezon üvey evlat muamelesi görürse, taraftar ilgi göstermez, hiçbir zaman da ekonomik olarak kendisini döndürecek seviyeye gelemez. üç dört sezon kulüp yönetimi tarafından üzerine düşülse ve belli bir seviyede tutulsa, basketbol takımına olan ilgi artacağından, doğal olarak sponsor bulmak kolaylaşacak, bunun yanında tribün gelirlerinden tut her gelir kaleminde çok ciddi bir artış olacak. bu aşamadan sonra yönetim yine bir hata yapıp bir iki sezon şubeyi unutsa dahi bu sayede belirli bir seviyede tutunabilecek. allah aşkına haftasonu futbol takımını izlerken, haftaiçi de şu takımın euroleague maçlarını izleseydik harika olmaz mıydı?
eğer biz bir spor kulübüysek, bu şube kesinlikle desteklenmeli. ekonomik koşullar ne olursa olsun, türkiye'nin bir numaralı kulübü olan galatasaray, uğraşırsa, önem verirse, bu şubeye iyi bir sponsor bulur.
keşke ergin ataman sene sonu hedefine ulaşarak euroleague'i şampiyon tamamlasa ve ergin hoca'ya iyi bir bütçe ve planlama ile bir teklif götürebilsek.
düzeltme: bazı arkadaşlar bu sezon takımın iyi gittiğinden bahsettiler. tabii ki katılıyorum ve bu sezon ben de beğeniyorum ancak ben biraz daha genel tablodan bahsetmeye çalıştım. bu seneki iyi gidişat, seneye yukarıda yazdığım iyi bir sponsor ve planlama ile desteklenirse işte o zaman biz de efes, fenerbahçe seviyesine yaklaşırız.
türkiye'nin en çok taraftara sahip, marka değeri en yüksek kulübüyüz. iyi planlama ile bir yola çıkıldığı ve reklamı yapıldığı takdirde, galatasaray taraftarının bu takıma çok ciddi bir ilgi göstereceğine şüphe yok. 2012'de bu takım euroleague'de düşük bütçelerle mücadele ederken taraftarın ilgisi ve desteği hepimizin hafızasında. fakat yönetim tarafından bir sezon desteklenir diğer sezon üvey evlat muamelesi görürse, taraftar ilgi göstermez, hiçbir zaman da ekonomik olarak kendisini döndürecek seviyeye gelemez. üç dört sezon kulüp yönetimi tarafından üzerine düşülse ve belli bir seviyede tutulsa, basketbol takımına olan ilgi artacağından, doğal olarak sponsor bulmak kolaylaşacak, bunun yanında tribün gelirlerinden tut her gelir kaleminde çok ciddi bir artış olacak. bu aşamadan sonra yönetim yine bir hata yapıp bir iki sezon şubeyi unutsa dahi bu sayede belirli bir seviyede tutunabilecek. allah aşkına haftasonu futbol takımını izlerken, haftaiçi de şu takımın euroleague maçlarını izleseydik harika olmaz mıydı?
eğer biz bir spor kulübüysek, bu şube kesinlikle desteklenmeli. ekonomik koşullar ne olursa olsun, türkiye'nin bir numaralı kulübü olan galatasaray, uğraşırsa, önem verirse, bu şubeye iyi bir sponsor bulur.
keşke ergin ataman sene sonu hedefine ulaşarak euroleague'i şampiyon tamamlasa ve ergin hoca'ya iyi bir bütçe ve planlama ile bir teklif götürebilsek.
düzeltme: bazı arkadaşlar bu sezon takımın iyi gittiğinden bahsettiler. tabii ki katılıyorum ve bu sezon ben de beğeniyorum ancak ben biraz daha genel tablodan bahsetmeye çalıştım. bu seneki iyi gidişat, seneye yukarıda yazdığım iyi bir sponsor ve planlama ile desteklenirse işte o zaman biz de efes, fenerbahçe seviyesine yaklaşırız.