1938
funny games en sevdigim filmlerden biridir, su aralar da haneke-vari bi kisa film çekmeye calisiyorum, dolayisiyla suraya haneke'nin filmlerini bi sıralayayım da izleyin kulturlenin. saka saka, ama izleyin de medyanın etkilerinin, televizyonda gördüğümüzle şiddetin hanake tarafından ustaca yorumlanmasıni gorun en azından, yeter.
1) funny games: bununla baslamak elzem. yoksa gerisinin nedenlerini anlamak zor olabiliyor. iki versiyonu var, orijinal olan 97'de avusturya'da cekilmis, ve abd icin yeniden yapımı 2007'de cikti. kult film statüsüne ulaştı diyebiliriz, hatta miami beach cinematheque'te filan iki film yanyana konup izlenmişti, cok az fark var ve bunlar da haneke'nin yeniden yapmak istediği yerler. tim roth, naomi watts filan derken 2007 olani baslamak icin önerebilirim.
2) la pianiste: haneke'nin en sevdiğim filmi. acilis ve kapanış sahneleri özellikle. cok hareketli degildir yalnız. elfriede jelinek'in die klavierspielerin isimli kitabından uyarlama, ve cok basarili.
3) 71 fragments of a chronology of chance: almanca, gocmenler ve viyena'daki karanligi anlatiyor sanirim.
4) benny's video: `az biraz daha olaylı bir film. usttekiyle birlikte glacier (buz) üçlemesinin ikinci filmi oluyor. video çekmeyi seven bi kardeşimizin basından gecenler.
5) der siebente kontinent: paradan, puldan, varlıktan, maddi seylerden cok mu sikildiniz? yedinci kıtaya kaçın, cok güzel bi cozum.
6) happy end: en yeni ve avrupa'daki göçmenlere yonelik tutum acısından günümüzle en ilintili filmi.
7) amour: olumden baskasi yalan.
8) the white ribbon: siyah-beyaz severseniz, burdan alalım sizi.
9) caché: bayagi yavaş bir film, ama öylesini seviyorsanız sonunda sizi güzel ödüllendiriyor.
10) time of the wolf: biraz post-apokaliptik, ilginç güzel değişik.
11) code unknown: buraya kadar geldikten sonra izleyiverin.
12) das schloß: kafka uyarlamasi, izlemedim daha malesef bastan sona.
1) funny games: bununla baslamak elzem. yoksa gerisinin nedenlerini anlamak zor olabiliyor. iki versiyonu var, orijinal olan 97'de avusturya'da cekilmis, ve abd icin yeniden yapımı 2007'de cikti. kult film statüsüne ulaştı diyebiliriz, hatta miami beach cinematheque'te filan iki film yanyana konup izlenmişti, cok az fark var ve bunlar da haneke'nin yeniden yapmak istediği yerler. tim roth, naomi watts filan derken 2007 olani baslamak icin önerebilirim.
2) la pianiste: haneke'nin en sevdiğim filmi. acilis ve kapanış sahneleri özellikle. cok hareketli degildir yalnız. elfriede jelinek'in die klavierspielerin isimli kitabından uyarlama, ve cok basarili.
3) 71 fragments of a chronology of chance: almanca, gocmenler ve viyena'daki karanligi anlatiyor sanirim.
4) benny's video: `az biraz daha olaylı bir film. usttekiyle birlikte glacier (buz) üçlemesinin ikinci filmi oluyor. video çekmeyi seven bi kardeşimizin basından gecenler.
5) der siebente kontinent: paradan, puldan, varlıktan, maddi seylerden cok mu sikildiniz? yedinci kıtaya kaçın, cok güzel bi cozum.
6) happy end: en yeni ve avrupa'daki göçmenlere yonelik tutum acısından günümüzle en ilintili filmi.
7) amour: olumden baskasi yalan.
8) the white ribbon: siyah-beyaz severseniz, burdan alalım sizi.
9) caché: bayagi yavaş bir film, ama öylesini seviyorsanız sonunda sizi güzel ödüllendiriyor.
10) time of the wolf: biraz post-apokaliptik, ilginç güzel değişik.
11) code unknown: buraya kadar geldikten sonra izleyiverin.
12) das schloß: kafka uyarlamasi, izlemedim daha malesef bastan sona.