17
galatasaray'ın avrupa kupaları tarihi uefa kupası'ndan ibaret değildir. çoğu zaman ''sizin uefa kupanız var'' şeklinde aklın sıra kuşlar tarafından dalga geçilir ama uefa kupası sezonunu çıkarsak bile diğer türk takımlarının hepsinden kat ve kat daha fazla avrupada başarı yaşadık.
maalesef bu başarıları dile getirmiyoruz ama durum bu. tarih boyunca manchester united, monaco, borussia dortmund, arsenal, juventus, real madrid, paris saint germain ve milan gibi takımları eledik. bakın maç kazandık demiyorum eledik diyorum. çünkü bizi diğer türk takımlarından ayıran bu takımlarla başa baş oynayıp eleyebilmemiz ya da ellerinden kupa almamız.
beşiktaş'lı 3-0'lık barcelona maçıyla övünür ama deplasmanda 5-0 yenildiğini söylemez. o sezon leeds'a 6-0 yenildiğini ve grubunu sonuncu bitirdiğini söylemez. fenerbahçe 3-0'lık manchester maçıyla övünür ama öncesinde 6-2 mağlup olduğunu söylemez. yedek kadroyla maçlara çıkan avrupa devlerini yenmek başarı sayılmamalı ama bunların övünç kaynağı bu skorlar.
geçmişde bu 2 takımın avrupa maçlarına baktım. kalburüstü takımlar arasında avrupanın dışına ittikleri tek takım liverpool. 2014-2015 sezonu avrupa ligi son 32 turunda beşiktaş liverpool'u elemiş. fenerbahçe'nin 112 yıllık tarihinde böyle bir durum da yok.
gelelim galatasaray'ın avrupa kupalarında yaptıklarına. galatasaray'ın türk futbolu'nun çehresini nasıl değiştirdiğine bakalım.
öncelikle 1986'da jupp derwall galatasaray'a çağ atlatmadan önce galatasaray'ın 2 sene çok büyük başarısı var. 1962-1963 ve 1969-1970 sezonlarında şampiyon kulüpler kupası'nda * 2 kere çeyrek final başarısı var. modern zamanda ise çok daha büyük başarılara sahibiz.
1988-1989 sezonu'nda şampiyon kulüpler kupası'nda * galatasaray sırasıyla rapid wien, neuchatel xamax ve monaco'yu eleyip yarı finale kaldı. rapid wien'i 2-1'in rovanşında 2-0 yenerek toplamda 3-2'lik skorla son 16'ya kaldı. son 16'da ise 3-0'ın rövanşında neuchatel xamax'ı 5-0 yenerek şampiyonlar ligi tarihinin en büyük geri dönüşlerinden birine imza attı. çeyrek finalde ise monaco'yu toplamda 2-1'lik skorla yenerek yarı finale yükseldi.* yarı finalde ise hagi'li steaua bükreş'e elendi.
1991-1992 sezonu'nda kupa galipleri kupası'nda galatasaray çeyrek finale kaldı. çeyrek final ilk maçında werder bremen'e 2-1 yenildi. rövanş maçında ise 90. dakikada maç 0-0 devam ederken galatasaray'lı iosif rotariu'nun şutu kaleye giderken çamura saplandı. eğer o vuruş gol olsaydı avrupada bir kupa için belkide 8 yıl daha beklemeyecekti.
1993-1994 sezonu'nda ise şampiyonlar liginin ilk sezonunda son 8'e kaldı.
cork city'i eledikten sonra ingiltere şampiyonu manchester united ile eşleştik. turu geçen şampiyonlar ligi'nin ilk sezonunda grup aşamalarına * kalacaktı. ilk maç old trafford'da oynanmış 2-0 geriye düştüğümüz maçta bütün ingilizler 5 olucak havasına girdikten sonra 3-2 öne geçmiştik. sonradan yediğimiz golle maç 3-3 bitmişti. * rövanşda ise welcome to hell pankartlarıyla karşıladığımız manchester united'la 0-0 berabere kalarak grup aşamasına katıldı. grup aşamasında ise barcelona, monaco ve spartak moskova'lı grupta 2 puan toplayarak elendi.
1999-2000 sezonu'nda ise galatasaray türk futbol tarihinin en büyük başarını gerçekleştirdi. şampiyonlar ligi ön elemesinde rapid wien'i toplamda 4-0'lık skorla yenerek gruplara kaldı. *
grup aşamasında ise chelsea, milan ve hertha berlin'le eşleşti. ilk 4 maçda 1 puan aldıktan sonra sırasıyla deplasmanda hertha berlin'i 4-1, milan'ı 3-2 yenerek uefa kupasına katılmaya hak kazandı. milan maçının 90. dakikasına 2-1 geride girerken hakan şükür'ün golüyle 2-2'yi yakaladı. maçın son dakikasında kazanılan penaltıyı şimdi ki antrenörümüz ümit davala gole çevirerek uefa kupası yolunu açtı. şampiyonlar ligi'nde yoluna devam edecek olan milan yediği ilk golle uefa kupası'na düştü, sonrasında yediği golle avrupadan elenmiş oldu. *
uefa kupası'nda ise sırasıyla bologna, borussia dortmund ve mallorca'yı eledikten sonra yarı finalde o zamanlarda ingiltere ligini kasıp kavuran leeds united ile eşleşti. ilk maçı sami yen'de 2-0 yenerken maç öncesi taksim meydanında 2 leeds'li taraftarın öldürülmesi manşetlere düştü. rövanşda türk futbol tarihinin en zor deplasman maçında gayet sakin bir şekilde oynayıp,
2-2'lik skorla beraberlik çıkarınca uefa kupası'nda finale kaldı. finalde bir başka ingiliz devi arsenal'i müthiş tempolu bir maçın ardından penaltılar sonucunda 4-1 yenerek uefa kupasının sahibi oldu.*
2000 ağustos ayında ise uefa süper kupası maçında dünya futbolunun devi real madrid'le karşılaştı. uzatmaya giden maçda mario jardel'in attığı altın golle maçı 2-1 kazanarak uefa süper kupası'nın da sahibi oldu. *
2000-2001 sezonu'nda ise galataaray şampiyonlar ligi'nde çeyrek finale kaldı. ön elemede saint gallen'i eledikten sonra grup aşamasında monaco, sturm graz ve rangers ile eşleşti. ilk maçda monaco'yu 3-2 yenerken * 8 puanla grubunu 2. sırada tamamladı. son maçda ve son dakikada rapid wien'den golü yemese grubunu birinci sırada tamamlayacaktı. son 16 grup aşamasında milan, paris saint germain ve deportivo ile eşleşti. birinciliği yine kıl payı kaçırırken, 10 puanla 2. olarak çeyrek finale yükseldi. milan ve paris saint germain gibi takımları eleme başarısı gösterdi. çeyrek finalde ise real madrid ile eşleşirken, ilk maçında 2-0 geriye düşmesine rağmen maçı 3-2 kazandı. * rövanş maçında ise 3-0 yenilerek şampiyonlar ligi'nde çeyrek final aşamasında elendi.
2001-2002 sezonu'nda ise şampiyonlar liginde grup aşamasında lazio, nantes ve psv ile eşleşti. grubunu 10 puanla 2. sırada tamamlayarak son 16 turuna yükseldi. son 16 turundaki rakipleri ise barcelona, liverpool ve roma oldu. şimdiki zamanlarda bu takımlarla eşleşirsek olacakları biliyoruz. ama o zamanlarda bu kurayı çektiğimizde herkes bu grupta başa baş mücadele edeceğimizi biliyordu. nitekim öyle de oldu. kadronun neredeyse yarısı kiralık oyunculardan oluşurken galatasaray bu grupta bütün takımlarla başa baş oynadı ve hakem hataları ve şanssızlık sayesinde bu gruptan çıkamadı. nou camp'da barcelona karşısında 2-0 öne geçtiği maçda 9 kişi kaldıktan sonra 2-2'lik beraberlikle ayrıldı. roma ve liverpool karşısında da öne geçtiği maçlarda son dakikada yediği gollerle 1-1 berabere kaldı. galatasaray 5 maçda 5 puan topladı ve son maça geldiğinde sami yen'de barcelona ile karşılaşacaktı. luis enrique'nin ofsayttan attığı golle 1-0 mağlup olurken gruptan çıkamadı. eğer maçı galatasaray kazansaydı grubunu lider olarak bitirecekti.
2012-2013 sezonu'nda ise uzun bir aradan şampiyonlar ligi'ne katılan galatasaray tekrardan çeyrek final başarısı gösterdi. grup aşamasında manchester united, braga ve cluj ile eşleşti. ilk 3 maçda 1 puan aldıktan sonra herkesin umudunun tükendiği anda son 3 maçta cluj'u 3-1, manchester united'ı 1-0, braga'yı 2-1 yenerek 10 puanla son 16 turuna kaldı. son 16 turunda ise schalke'yi 1-1in rövanşında
3-2 yenerek çeyrek finale yükseldi. * çeyrek finalde 12 yıl sonra tekrar real madrid ile eşleşirken hem skorlar hem de maçların oynandığı tarih aynıydı. * santiago barnenau'da 3-0 yenildikten sonra rövanşda 1-0 geri düşmüş' sonrasında muhteşem bir geri dönüşle 15 dakikada maçı 3-1'e getirmişti. * bir an için dünya futbol tarihinin en büyük takımına karşı en büyük geri dönüşünü hayal ederken maç 3-2 sonuçlandı.
2013-2014 sezonu'nda ise galatasaray şampiyonlar liginde son 16 turu başarını yakaladı. real madrid, juventus ve kopenhag ile eşleşti. 2 devin bulunduğu grupta kimse şans tanımazken ilk maçında real madrid'e karşı 6-1'lik skorla hezimete uğradı. ikinci maçta juventus'la 2-2 berabere kalırken sami yende kopenhag'ı 3-1 mağlup etti. galatasaray grubun son maçında juventusla devam etme maçını oynayacaktı. ilk gün yağan yoğun kar yağışı nedeniyle maç ikinci güne ertelendi. karlı ve soğuk havada oynanan maçta sneijder'in 85. dakikada attığı golle galatasaray 1-0 kazanarak son 16 turuna katılmaya hak kazandı.*
son 16 turunda ise chelsea ile karşılaşan galatasaray, 1-1 ve 2-0 skorlarla son 16 turunda şampiyonlar liginden elendi.
yukarıda yazdığım sezonlarda anlattığım gibi galatasaray bir çok avrupa devini en formda sezonlarda eledi. bakın kazandı demiyorum eledi diyorum. çünkü çoğu kuş beyinlinin ve medya maymunlarının anlamadığı çok önemli bir çizgi var burada. avrupanın top takımlarının hedefi kalmadıktan sonra onların yedek kadrolarını yenmek bir avrupa başarısı değildir. başarı onlarla başa baş mücadele edip onları organizasyonların dışına atmaktır.
manchester united'i alex ferguson'un olduğu en formda döneminde elemekten bahsediyorum. milan'ın tam kadrosunu 2 kere sami yen'e gömüp elemekten bahsediyorum. paris saint germain'i şampiyonlar ligi'nin dışına atmaktan bahsediyorum. finalde arsenal'i yenip kupa almaktan bahsediyorum. o zamana kadar süper kupa sahibi olmayan dünyanın en büyük futbol takımı real madrid'i tekrardan eli boş göndermekten bahsediyorum. 8 sene üst üste şampiyon olan juventus'un bu dönemdeki en iyi kadrosunu elemekten bahsediyorum.
başarıların hepsi farklı dönemlerde, farklı teknik direktörlerle, farklı oyuncu gruplarıyla kazanıldı. çünkü bizim genlerimizde avrupada tarih yazmak var. son yıllarda avrupa da ne kadar kötü olursak olalım herkes biliyorki bir gün avrupa'nın top takımlarına kafa tutucak bir takım daha çıkacaksa bu yine galatasaray olacaktır.
galatasaray 50 yıl ortalıkta olmasa bu başarılarının yarısına sahip olamayacak takımın taraftarları bir zahmet galatasaray'a avrupa kupaları için laf atmasın. bunları kafalarına vura vura söyleyelim.
modern futbol, açılan makas, o bu şu anlamam. ne olursa olsun galatasaray gelecek senelerde tekrardan o başarıları yaşatacak bizlere. teknik direktör, hoca, başkan kim olursa olsun o başarıları tekrardan yakalayacağız. ben buna sonuna kadar inanıyorum.
bu arada 9. nesil çaylak olarak son entrymi girmiş bulunuyor ve yazar olabilme şansına erişebilmek beklemeye geçiyorum. *
edit:yazım hataları düzeltildi
maalesef bu başarıları dile getirmiyoruz ama durum bu. tarih boyunca manchester united, monaco, borussia dortmund, arsenal, juventus, real madrid, paris saint germain ve milan gibi takımları eledik. bakın maç kazandık demiyorum eledik diyorum. çünkü bizi diğer türk takımlarından ayıran bu takımlarla başa baş oynayıp eleyebilmemiz ya da ellerinden kupa almamız.
beşiktaş'lı 3-0'lık barcelona maçıyla övünür ama deplasmanda 5-0 yenildiğini söylemez. o sezon leeds'a 6-0 yenildiğini ve grubunu sonuncu bitirdiğini söylemez. fenerbahçe 3-0'lık manchester maçıyla övünür ama öncesinde 6-2 mağlup olduğunu söylemez. yedek kadroyla maçlara çıkan avrupa devlerini yenmek başarı sayılmamalı ama bunların övünç kaynağı bu skorlar.
geçmişde bu 2 takımın avrupa maçlarına baktım. kalburüstü takımlar arasında avrupanın dışına ittikleri tek takım liverpool. 2014-2015 sezonu avrupa ligi son 32 turunda beşiktaş liverpool'u elemiş. fenerbahçe'nin 112 yıllık tarihinde böyle bir durum da yok.
gelelim galatasaray'ın avrupa kupalarında yaptıklarına. galatasaray'ın türk futbolu'nun çehresini nasıl değiştirdiğine bakalım.
öncelikle 1986'da jupp derwall galatasaray'a çağ atlatmadan önce galatasaray'ın 2 sene çok büyük başarısı var. 1962-1963 ve 1969-1970 sezonlarında şampiyon kulüpler kupası'nda * 2 kere çeyrek final başarısı var. modern zamanda ise çok daha büyük başarılara sahibiz.
1988-1989 sezonu'nda şampiyon kulüpler kupası'nda * galatasaray sırasıyla rapid wien, neuchatel xamax ve monaco'yu eleyip yarı finale kaldı. rapid wien'i 2-1'in rovanşında 2-0 yenerek toplamda 3-2'lik skorla son 16'ya kaldı. son 16'da ise 3-0'ın rövanşında neuchatel xamax'ı 5-0 yenerek şampiyonlar ligi tarihinin en büyük geri dönüşlerinden birine imza attı. çeyrek finalde ise monaco'yu toplamda 2-1'lik skorla yenerek yarı finale yükseldi.* yarı finalde ise hagi'li steaua bükreş'e elendi.
1991-1992 sezonu'nda kupa galipleri kupası'nda galatasaray çeyrek finale kaldı. çeyrek final ilk maçında werder bremen'e 2-1 yenildi. rövanş maçında ise 90. dakikada maç 0-0 devam ederken galatasaray'lı iosif rotariu'nun şutu kaleye giderken çamura saplandı. eğer o vuruş gol olsaydı avrupada bir kupa için belkide 8 yıl daha beklemeyecekti.
1993-1994 sezonu'nda ise şampiyonlar liginin ilk sezonunda son 8'e kaldı.
cork city'i eledikten sonra ingiltere şampiyonu manchester united ile eşleştik. turu geçen şampiyonlar ligi'nin ilk sezonunda grup aşamalarına * kalacaktı. ilk maç old trafford'da oynanmış 2-0 geriye düştüğümüz maçta bütün ingilizler 5 olucak havasına girdikten sonra 3-2 öne geçmiştik. sonradan yediğimiz golle maç 3-3 bitmişti. * rövanşda ise welcome to hell pankartlarıyla karşıladığımız manchester united'la 0-0 berabere kalarak grup aşamasına katıldı. grup aşamasında ise barcelona, monaco ve spartak moskova'lı grupta 2 puan toplayarak elendi.
1999-2000 sezonu'nda ise galatasaray türk futbol tarihinin en büyük başarını gerçekleştirdi. şampiyonlar ligi ön elemesinde rapid wien'i toplamda 4-0'lık skorla yenerek gruplara kaldı. *
grup aşamasında ise chelsea, milan ve hertha berlin'le eşleşti. ilk 4 maçda 1 puan aldıktan sonra sırasıyla deplasmanda hertha berlin'i 4-1, milan'ı 3-2 yenerek uefa kupasına katılmaya hak kazandı. milan maçının 90. dakikasına 2-1 geride girerken hakan şükür'ün golüyle 2-2'yi yakaladı. maçın son dakikasında kazanılan penaltıyı şimdi ki antrenörümüz ümit davala gole çevirerek uefa kupası yolunu açtı. şampiyonlar ligi'nde yoluna devam edecek olan milan yediği ilk golle uefa kupası'na düştü, sonrasında yediği golle avrupadan elenmiş oldu. *
uefa kupası'nda ise sırasıyla bologna, borussia dortmund ve mallorca'yı eledikten sonra yarı finalde o zamanlarda ingiltere ligini kasıp kavuran leeds united ile eşleşti. ilk maçı sami yen'de 2-0 yenerken maç öncesi taksim meydanında 2 leeds'li taraftarın öldürülmesi manşetlere düştü. rövanşda türk futbol tarihinin en zor deplasman maçında gayet sakin bir şekilde oynayıp,
2-2'lik skorla beraberlik çıkarınca uefa kupası'nda finale kaldı. finalde bir başka ingiliz devi arsenal'i müthiş tempolu bir maçın ardından penaltılar sonucunda 4-1 yenerek uefa kupasının sahibi oldu.*
2000 ağustos ayında ise uefa süper kupası maçında dünya futbolunun devi real madrid'le karşılaştı. uzatmaya giden maçda mario jardel'in attığı altın golle maçı 2-1 kazanarak uefa süper kupası'nın da sahibi oldu. *
2000-2001 sezonu'nda ise galataaray şampiyonlar ligi'nde çeyrek finale kaldı. ön elemede saint gallen'i eledikten sonra grup aşamasında monaco, sturm graz ve rangers ile eşleşti. ilk maçda monaco'yu 3-2 yenerken * 8 puanla grubunu 2. sırada tamamladı. son maçda ve son dakikada rapid wien'den golü yemese grubunu birinci sırada tamamlayacaktı. son 16 grup aşamasında milan, paris saint germain ve deportivo ile eşleşti. birinciliği yine kıl payı kaçırırken, 10 puanla 2. olarak çeyrek finale yükseldi. milan ve paris saint germain gibi takımları eleme başarısı gösterdi. çeyrek finalde ise real madrid ile eşleşirken, ilk maçında 2-0 geriye düşmesine rağmen maçı 3-2 kazandı. * rövanş maçında ise 3-0 yenilerek şampiyonlar ligi'nde çeyrek final aşamasında elendi.
2001-2002 sezonu'nda ise şampiyonlar liginde grup aşamasında lazio, nantes ve psv ile eşleşti. grubunu 10 puanla 2. sırada tamamlayarak son 16 turuna yükseldi. son 16 turundaki rakipleri ise barcelona, liverpool ve roma oldu. şimdiki zamanlarda bu takımlarla eşleşirsek olacakları biliyoruz. ama o zamanlarda bu kurayı çektiğimizde herkes bu grupta başa baş mücadele edeceğimizi biliyordu. nitekim öyle de oldu. kadronun neredeyse yarısı kiralık oyunculardan oluşurken galatasaray bu grupta bütün takımlarla başa baş oynadı ve hakem hataları ve şanssızlık sayesinde bu gruptan çıkamadı. nou camp'da barcelona karşısında 2-0 öne geçtiği maçda 9 kişi kaldıktan sonra 2-2'lik beraberlikle ayrıldı. roma ve liverpool karşısında da öne geçtiği maçlarda son dakikada yediği gollerle 1-1 berabere kaldı. galatasaray 5 maçda 5 puan topladı ve son maça geldiğinde sami yen'de barcelona ile karşılaşacaktı. luis enrique'nin ofsayttan attığı golle 1-0 mağlup olurken gruptan çıkamadı. eğer maçı galatasaray kazansaydı grubunu lider olarak bitirecekti.
2012-2013 sezonu'nda ise uzun bir aradan şampiyonlar ligi'ne katılan galatasaray tekrardan çeyrek final başarısı gösterdi. grup aşamasında manchester united, braga ve cluj ile eşleşti. ilk 3 maçda 1 puan aldıktan sonra herkesin umudunun tükendiği anda son 3 maçta cluj'u 3-1, manchester united'ı 1-0, braga'yı 2-1 yenerek 10 puanla son 16 turuna kaldı. son 16 turunda ise schalke'yi 1-1in rövanşında
3-2 yenerek çeyrek finale yükseldi. * çeyrek finalde 12 yıl sonra tekrar real madrid ile eşleşirken hem skorlar hem de maçların oynandığı tarih aynıydı. * santiago barnenau'da 3-0 yenildikten sonra rövanşda 1-0 geri düşmüş' sonrasında muhteşem bir geri dönüşle 15 dakikada maçı 3-1'e getirmişti. * bir an için dünya futbol tarihinin en büyük takımına karşı en büyük geri dönüşünü hayal ederken maç 3-2 sonuçlandı.
2013-2014 sezonu'nda ise galatasaray şampiyonlar liginde son 16 turu başarını yakaladı. real madrid, juventus ve kopenhag ile eşleşti. 2 devin bulunduğu grupta kimse şans tanımazken ilk maçında real madrid'e karşı 6-1'lik skorla hezimete uğradı. ikinci maçta juventus'la 2-2 berabere kalırken sami yende kopenhag'ı 3-1 mağlup etti. galatasaray grubun son maçında juventusla devam etme maçını oynayacaktı. ilk gün yağan yoğun kar yağışı nedeniyle maç ikinci güne ertelendi. karlı ve soğuk havada oynanan maçta sneijder'in 85. dakikada attığı golle galatasaray 1-0 kazanarak son 16 turuna katılmaya hak kazandı.*
son 16 turunda ise chelsea ile karşılaşan galatasaray, 1-1 ve 2-0 skorlarla son 16 turunda şampiyonlar liginden elendi.
yukarıda yazdığım sezonlarda anlattığım gibi galatasaray bir çok avrupa devini en formda sezonlarda eledi. bakın kazandı demiyorum eledi diyorum. çünkü çoğu kuş beyinlinin ve medya maymunlarının anlamadığı çok önemli bir çizgi var burada. avrupanın top takımlarının hedefi kalmadıktan sonra onların yedek kadrolarını yenmek bir avrupa başarısı değildir. başarı onlarla başa baş mücadele edip onları organizasyonların dışına atmaktır.
manchester united'i alex ferguson'un olduğu en formda döneminde elemekten bahsediyorum. milan'ın tam kadrosunu 2 kere sami yen'e gömüp elemekten bahsediyorum. paris saint germain'i şampiyonlar ligi'nin dışına atmaktan bahsediyorum. finalde arsenal'i yenip kupa almaktan bahsediyorum. o zamana kadar süper kupa sahibi olmayan dünyanın en büyük futbol takımı real madrid'i tekrardan eli boş göndermekten bahsediyorum. 8 sene üst üste şampiyon olan juventus'un bu dönemdeki en iyi kadrosunu elemekten bahsediyorum.
başarıların hepsi farklı dönemlerde, farklı teknik direktörlerle, farklı oyuncu gruplarıyla kazanıldı. çünkü bizim genlerimizde avrupada tarih yazmak var. son yıllarda avrupa da ne kadar kötü olursak olalım herkes biliyorki bir gün avrupa'nın top takımlarına kafa tutucak bir takım daha çıkacaksa bu yine galatasaray olacaktır.
galatasaray 50 yıl ortalıkta olmasa bu başarılarının yarısına sahip olamayacak takımın taraftarları bir zahmet galatasaray'a avrupa kupaları için laf atmasın. bunları kafalarına vura vura söyleyelim.
modern futbol, açılan makas, o bu şu anlamam. ne olursa olsun galatasaray gelecek senelerde tekrardan o başarıları yaşatacak bizlere. teknik direktör, hoca, başkan kim olursa olsun o başarıları tekrardan yakalayacağız. ben buna sonuna kadar inanıyorum.
bu arada 9. nesil çaylak olarak son entrymi girmiş bulunuyor ve yazar olabilme şansına erişebilmek beklemeye geçiyorum. *
edit:yazım hataları düzeltildi