resim
Hasan Gökhan Şaş
Görev:Yardımcı Antrenör
Takım:-
Yaş:47
Uyruk:Türkiye
  • 2304
    kendi taraftarlarımızın bir bölümü tarafından sürekli eleştirilen, adeta eleştirmek için fırsat kollanan eski bir efsane futbolcumuz olan yardımcı antrenörümüz.

    hasan'a yapılan eleştirilerin önemli bölümünü haksız ve kimi zaman kötü niyetli buluyorum. aşağıda eleştiri noktalarını belirterek bunların neden haksız ve/veya kötü niyetli olduğunu açıklayacağım:

    1. "hasan taktik bilmiyor": bunu diyenler nereden biliyorlar? ellerinde hiçbir somut veri yok hasan'ın taktik bilgisi olmadığını gösteren. sadece, sosyal olarak alt tabaka ve anadolu kökenli olduğu için hasan'ın taktik bilgisi olamayacağını düşünüyorlar. hasan eğitim düzeyi yüksek olmayan, havalı-etkileyici konuşmayı bilmeyen, gösterişli bir dış görünüşü olmayan bir insan olduğu için hasan'ı küçük görüyorlar. bu türkiye'de çok yaygın bir tutum: içeriğe değil görüntüye bakmak. tüm kariyerim boyunca bunu yapan yönetici ve şirketlerin sonunda hep kaybeden taraf olduğuna şahit oldum. önemli olan kişilerin size kendisini nasıl sunduğu değil yaptığı işin kalitesi. ama türkiye'de dış görünüşe o kadar takıntılıyız ki yapılan işe bakmıyoruz bile.

    diğer yandan, burada hasan'ın taktik bilgi düzeyinin yüksek olduğu iddiası da yapmıyorum. taktik bilgisiyle ilgili olumlu veya olumsuz bir iddia yapabilmek için elimizde bir veri yok: takımın taktik antrenmanlarında bulunmadık; hasan'ın oyuncularla konuşmalarının içeriğini dinlemedik; vb. ayrıca, hasan bu takımın teknik direktörü değil, yardımcı antrenörü; eğer takımın taktiği ile ilgili bir sorun olduğu düşünülüyorsa, bunun sorumlusu olarak atfedilecek kişi yardımcı antrenör değil.

    2. "hasan vasat bir antrenör": aynı şekilde, bunu diyenlerin ellerinde hiçbir somut veri yok onun antrenörlük yetilerinin vasat olduğunu gösteren. yine, hoşlanmadıkları hasan şaş görüntüsünden yola çıkarak böyle bir atıf yapıyorlar. ama, gerçeklikte somut bir temeli yok bu atfın. hasan'ın antrenörlük yetilerini ölçebilmek için hangi kriterleri kullanıyorlar? takımın taktik antrenmanlarının içeriğini ve oradaki görev dağılımını bilmiyoruz; hasan'ın görev tanımında kendisinden istenenler ne bilmiyoruz; vb.

    yine, takımın başarısızlığının sorumluluğu hasan'a atfediliyor; hasan teknik ekibin bir parçası ama teknik direktör değil; çok güçlü bir figür olan teknik direktörümüzden sonra gelen öne çıkan üç yardımcı antrenörden biri. teknik ekibin bir parçası olarak bir başarı veya başarısızlık varsa onda bir payı var ama bu görece küçük bir pay.

    3. "hasan kişilik olarak galatasaray'a yakışmıyor": evet hasan sinirli, öfke kontrolü sorunları olan bir kişi. bu inkar edilemez bir gerçek. ve öfkesini kontrol edemediği durumlar oluştuğunda çirkin görüntülere yol açabiliyor. ama bu durum karşısında benim bazı sorularım var. birincisi şu: bu, onun 11 sezon formasını terlettiği, hepimizin övünçle konuştuğu o büyük başarıların elde edilmesinde önemli bir parçası olduğu galatasaray'dan uzaklaştırılması için bir neden mi? benim cevabım, evet bu bir neden olabilir ama belli koşullar altında ve bazı değerlendirmeler içinde. öncelikle, öfke kontrolü önemli ölçüde çözümü olan bir psikolojik sorun, bir çok başka psikolojik sorun gibi. bir iş yerinde, psikolojik bir sorunu olan değerli bir çalışanınız varsa onu hemen işten atmak yerine onun bu sorununu çözmesine ve böylece onu kazanmaya çalışırsınız. öfke kontrolü terapisine gitmeyi reddederse uzaklaştırmayı o zaman düşünürsünüz. ki biz galatasaray'ın bir camia, hatta kimi zaman bir aile olduğunu söylüyorsak bunu ilk önce hasan gibi formamızı aralıksız 11 sezon terleten eski futbolcu şimdinin antrenörüne yapmalıyız. dolayısıyla, ilk yaklaşım hemen atalım olmamalı.

    ikincisi, biz hasan'ın böyle görüntülerini durup dururken görmedik; geçtiğimiz sezon gerilim düzeyi çok yüksek ve doğrudan rakiplerimizle olan iki maçta gördük. 2 kasım 2018 galatasaray fenerbahçe maçı ve 19 mayıs 2019 galatasaray istanbul başakşehir maçı. hasan, çıldırma noktasına rakiplerimizdeki bazı en hafif deyimle "çirkef" kişilerin yaptıklarının ardından geldi. ve bu çirkeflikler rakibimiz olan bu kulüplerin, özellikle de birisinin, artık karakteri haline gelmiş olan bir eylem metodu ve hasan futbolculuk kariyeri boyunca bunu birebir yaşadı. yapılan çirkefliklerin, haksızlıkların bir nesnesi oldu. nasıl oluyor da bir dev kulüp kendisinden küçük bir kulübün sahasında bilmem kaç yıldır kazanamıyor? çünkü bu çirkeflik ve onu koruyan kollayan arkasındaki güç ile adil olmayan maçlar oynanıyor o sahada. çirkeflikbaşı kulübün sahasında oynadığımız bir maçta köşe vuruşu kullanırken kel kafasına atılan yumurtayı silip korneri kullandığı o görüntü hala gözümün önündedir. bu çirkeflerin aynı çirkefliklerini gelip bir de bizim sahamızda yapması karşısında hasan çıldırmayacak da ne yapacak?

    ikinci sorum da şu: kendi taraftarlarımız nasıl oluyor da karşımızdaki çirkeflik ile mücadelede en ön safta yer alan ve bu kadar efsane bir oyuncumuzun kulübümüzden uzaklaştırılmasını isteyebiliyorlar? bir galatasaray efsanesinin saygınlığının bitirilmesi çirkeflik taraftarlarını mutlu eder ve sadece onların işine gelir. sorunun cevabının bunu isteyen taraftarlarımızın kimliği ve bunla birlikte gelen hayata bakışı ile ilgili olduğunu düşünüyorum: bunlar eğitim düzeyi yüksek, batılılaşmaya değer veren ve hasan'ın yukarıda belirttiğim alt sınıf ve anadolu kökenli olmasından kaynaklanan, geleneksel kültür öğeleri taşıyan gösterişsiz ve fazla erkeksi kimliğinden hoşlanmayan kişiler. modern olmaya o kadar fazla değer veriyorlar ki bunun işini iyi yapmanın bir gerekliliği olduğunu sanıyorlar ve birlikte oldukları insanlarda öncelikle bunu arıyorlar. aynı bakış açısından yıllarca fatih terim de muzdarip oldu ve olmaya devam ediyor; ama bu ayrı bir entry konusu.

    öte yandan bu bir yanılgı: modern olmak işini iyi yapmanın bir önkoşulu değil. alt sınıflardan veya aşağılanan etnisitelerden gelip de veya değer verilen kültürel özelliklere sahip olmadan da işinizi iyi yapabilirsiniz. bu sizin işinizle kurduğunuz ilişki ile ilgili öncelikle; içine doğduğunuz aile, sınıf, kültürle doğrudan ilgili değil.

    aslında eklemeyi istediğim bir iki nokta daha olmasına rağmen entry'nin çok uzadığının farkındayım. sonuç olarak söylemek istediğim, görüntüye değil işe odaklanalım; işin kötü yapıldığını gösteren somut verilerimiz olmadan efsanelerimize saldırmayalım, zaten onlara durmaksızın saldıran rakiplerimiz varken. sürç-ü lisan ettiysem affola.

    düzeltme: medipol başakşehir gizli bakınızı istanbul başakşehir biçiminde değiştirildi.
App Store'dan indirin Google Play'den alın