374
ben bu takımı eğlenmek, keyif almak için destekliyorum. benim futbola ilgi duyduğum yıllarda bu takımın real madrid'e sahayı dar edip elinden kupa almışlığı vardı. öyle bakkalın televizyonunda u19 takımını gördüm, kadın basketbol takımının attığı üçlüğü gördüm diye romantik hikayelerim yok. takım pata küte kupa alıyordu, sahada mücadele eden takım görüyordum, sevdim, tuttum.
kimse kusura bakmasın, 14 sene şampiyonluk bekleyen eltileriniz, nineleriniz beni ilgilendirmiyor. ben de sizi ilgilendirmeyeyim. ben sahada on milyona yakın bonservis, üç milyon da maaş ödenen adam kötüyse, ıslıklarım. bak cezasını göze alıp küfür de edebilirim, sana da halt etmek düşer. siz kimsiniz ya?
bu takım monaco değil, psg değil. taraftarı boşver, nasılsa sermayemiz sayesinde ayakta kalırız diyemez. bu takımın vergi borçlarına, batık haline bir şekilde kurumlar özelinde sabrediliyorsa, benim sayemde. senin sayende. ahmet, mehmet sayesinde. taraftar sayesinde.
ben aynı bonservise yakın para verilen bruma'yı da izledim, neredeyse denk paraya gelen sneijder'i de izledim, çok daha ucuza gelen ömer'in çabasını da izliyorum. ha şu da var, üç milyon alan adamın sadece koşmasını da kabul edemem ancak belhanda koşmuyor da.
ıslıklıyorum. ıslıklayacağım. daha da oynarsa hocayı da ıslıklarım. sana ne?
ulan bir çekilsek yarın takımın başına on kurum yirmi alacaklı çöker, hala milletin size ayar vermesine ses etmiyorsunuz. taraftarmış da, seyirciymiş de. hocanın eline ligi 90 puanla tamamlama potansiyeli olan bir kadro verildi, biz hala saçma sapan bir 4-1-4-1 ile, temposuz, garip gureba bir oyun oynuyoruz. formülleri yazdık, mantık çerçevesine oturttuk, oturttuğumuz mantığın nasıl goller çıkarabileceğinden bahsettik. bunu göremiyorsa hocayı da ıslıklarım, bunları beceremeyecek oyuncuları da.
kimse kusura bakmasın, 14 sene şampiyonluk bekleyen eltileriniz, nineleriniz beni ilgilendirmiyor. ben de sizi ilgilendirmeyeyim. ben sahada on milyona yakın bonservis, üç milyon da maaş ödenen adam kötüyse, ıslıklarım. bak cezasını göze alıp küfür de edebilirim, sana da halt etmek düşer. siz kimsiniz ya?
bu takım monaco değil, psg değil. taraftarı boşver, nasılsa sermayemiz sayesinde ayakta kalırız diyemez. bu takımın vergi borçlarına, batık haline bir şekilde kurumlar özelinde sabrediliyorsa, benim sayemde. senin sayende. ahmet, mehmet sayesinde. taraftar sayesinde.
ben aynı bonservise yakın para verilen bruma'yı da izledim, neredeyse denk paraya gelen sneijder'i de izledim, çok daha ucuza gelen ömer'in çabasını da izliyorum. ha şu da var, üç milyon alan adamın sadece koşmasını da kabul edemem ancak belhanda koşmuyor da.
ıslıklıyorum. ıslıklayacağım. daha da oynarsa hocayı da ıslıklarım. sana ne?
ulan bir çekilsek yarın takımın başına on kurum yirmi alacaklı çöker, hala milletin size ayar vermesine ses etmiyorsunuz. taraftarmış da, seyirciymiş de. hocanın eline ligi 90 puanla tamamlama potansiyeli olan bir kadro verildi, biz hala saçma sapan bir 4-1-4-1 ile, temposuz, garip gureba bir oyun oynuyoruz. formülleri yazdık, mantık çerçevesine oturttuk, oturttuğumuz mantığın nasıl goller çıkarabileceğinden bahsettik. bunu göremiyorsa hocayı da ıslıklarım, bunları beceremeyecek oyuncuları da.
