2813
galatasaray tarihinin uygun maliyete, teknik direktörün istediği şekilde, en iyi kadrolarına girebilecek bir kadroyu kurdular mı ? kurdular.
mali açıdan kulübü biraz olsun rahatlattılar mı ? rahatlattılar.
muhalefetin demokrasi dışı oyunlarına karşı koyabildiler mi ? koyabildiler.
uefa ile yoktan bir antlaşma var ettiler mi ? ettiler.
teknik direktörün işine bir kez olsun karıştılar mı ? karışmadılar.
bazı takımların yöneticileri gibi ağızları köpük dolu bir şekilde insanlara, klüplere iftira attılar mı ? atmadılar.
uzun süredir göremediğimiz derecede iyi politika yaptılar mı ? yaptılar.
bütün bunlara rağmen son yaptıkları açıklamadan sonra “benim için fiilen bitmiş yönetimdir.” veya “ilk tökezlemede hemen sattılar terimi !” diyen insanlar ile aynı oksijeni solduğuma inanmak istemiyorum. bu yönetim değil miydi göstere göstere sayın fatih terim ile 5 yıllık antlaşma imzalayan ?
son zamanlarda takımın kötü gidişini görmüş olan sayın mustafa cengiz bu konu hakkında yorum yapma gerekliliği hissetmiş. yaptığı yorum gerekli midir gereksiz midir tartışılır lakin doğrudur. herkes işine odaklanmalı. sayın fatih terim uzun bir süredir işine odaklanmamakta. yok efendim hakem, yok tff, yok mali koç, yok ben yorum yapmak istemiyorum ama... teknik direktör takımı taktik yönden hazırlar, motivasyonunu yüksek tutar ve bazen de altyapıdan oyuncu çıkarır. fatih terim özelinde, neredeyse galatasaray kadar büyük imajı olan birinden bahsediyoruz, bir de buna sembol olmak eklenir.
ama asla ve asla ceza alacağını bile bile, haklı veya haksız, hakem veya başka şahıslar hakkında yorum yapmak teknik direktörün görevi değildir. bir iki yöneticin olur her maç sonu bu işlere bakan onlar konuşur.
diyeceğim o ki herkes eleştirilebilir. mustafa başkan da fatih terim de bir başkası da... eleştiri insanın gelişmesini sağlayan en önemli unsurdur. eğer siz kendinizi yeterince iyi eleştiremiyorsanız bir başkasının sizi eleştirmesi hem sizin hem de bağlı olduklarınız için en iyisidir.
son yaptığı açıklama ile klübün hala kimsenin kişisel malı olamayacağını, herkesin gidip gelebileceğini ve herkesin kendi işini yapmasını gerektiğini söylemiş kişidir.
mali açıdan kulübü biraz olsun rahatlattılar mı ? rahatlattılar.
muhalefetin demokrasi dışı oyunlarına karşı koyabildiler mi ? koyabildiler.
uefa ile yoktan bir antlaşma var ettiler mi ? ettiler.
teknik direktörün işine bir kez olsun karıştılar mı ? karışmadılar.
bazı takımların yöneticileri gibi ağızları köpük dolu bir şekilde insanlara, klüplere iftira attılar mı ? atmadılar.
uzun süredir göremediğimiz derecede iyi politika yaptılar mı ? yaptılar.
bütün bunlara rağmen son yaptıkları açıklamadan sonra “benim için fiilen bitmiş yönetimdir.” veya “ilk tökezlemede hemen sattılar terimi !” diyen insanlar ile aynı oksijeni solduğuma inanmak istemiyorum. bu yönetim değil miydi göstere göstere sayın fatih terim ile 5 yıllık antlaşma imzalayan ?
son zamanlarda takımın kötü gidişini görmüş olan sayın mustafa cengiz bu konu hakkında yorum yapma gerekliliği hissetmiş. yaptığı yorum gerekli midir gereksiz midir tartışılır lakin doğrudur. herkes işine odaklanmalı. sayın fatih terim uzun bir süredir işine odaklanmamakta. yok efendim hakem, yok tff, yok mali koç, yok ben yorum yapmak istemiyorum ama... teknik direktör takımı taktik yönden hazırlar, motivasyonunu yüksek tutar ve bazen de altyapıdan oyuncu çıkarır. fatih terim özelinde, neredeyse galatasaray kadar büyük imajı olan birinden bahsediyoruz, bir de buna sembol olmak eklenir.
ama asla ve asla ceza alacağını bile bile, haklı veya haksız, hakem veya başka şahıslar hakkında yorum yapmak teknik direktörün görevi değildir. bir iki yöneticin olur her maç sonu bu işlere bakan onlar konuşur.
diyeceğim o ki herkes eleştirilebilir. mustafa başkan da fatih terim de bir başkası da... eleştiri insanın gelişmesini sağlayan en önemli unsurdur. eğer siz kendinizi yeterince iyi eleştiremiyorsanız bir başkasının sizi eleştirmesi hem sizin hem de bağlı olduklarınız için en iyisidir.
son yaptığı açıklama ile klübün hala kimsenin kişisel malı olamayacağını, herkesin gidip gelebileceğini ve herkesin kendi işini yapmasını gerektiğini söylemiş kişidir.
