35
------------- muslera ---------------
linnes --- boss --- marcao --- emre t.
lemina --- seri --- n'zonzi --- ömer b.
---------------- feghouli ---------------
---------------- falcao -----------------
yukarıdaki kadro ve oyun şablonunda ; çalışkanlığı yüksek, rakibi ısıran, kanatların birbirlerini hem savunma hem de hücum anlamında desteklediği ve eskiye oranla daha hızlı ve oyunu çizgiye taşıma yeteneği güçlü bek oyuncularıyla oyunun iki yönünde de, toplu-topsuz alanda da rakiplerden sayıca üstün şekilde alan paylaşımı yapabiliriz. topu kaybettiğimizde ise şok pres ile birlikte topu olabildiğince çabuk geri kazanma mentalitesini de yine bu oyuncu grubu ile oturtabiliriz.
hücumda da geriden baktığımızda ömer ve lemina gibi topla dikine çıkışları olan mücadeleci ve pas kalitesi ortalama üstü olan iki adet mezzela oyuncusuna sahip olmamız bize yine çok yönlülük açısından avantaj olarak geri dönecektir. seri ve n'zonzi'yi saymıyorum bile. hem pas kalitesi hem de ileri çıkışlarda doğru pas tercihlerinin sayısını da bu şekilde arttırma ihtimalimiz vardır.
soso gibi ligin en kadife bilekli, formda haliyle birlikte ligin en yaratıcı ve teknik ismini kadromuzda bulunduruyor olmamız da en büyük şansımız.
bu taktikle kendisini, daha aktif ve rakip baskısından izole şekilde serbest rolde kullanarak maksimum verimi alma şansımız bir hayli yüksek.
falcao'yu topla buluşturmamız da aynı şekilde kolaylaşacaktır. golün her türlüsünü atabilen bir forvetimiz var elimizde. ancak en büyük zaafı hava topları olarak görünen falcao'ya kenar ortalarıyla değil de göbekten ve half-space alanlarından atılacak tek toplar, ver-kaçlar ve duvar pasları ile çok sayıda gol şansı doğacaktır.
özetle, 4-4-2 veya bir diğer formatlı hali 4-4-1-1 için takımımızda gereken herşey mevcut durumda.
ivedilikle; belhanda, mariano, babel, nagatomo gibi ahı gitmiş vahı kalmış isimler ile de yollar derhal ayrılmalıdır.
takımı ileriye çekecek isimler değiller kesinlikle. bu sayede yaş ortalaması da düşmüş olacaktır. açılan maaş bütçesi de işin artı kısmı olur. yukarıda saydığım isimler içerisinde bir tek babel'e ayrı parantez açılabilir. beşiktaş zamanlarında da geç form bulan, ancak formda haliyle yine ligin üstünde kalitede bir hücum oyuncusu olarak görüyorum kendisini. bencil tavırları ve ağır aksak oyun tercihlerini de bir kenara bırakma kararı alırsa, o da gücümüze güç katar ve takımda kalmasında bir beis görmeyiz.
ocak ayındaki hamlelerimiz geçmiş yıllarda çoğunlukla bize başarı olarak dönmüştür. umuyorum ki fatih hocamız da aynı şekilde düşünüyor.
sabırlı ve inançlı olmak her galatasaraylı'yı diğer rakip taraftar kitlelerinden ayıran en büyük özelliktir.
maçların atmosferiyle, anlık sinirle söylediğimiz, gömdüğümüz, gözden çıkardığımız isimleri ve değerleri sakin kafayla tekrar gözden geçirip, kaleme almakta fayda olduğunu düşündüğüm için böyle bir entry girmek istedim.
birazcık da uzun oldu, insan okuyacak bunu ama olsun *
linnes --- boss --- marcao --- emre t.
lemina --- seri --- n'zonzi --- ömer b.
---------------- feghouli ---------------
---------------- falcao -----------------
yukarıdaki kadro ve oyun şablonunda ; çalışkanlığı yüksek, rakibi ısıran, kanatların birbirlerini hem savunma hem de hücum anlamında desteklediği ve eskiye oranla daha hızlı ve oyunu çizgiye taşıma yeteneği güçlü bek oyuncularıyla oyunun iki yönünde de, toplu-topsuz alanda da rakiplerden sayıca üstün şekilde alan paylaşımı yapabiliriz. topu kaybettiğimizde ise şok pres ile birlikte topu olabildiğince çabuk geri kazanma mentalitesini de yine bu oyuncu grubu ile oturtabiliriz.
hücumda da geriden baktığımızda ömer ve lemina gibi topla dikine çıkışları olan mücadeleci ve pas kalitesi ortalama üstü olan iki adet mezzela oyuncusuna sahip olmamız bize yine çok yönlülük açısından avantaj olarak geri dönecektir. seri ve n'zonzi'yi saymıyorum bile. hem pas kalitesi hem de ileri çıkışlarda doğru pas tercihlerinin sayısını da bu şekilde arttırma ihtimalimiz vardır.
soso gibi ligin en kadife bilekli, formda haliyle birlikte ligin en yaratıcı ve teknik ismini kadromuzda bulunduruyor olmamız da en büyük şansımız.
bu taktikle kendisini, daha aktif ve rakip baskısından izole şekilde serbest rolde kullanarak maksimum verimi alma şansımız bir hayli yüksek.
falcao'yu topla buluşturmamız da aynı şekilde kolaylaşacaktır. golün her türlüsünü atabilen bir forvetimiz var elimizde. ancak en büyük zaafı hava topları olarak görünen falcao'ya kenar ortalarıyla değil de göbekten ve half-space alanlarından atılacak tek toplar, ver-kaçlar ve duvar pasları ile çok sayıda gol şansı doğacaktır.
özetle, 4-4-2 veya bir diğer formatlı hali 4-4-1-1 için takımımızda gereken herşey mevcut durumda.
ivedilikle; belhanda, mariano, babel, nagatomo gibi ahı gitmiş vahı kalmış isimler ile de yollar derhal ayrılmalıdır.
takımı ileriye çekecek isimler değiller kesinlikle. bu sayede yaş ortalaması da düşmüş olacaktır. açılan maaş bütçesi de işin artı kısmı olur. yukarıda saydığım isimler içerisinde bir tek babel'e ayrı parantez açılabilir. beşiktaş zamanlarında da geç form bulan, ancak formda haliyle yine ligin üstünde kalitede bir hücum oyuncusu olarak görüyorum kendisini. bencil tavırları ve ağır aksak oyun tercihlerini de bir kenara bırakma kararı alırsa, o da gücümüze güç katar ve takımda kalmasında bir beis görmeyiz.
ocak ayındaki hamlelerimiz geçmiş yıllarda çoğunlukla bize başarı olarak dönmüştür. umuyorum ki fatih hocamız da aynı şekilde düşünüyor.
sabırlı ve inançlı olmak her galatasaraylı'yı diğer rakip taraftar kitlelerinden ayıran en büyük özelliktir.
maçların atmosferiyle, anlık sinirle söylediğimiz, gömdüğümüz, gözden çıkardığımız isimleri ve değerleri sakin kafayla tekrar gözden geçirip, kaleme almakta fayda olduğunu düşündüğüm için böyle bir entry girmek istedim.
birazcık da uzun oldu, insan okuyacak bunu ama olsun *