55
elit takımların çoğunu incelersek minimum orta yaptıklarını görebiliriz. tabii ki manchester city, tottenham falan da orta yapıyor ama bunu sağ kanatta topu alıp içeri bakarak yapmıyorlar. bir kanatta pas oyunu sonrası topu hızlı çevirip diğer kanattaki bek veya açık oyuncusuna topu hızlıca aktarıp defansı eksik yakalamaya çalışıyorlar ve doğru anda orta yapmayı amaç ediniyorlar. bir diğer yöntem olarak da çizgiye iniyorlar tabii ki. bunu da yerden ceza sahası çizgisine, penaltı nokasına veya arka direğe lob orta yaparak değerlendiriyorlar. liverpool gibi istisnalarda, yani eğer elinizde robertson ve alexander-arnold gibi inanılmaz kaliteli, ceza sahasına güdümlü füze gönderen oyuncular varsa daha çok orta deneyebiliyorsunuz tabii ki.
gelelim bizim takımdaki örneklemelere;
- nagatomo genel olarak çizgiye biraz yaklaşıp topu dürtüp dribbling üstü içeri bakmadan orta yapıyor.
- mariano genel olarak pas üstü(feghouli-belhanda üçgeni veya onlarla yaptığı verkaçlar sonrası) orta deniyor. nagatomo'ya oranla daha isabetli yapabilse de çok fazla deniyor ve takımın ataklarını erken baltalamaktan başka bir işe yaramıyor çoğunlukla.
ve bizim takımımız bunu çok sık yapıyor. oyunu tekrar açıp sabırla çevirmek yerine bunları deniyoruz, rakip topu kolaylıkla karşılıyor ve ikinci topları toplayamadığımız zaman bu bize gereksiz koşu, defans ve yorgunluk olarak geri dönüyor. kısaca, çağ dışı.
günümüz futbolunda bunlara yer yok. daha az, daha yerinde denemeliyiz ve bunu bir taktik çerçevesinde gerçekleştirmeliyiz. eminim kimse bakmadan yapılan bir orta görmek istemiyordur artık. umarım önümüzdeki dönemde bu orta sayılarını minimize eder ve daha hızlı, pas odaklı ve alan yaratmaya dayalı bir oyuna döneriz.
gelelim bizim takımdaki örneklemelere;
- nagatomo genel olarak çizgiye biraz yaklaşıp topu dürtüp dribbling üstü içeri bakmadan orta yapıyor.
- mariano genel olarak pas üstü(feghouli-belhanda üçgeni veya onlarla yaptığı verkaçlar sonrası) orta deniyor. nagatomo'ya oranla daha isabetli yapabilse de çok fazla deniyor ve takımın ataklarını erken baltalamaktan başka bir işe yaramıyor çoğunlukla.
ve bizim takımımız bunu çok sık yapıyor. oyunu tekrar açıp sabırla çevirmek yerine bunları deniyoruz, rakip topu kolaylıkla karşılıyor ve ikinci topları toplayamadığımız zaman bu bize gereksiz koşu, defans ve yorgunluk olarak geri dönüyor. kısaca, çağ dışı.
günümüz futbolunda bunlara yer yok. daha az, daha yerinde denemeliyiz ve bunu bir taktik çerçevesinde gerçekleştirmeliyiz. eminim kimse bakmadan yapılan bir orta görmek istemiyordur artık. umarım önümüzdeki dönemde bu orta sayılarını minimize eder ve daha hızlı, pas odaklı ve alan yaratmaya dayalı bir oyuna döneriz.