131
gerçek adı carlos alberto de oliveira olan, capone lakabını gangster al capone'dan alan, 1999-2002 yılları arası 3 yıl formamızı giymiş ve bu dönemde 2 şampiyonluk, 1 uefa kupası, 1 süper kupa, 1 de türkiye kupası kazanan, brezilyalı 35 numaralı unutulmaz futbolcumuz.
brezilya'nın esporte clube juventude takımından 1999 yazında geldi. stoper olarak alındı ama daha sonra fatih hoca onu sağbek olarak kullanmaya başladı. uefa kupasını aldığımız dönemde sürpriz goller attı. 1 yıl fatih terim ile çalıştıktan sonra, 2 yıl da lucescu ile çalıştı. 3 yılın sonunda 2002'de lucescu ile şampiyon olup 3. yıldızı taktıktan sonra takımdan ayrılıp kocaelispor'a gitti. orada fazla duramadı ve sadece 4 maça çıktı. ondan sonra da hiçbir kulüpte tutunamadı zaten.
ismini spikerler kapone, kaponi, kapon diye farklı şekillerde telaffuz ediyorlardı. hatta fatih hoca da kendisine kapon diyordu. ancak doğru telaffuzun "kapone" olduğunu kendisi söylemişti.
1999-2000 sezonunda bir penaltı krizi yaşamıştık. kim kullansa kaçırıyordu ve fatih hoca antrenmanlarda en iyi penaltı atan capone olduğu için bir trabzonspor maçında* kazanılan penaltıyı ona kullandırmıştı ancak o da kaçırmıştı. hatta 17 mayıs 2000 galatasaray arsenal uefa kupası finalinde penaltı atışları eğer 5. atışlara kalsa, 5. penaltıyı capone atacaktı. bunu da fatih terim söylemiştir.
galatasaray tarihi açısından efsane bir futbolcu olamasa da, efsane takımın bir parçası olmuştur ve unutulmayacaktır.
brezilya'nın esporte clube juventude takımından 1999 yazında geldi. stoper olarak alındı ama daha sonra fatih hoca onu sağbek olarak kullanmaya başladı. uefa kupasını aldığımız dönemde sürpriz goller attı. 1 yıl fatih terim ile çalıştıktan sonra, 2 yıl da lucescu ile çalıştı. 3 yılın sonunda 2002'de lucescu ile şampiyon olup 3. yıldızı taktıktan sonra takımdan ayrılıp kocaelispor'a gitti. orada fazla duramadı ve sadece 4 maça çıktı. ondan sonra da hiçbir kulüpte tutunamadı zaten.
ismini spikerler kapone, kaponi, kapon diye farklı şekillerde telaffuz ediyorlardı. hatta fatih hoca da kendisine kapon diyordu. ancak doğru telaffuzun "kapone" olduğunu kendisi söylemişti.
1999-2000 sezonunda bir penaltı krizi yaşamıştık. kim kullansa kaçırıyordu ve fatih hoca antrenmanlarda en iyi penaltı atan capone olduğu için bir trabzonspor maçında* kazanılan penaltıyı ona kullandırmıştı ancak o da kaçırmıştı. hatta 17 mayıs 2000 galatasaray arsenal uefa kupası finalinde penaltı atışları eğer 5. atışlara kalsa, 5. penaltıyı capone atacaktı. bunu da fatih terim söylemiştir.
galatasaray tarihi açısından efsane bir futbolcu olamasa da, efsane takımın bir parçası olmuştur ve unutulmayacaktır.