148
bu esporun türkiye'de yatırım almasının nedenini sektör içinden, yönetici ayağındaki birkaç kişiyle konuşmuştum zamanında.
"türkiye'de o kadar ilgi olmamasına rağmen, neden yatırım yapıp takım kuruyorsunuz?" diye. türkiye'de, sosyal, kültürel, spor gibi diğer aktivitelerde olduğu gibi, bu alanda da ilgi yoğundur aslında. ama bu kitle aktiviteye katılmak istemez, desteğini de sınırlı tutar.
geleneksel takımların, yani galatasaray, beşiktaş ve fenerbahçe'nin sektöre girmekteki amaçları tamamen farklı bir konu. orayı geçiyorum.
fakat girişimci ve yatırımcıların sektöre girişinde "ya tutarsa?" mantığı var. bu net. ilerde espor türkiye'de gelişirse köklü bir yapılanmaları olsun istiyorlar. bilinirlikleri yüksek olsun istiyorlar. o zaman geldiğinde daha çok yatırım alabilir ve hatta yüksek bir meblağ karşılığında elden çıkarabilirler.
bunun yanında zarar da etmiyorlar. bir şekilde ayarlanıyor. ne kadar kabarık bir gider tablonuz olursa olsun yoluna koyuluyor.
gelelim galatasaray kısmına. bence galatasaray'ın dijitaldeki varlığı sadece göstermelik. bu durum tıpkı yatırımcıların bakış açısına benziyor. köklü olmak yani. elektronik arena gelişecek. bunun kaçarı yok.
fakat ben olsam, takımı avrupa'da veya amerika'da ya da hatta kore veya çin'de açmayı düşünürdüm. buralarda acayip para dönüyor. ilgi hayli fazla ve bu kitle proaktif. ilgili olan kesim de, tahmin edeceğiniz üzere genç. buradan bir parça koparmak isteyebilirdik. bahsettiğim şey türkiye için geçerli değil. tahmin edeceğiniz üzere, geleneksel takımlarımızı tutmaya meyilliyiz haliyle. bu yüzden türkiye'de ulaşabildiğiniz kitle, halihazırda size sempati besleyenler oluyor. oysa diğer bölgelerde durum farklı. kısacası bu aynı zamanda reklam demek. sempatik, farklı ve bir imajı olan takım kurabilirseniz internet âleminin ilgisini çekersiniz.
bunun için çok geç sayılmaz aslında. yurtdışındaki galatasaraylı dernekler üzerinden küçük takımlar oluşturulabilir. yönetimsel hatalar yapmazsanız, bir şey kaybetmezsiniz, aksine kazanırsınız.
tsm denen bir takım var amerika'da. sponsorlukları yıllık 3-4 milyon dolar arasında değişkenlik gösterdiği söyleniyordu en son mesela. genç nesil nezdinde sempatik olmak isteyen büyük firmaların çoğu espor takımlarına sponsor oluyor. vesaire.
yani olay bunun bir spor olup olmadığı değil. galatasaray'ın bundan nasıl bir kazanç ve getiri sağlayabileceği. galatasaray markasının değerine nasıl değer katabileceği.
elbette, şu anki gibi yönetimsel hatalar yapıp galatasaray markasına zarar verirseniz sıkıntı. sonra bahsettiğim elektronik kuşak tarafından 'flame'lenebilirsiniz.
"türkiye'de o kadar ilgi olmamasına rağmen, neden yatırım yapıp takım kuruyorsunuz?" diye. türkiye'de, sosyal, kültürel, spor gibi diğer aktivitelerde olduğu gibi, bu alanda da ilgi yoğundur aslında. ama bu kitle aktiviteye katılmak istemez, desteğini de sınırlı tutar.
geleneksel takımların, yani galatasaray, beşiktaş ve fenerbahçe'nin sektöre girmekteki amaçları tamamen farklı bir konu. orayı geçiyorum.
fakat girişimci ve yatırımcıların sektöre girişinde "ya tutarsa?" mantığı var. bu net. ilerde espor türkiye'de gelişirse köklü bir yapılanmaları olsun istiyorlar. bilinirlikleri yüksek olsun istiyorlar. o zaman geldiğinde daha çok yatırım alabilir ve hatta yüksek bir meblağ karşılığında elden çıkarabilirler.
bunun yanında zarar da etmiyorlar. bir şekilde ayarlanıyor. ne kadar kabarık bir gider tablonuz olursa olsun yoluna koyuluyor.
gelelim galatasaray kısmına. bence galatasaray'ın dijitaldeki varlığı sadece göstermelik. bu durum tıpkı yatırımcıların bakış açısına benziyor. köklü olmak yani. elektronik arena gelişecek. bunun kaçarı yok.
fakat ben olsam, takımı avrupa'da veya amerika'da ya da hatta kore veya çin'de açmayı düşünürdüm. buralarda acayip para dönüyor. ilgi hayli fazla ve bu kitle proaktif. ilgili olan kesim de, tahmin edeceğiniz üzere genç. buradan bir parça koparmak isteyebilirdik. bahsettiğim şey türkiye için geçerli değil. tahmin edeceğiniz üzere, geleneksel takımlarımızı tutmaya meyilliyiz haliyle. bu yüzden türkiye'de ulaşabildiğiniz kitle, halihazırda size sempati besleyenler oluyor. oysa diğer bölgelerde durum farklı. kısacası bu aynı zamanda reklam demek. sempatik, farklı ve bir imajı olan takım kurabilirseniz internet âleminin ilgisini çekersiniz.
bunun için çok geç sayılmaz aslında. yurtdışındaki galatasaraylı dernekler üzerinden küçük takımlar oluşturulabilir. yönetimsel hatalar yapmazsanız, bir şey kaybetmezsiniz, aksine kazanırsınız.
tsm denen bir takım var amerika'da. sponsorlukları yıllık 3-4 milyon dolar arasında değişkenlik gösterdiği söyleniyordu en son mesela. genç nesil nezdinde sempatik olmak isteyen büyük firmaların çoğu espor takımlarına sponsor oluyor. vesaire.
yani olay bunun bir spor olup olmadığı değil. galatasaray'ın bundan nasıl bir kazanç ve getiri sağlayabileceği. galatasaray markasının değerine nasıl değer katabileceği.
elbette, şu anki gibi yönetimsel hatalar yapıp galatasaray markasına zarar verirseniz sıkıntı. sonra bahsettiğim elektronik kuşak tarafından 'flame'lenebilirsiniz.