764
fatih terim - ünal aysal birlikteliğinin ikinci senesinde yaptığımız hamle, beşiktaş'ın şampiyonluk sonrası yaptığı hamle. bunların ders olacağını umuyordum; ama yanılmışım.
türkiye kupası finalinde iki yıl men yemedik diye seviniyorduk düne kadar. sebebi bu kadar mı çabuk unutuldu?
takımda soso'dan daha yüksek ücretle oynayacak bir isme, takım içinde dengelerin alt üst olmasına karşıyım. dünyanın neresinde olursa olsun aynı departmanda çalışan ve aynı ünvana sahip çalışanlar arasında uçurum denecek farklar oluşursa o ekipten verim almayı bekleyemezsiniz.
ben kulübümü onlarca yıl sonra da izlemek istiyorum. her zaman ayakta kalsın, var olsun, zirveye oynasın istiyorum. bunun yolunun da seri gibi fırsat transferleri ya da marcao gibi scouting transferleri ile olabileceğine inanıyorum.
zaman bizim aleyhimize işliyor. içinde bulunduğumuz ülkede ekonomik olarak yaşanan sıkıntılı dönemler neticesinde daha da geriye gidiyoruz. galatasaray ve fenerbahçe seneler önce avrupa'nın en yüksek bütçeli 20 kulübünün açıklandığı listeye giriyordu. şu anda premier lig'de küme düşmüş takımın 30 milyon euro bonservis verip alabildiği bir ismi kiraladığımız için mutluyuz. uçurum oluştu ve üstelik fark daha da derinleşiyor. elimizde olmayan bir şey ne yazık ki. kombine satışı, forma satışı, store gelirleri vs. zamanla yabancı para birimleri bazında daha da düşük kalmaya mahkum.
işte bu noktada aynı hatanın tekrar yapılmasına karşıyım. drogba'ya bir buçuk yıl için ödenen fahiş rakam, sneijder ile imzalanan bol sıfırlı sözleşmeler sonrasında selçuk, burak, muslera ile de astronomik bedellerle sözleşme yeniledik. üzerinden 7 yıl geçti; daha bu yıl bile selçuk için ödenen yıllık ücretten yeni kurtulduk diye sevindik. ancak bu süreçte geriye dönüp baktığınızda mancini ile şampiyonlar ligi'nde ikinci tur oynadıktan sonra avrupa sahnesinden silindik. geriye kalan borç, harç, düzlüğe çıkma çabasıydı.
şu anda doğru yoldayız, ancak yolun başındayız. o yüzden rehavete kapılmadan devam etmemiz lazım. sadece bir yıl dönem karı artıda kapandığı için havaya girmeyelim. burada bahsedilen husus da falcao'nun faydalı olup olmayacağı hususu değildir. söylenildiği gibi 7 milyon euro civarı rakamlar ile dengeleri bozup tekrar karanlık bir tünele girmemek için uyarıdır.
gelecek için çok iyi sinyaller yok beyler bayanlar. şampiyonlar ligi'nin olası yeni formatında katılım şartlarımız ne durumda olacak belirsiz. yeni sistemde 24 takımın yerel liglerden bağımsız olarak şampiyonlar ligi'nin yeni statüsündeki en iyi 24 takım olarak katılması, 4 takımın avrupa ligi'nden gelmesi, geriye kalan son 4 takımın ise lig şampiyonları arasında oynanacak elemeler sonucu gelmesi gündemde. bu durumda kulüplerimizin katılım ihtimalleri daha da zorlaşacak. cankurtaran tadındaki şampiyonlar ligi gelirleri, lig şampiyonu için bile garanti olmayabilir.
tüm bunları anlatmaya çalışma nedeni, carpe diem kafasıyla tünelin bombok bir yere çıktığını daha önce görmüş olduğumuzdandır.
türkiye kupası finalinde iki yıl men yemedik diye seviniyorduk düne kadar. sebebi bu kadar mı çabuk unutuldu?
takımda soso'dan daha yüksek ücretle oynayacak bir isme, takım içinde dengelerin alt üst olmasına karşıyım. dünyanın neresinde olursa olsun aynı departmanda çalışan ve aynı ünvana sahip çalışanlar arasında uçurum denecek farklar oluşursa o ekipten verim almayı bekleyemezsiniz.
ben kulübümü onlarca yıl sonra da izlemek istiyorum. her zaman ayakta kalsın, var olsun, zirveye oynasın istiyorum. bunun yolunun da seri gibi fırsat transferleri ya da marcao gibi scouting transferleri ile olabileceğine inanıyorum.
zaman bizim aleyhimize işliyor. içinde bulunduğumuz ülkede ekonomik olarak yaşanan sıkıntılı dönemler neticesinde daha da geriye gidiyoruz. galatasaray ve fenerbahçe seneler önce avrupa'nın en yüksek bütçeli 20 kulübünün açıklandığı listeye giriyordu. şu anda premier lig'de küme düşmüş takımın 30 milyon euro bonservis verip alabildiği bir ismi kiraladığımız için mutluyuz. uçurum oluştu ve üstelik fark daha da derinleşiyor. elimizde olmayan bir şey ne yazık ki. kombine satışı, forma satışı, store gelirleri vs. zamanla yabancı para birimleri bazında daha da düşük kalmaya mahkum.
işte bu noktada aynı hatanın tekrar yapılmasına karşıyım. drogba'ya bir buçuk yıl için ödenen fahiş rakam, sneijder ile imzalanan bol sıfırlı sözleşmeler sonrasında selçuk, burak, muslera ile de astronomik bedellerle sözleşme yeniledik. üzerinden 7 yıl geçti; daha bu yıl bile selçuk için ödenen yıllık ücretten yeni kurtulduk diye sevindik. ancak bu süreçte geriye dönüp baktığınızda mancini ile şampiyonlar ligi'nde ikinci tur oynadıktan sonra avrupa sahnesinden silindik. geriye kalan borç, harç, düzlüğe çıkma çabasıydı.
şu anda doğru yoldayız, ancak yolun başındayız. o yüzden rehavete kapılmadan devam etmemiz lazım. sadece bir yıl dönem karı artıda kapandığı için havaya girmeyelim. burada bahsedilen husus da falcao'nun faydalı olup olmayacağı hususu değildir. söylenildiği gibi 7 milyon euro civarı rakamlar ile dengeleri bozup tekrar karanlık bir tünele girmemek için uyarıdır.
gelecek için çok iyi sinyaller yok beyler bayanlar. şampiyonlar ligi'nin olası yeni formatında katılım şartlarımız ne durumda olacak belirsiz. yeni sistemde 24 takımın yerel liglerden bağımsız olarak şampiyonlar ligi'nin yeni statüsündeki en iyi 24 takım olarak katılması, 4 takımın avrupa ligi'nden gelmesi, geriye kalan son 4 takımın ise lig şampiyonları arasında oynanacak elemeler sonucu gelmesi gündemde. bu durumda kulüplerimizin katılım ihtimalleri daha da zorlaşacak. cankurtaran tadındaki şampiyonlar ligi gelirleri, lig şampiyonu için bile garanti olmayabilir.
tüm bunları anlatmaya çalışma nedeni, carpe diem kafasıyla tünelin bombok bir yere çıktığını daha önce görmüş olduğumuzdandır.
