2658
aslan martin. 6 nisan 2019 galatasaray yeni malatyaspor maçı'nın adamı.
henüz yeni sözleşme imzalamadığı için başlığında yine yangın alarmları çalmaya başlamış.
fatih terim’in martin’in takımda olmasından çok mutlu olduğunu biliyoruz, yönetimin kasım ayından beri sayısız kez yeni sözleşme teklif ettiğini biliyoruz, martin’in tamamen zıt bir kültürden gelmesi nedeniyle daha önceden uzun süre türkiye’ye alışamadığını ve mutsuz olduğunu biliyoruz, eşinin şu anda hamile olduğunu ve iki ay sonra ikinci çocuklarını beklediklerini biliyoruz, büyük çocuklarının okula norveç’te başlamasını istediklerini biliyoruz, martin'in galatasaray ile prensipte çok uzun süre önce anlaştığını ancak avrupa’da birçok kulüpten teklifler olduğunu, bu nedenle martin’in henüz kesin bir karar vermek istemediğini de biliyoruz.
şu anda martin’in aklında mayıs ayının sonunda gelecek şampiyonluk ve haziran ayında doğacak bebeği varken ve üstelik sezon bittikten sonra takımın fatih terim, mustafa cengiz ya da abdürrahim albayrak’ın bile kalıp kalmayacağı belli değilken bırakın da hayatı konusundaki ciddi bir kararı yazın sakin kafayla versin.
hayatta istediği olmayınca gerçekleri anlayıp kabullenmek yerine kendi kafalarında yarattıkları tuhaf senaryolara inanmayı tercih eden ve bunları da sosyal medyada yangın çıkararak yaymak isteyen insanlara şizofren diyen muharrem ince’ye giderek daha çok hak vermeye başlıyorum. çünkü muharrem ince’nin seçim gecesi çok içtiği için sızdığına ya da derin devlet tarafından derdest edildiğine inanmak ile martin’in sözleşmesinin bilerek uzatılmadığına, sessiz bir mizacı olduğu için haksızlık edilmek istenildiğine ya da henüz olmayan bir yabancı sınırı nedeniyle gönderilmek istenildiğine inanmak arasında hiçbir fark yok, ancak yine de bunları yazmış olan internet kullanıcısı çok.
henüz yeni sözleşme imzalamadığı için başlığında yine yangın alarmları çalmaya başlamış.
fatih terim’in martin’in takımda olmasından çok mutlu olduğunu biliyoruz, yönetimin kasım ayından beri sayısız kez yeni sözleşme teklif ettiğini biliyoruz, martin’in tamamen zıt bir kültürden gelmesi nedeniyle daha önceden uzun süre türkiye’ye alışamadığını ve mutsuz olduğunu biliyoruz, eşinin şu anda hamile olduğunu ve iki ay sonra ikinci çocuklarını beklediklerini biliyoruz, büyük çocuklarının okula norveç’te başlamasını istediklerini biliyoruz, martin'in galatasaray ile prensipte çok uzun süre önce anlaştığını ancak avrupa’da birçok kulüpten teklifler olduğunu, bu nedenle martin’in henüz kesin bir karar vermek istemediğini de biliyoruz.
şu anda martin’in aklında mayıs ayının sonunda gelecek şampiyonluk ve haziran ayında doğacak bebeği varken ve üstelik sezon bittikten sonra takımın fatih terim, mustafa cengiz ya da abdürrahim albayrak’ın bile kalıp kalmayacağı belli değilken bırakın da hayatı konusundaki ciddi bir kararı yazın sakin kafayla versin.
hayatta istediği olmayınca gerçekleri anlayıp kabullenmek yerine kendi kafalarında yarattıkları tuhaf senaryolara inanmayı tercih eden ve bunları da sosyal medyada yangın çıkararak yaymak isteyen insanlara şizofren diyen muharrem ince’ye giderek daha çok hak vermeye başlıyorum. çünkü muharrem ince’nin seçim gecesi çok içtiği için sızdığına ya da derin devlet tarafından derdest edildiğine inanmak ile martin’in sözleşmesinin bilerek uzatılmadığına, sessiz bir mizacı olduğu için haksızlık edilmek istenildiğine ya da henüz olmayan bir yabancı sınırı nedeniyle gönderilmek istenildiğine inanmak arasında hiçbir fark yok, ancak yine de bunları yazmış olan internet kullanıcısı çok.