29
öncesinde; 4 veya 5 sete gitmesi umulan fakat novak djokovic'in 3 sette rafa'yı korttan sildiği bir performansına şahit olduğumuz 2019 avustralya açık tek erkekler final maçı.
akıl alır gibi oynamadı novak. rafa'nın bu denli kortta kaybolduğu maçını hatırlamıyorum desem yeridir.
maçı bizlere enfes bir şekilde anlatan (-maçtan önce minnina da kendilerinin başlıklarına yazmıştı- hangi branşa ait olduğu farketmeksizin anlattıkları her müsabakaya çok çok büyük keyif katıyorlar, çok teşekkürler...) emre yazıcıol ve caner eler'in de maçın henüz ilk 3 oyununda bahsettiği üzere rafa maça aşırı tutuk ve gergin, novak ise aksine inanılmaz özgüvenli başladı.
ilk settir, rafa mutlaka toparlar ve seyirciyi de arkasına alarak (bu noktada düşünce olarak emre yazıcıol'dan ayrılıyorum bir miktar çünkü federer, rafa, novak üçlüsü baz alındığında hangi turnuva olursa olsun birbirleri ile oynadıkları maçlarda dünya üzerinde her yerde novak en az desteklenen olmakta. her ne kadar djokovic avustralya açık'ı 7. kez kazanmış olsa da -avustralya açık dahil- federer'in wimbledon öncelikli olmak üzere dünyanın her yerinde, rafa'nın roland garros başta olmak üzere dünyanın her yerinde novak'a nazaran kortta hissettikleri destek çok çok daha fazla.) mutlaka maça tutunur dedim ama novak ortaya koyduğu performansla rafa'yı bırakın korta sokmayı kenarından dahi geçirtmedi.
maç öncesinde kafamda oynadığım ve farklı farklı defalarca kurguladığım senaryoların hiçbirinde böyle bir akış yoktu. ne yaptın be djoker? ne yaptın be abicim? yani maç boyunca rafa'yı hücum oynatmadı desek yeridir. hakimiyeti maçın herhangi bir anında elinden bırakmadı. tüm bu muazzam oyun üzerine de devede tırnak bir basit hata gelince 3-0 kaçınılmaz, uzun uzadıya analiz yapmak ise adeta gereksiz oldu.
umarım fransa açık'a kadar rafa, kafasında, novak'la nasıl oynaması gerektiğinin bir sonucuna ulaşır. zira djokovic şu formundayken toprağın ve roland garros'un kralı nadal'ın yine roland garros'ta ne denli favori olacağı büyük soru işareti...
akıl alır gibi oynamadı novak. rafa'nın bu denli kortta kaybolduğu maçını hatırlamıyorum desem yeridir.
maçı bizlere enfes bir şekilde anlatan (-maçtan önce minnina da kendilerinin başlıklarına yazmıştı- hangi branşa ait olduğu farketmeksizin anlattıkları her müsabakaya çok çok büyük keyif katıyorlar, çok teşekkürler...) emre yazıcıol ve caner eler'in de maçın henüz ilk 3 oyununda bahsettiği üzere rafa maça aşırı tutuk ve gergin, novak ise aksine inanılmaz özgüvenli başladı.
ilk settir, rafa mutlaka toparlar ve seyirciyi de arkasına alarak (bu noktada düşünce olarak emre yazıcıol'dan ayrılıyorum bir miktar çünkü federer, rafa, novak üçlüsü baz alındığında hangi turnuva olursa olsun birbirleri ile oynadıkları maçlarda dünya üzerinde her yerde novak en az desteklenen olmakta. her ne kadar djokovic avustralya açık'ı 7. kez kazanmış olsa da -avustralya açık dahil- federer'in wimbledon öncelikli olmak üzere dünyanın her yerinde, rafa'nın roland garros başta olmak üzere dünyanın her yerinde novak'a nazaran kortta hissettikleri destek çok çok daha fazla.) mutlaka maça tutunur dedim ama novak ortaya koyduğu performansla rafa'yı bırakın korta sokmayı kenarından dahi geçirtmedi.
maç öncesinde kafamda oynadığım ve farklı farklı defalarca kurguladığım senaryoların hiçbirinde böyle bir akış yoktu. ne yaptın be djoker? ne yaptın be abicim? yani maç boyunca rafa'yı hücum oynatmadı desek yeridir. hakimiyeti maçın herhangi bir anında elinden bırakmadı. tüm bu muazzam oyun üzerine de devede tırnak bir basit hata gelince 3-0 kaçınılmaz, uzun uzadıya analiz yapmak ise adeta gereksiz oldu.
umarım fransa açık'a kadar rafa, kafasında, novak'la nasıl oynaması gerektiğinin bir sonucuna ulaşır. zira djokovic şu formundayken toprağın ve roland garros'un kralı nadal'ın yine roland garros'ta ne denli favori olacağı büyük soru işareti...