240
sağ salim kafayla geriye dönüp bakıldığında epey hakkını yedik bu takımın. daha doğrusu, sonradan başardıklarıyla bizi mahçup ettiler sağolsunlar.* köy takımı, tromsö faciası vs. desek de kazın ayağı öyle değildi, sezon başlangıcının verdiği heyecan ve hava ile ne kendimizi ne de östersunds'u objektif değerlendirebilmişiz:
2017-2018 sezonu temmuz ayında, kadroyu sil baştan yenilediğimiz bir dönemde oynadık östersunds'la. takım sezon açılışını henüz yapmışken, gönderilecek bir kısım oyuncular konuşulurken, yeni transferler beklenirken vs. östersunds kendi sezon ortasındaydı. daha önemlisi eli ayağı gayet düzgün bir takımdı, üstelik aynı teknik direktörle* 7. sezonlarını oynuyorlardı.
bizi eledikten sonra paok'u elediler; bilbao, hertha ve zorya'lı gruptan çıkıp son 32'ye kaldılar ve arsenal'e elendiler. üstelik her ne kadar evlerinde 3-0 yenilmiş olsalar da arsenal'e karşı emirates'te 2-1 galip gelmeyi de başardılar ki hiç de öyle korkak ürkek bir futbol da oynamıyorlardı. sezon bitiminde teknik direktörleri graham potter da swansea'nin yolunu tuttu tabii.
2016 yılında isveç 1. ligine yükselebilmiş östersunds'a emirates'te kafa kafaya maç yaptıran, graham potter'ı swansea'nin başına getiren(bu sezon 6,5 milyon sterlinlik transfer yaptılar, östersunds'un toplam takım değeri kadar yani) yolun başlangıcı bizi elemeleri olmuş. resmen 93'te manchester united'ı eleyerek yaşadıklarımızın bir benzerini de biz adamlara yaşatmışız.
bu arada potter'ın yerine ian burchnall isimli 35 yaşında bir ingiliz gelmiş(graham potter da kulübün başına geçtiğinde 35 yaşındaymış). tahmin edilebileceği üzere potter'ın tedrisatından yetişme birisiymiş kendisi. zaten sanıyorum ki birleşik krallık'ta ciddî temaslar kuruyor kulüp(akademi mi, genç yetiştirme mi artık her neyse), zira bizle oynarken de kadrolarında 2-3 ingiliz vardı ki ada dışında, hele ki kuzey liglerinde çok fazla ingiliz topçu gördüğümü ben şahsen hatırlamıyorum.
yapılananı severiz. yolları açık olsun.
2017-2018 sezonu temmuz ayında, kadroyu sil baştan yenilediğimiz bir dönemde oynadık östersunds'la. takım sezon açılışını henüz yapmışken, gönderilecek bir kısım oyuncular konuşulurken, yeni transferler beklenirken vs. östersunds kendi sezon ortasındaydı. daha önemlisi eli ayağı gayet düzgün bir takımdı, üstelik aynı teknik direktörle* 7. sezonlarını oynuyorlardı.
bizi eledikten sonra paok'u elediler; bilbao, hertha ve zorya'lı gruptan çıkıp son 32'ye kaldılar ve arsenal'e elendiler. üstelik her ne kadar evlerinde 3-0 yenilmiş olsalar da arsenal'e karşı emirates'te 2-1 galip gelmeyi de başardılar ki hiç de öyle korkak ürkek bir futbol da oynamıyorlardı. sezon bitiminde teknik direktörleri graham potter da swansea'nin yolunu tuttu tabii.
2016 yılında isveç 1. ligine yükselebilmiş östersunds'a emirates'te kafa kafaya maç yaptıran, graham potter'ı swansea'nin başına getiren(bu sezon 6,5 milyon sterlinlik transfer yaptılar, östersunds'un toplam takım değeri kadar yani) yolun başlangıcı bizi elemeleri olmuş. resmen 93'te manchester united'ı eleyerek yaşadıklarımızın bir benzerini de biz adamlara yaşatmışız.
bu arada potter'ın yerine ian burchnall isimli 35 yaşında bir ingiliz gelmiş(graham potter da kulübün başına geçtiğinde 35 yaşındaymış). tahmin edilebileceği üzere potter'ın tedrisatından yetişme birisiymiş kendisi. zaten sanıyorum ki birleşik krallık'ta ciddî temaslar kuruyor kulüp(akademi mi, genç yetiştirme mi artık her neyse), zira bizle oynarken de kadrolarında 2-3 ingiliz vardı ki ada dışında, hele ki kuzey liglerinde çok fazla ingiliz topçu gördüğümü ben şahsen hatırlamıyorum.
yapılananı severiz. yolları açık olsun.