ozan muhammed kabak

bir süredir benim bile hayatımı düzene sokmamı ve geleceğe dair planlarımı sorgulamamı sağlamış canımız ciğerimiz. yaptığı işi bu kadar layıkıyla yapması sonrası bende de “hayatımı düzene sokup yaptığım işin ve okuduğum okulun hakkını vermeliyim” düşüncesini kamçılıyor. ne iş yaparsan yap en iyisi olmaya çalışacaksın sözünün karşılığı olarak bir süredir çevremdeki insanlara ozan kabak’ı örnek gösteriyorum ve bu çocuk daha 18 yaşında.
kendisine doyamadan bizden gideceği için üzülüyorum. tek avuntum gideceği takımın tüm maçlarını da aynı galatasarayımızı izlediğim gibi izleyip gurur duyacak olmam.en çok beğendiğim özelliği ise hava topuna yükselirken, kendisine gelen topu veya rakibini karşılarken topu uzaklaştıracağı yönü ve boştaki oyuncumuzu görerek oyun kurulumuna yardımcı olması. hiçbir hareketi baştan savma değil, dan dun top uzaklaştıran defanslara alışkın olduğumuzdan her maç günü 20 kere “aferin ozan, aferin aslanım” diye bağırarak evin içinde geziyorum.

monci isimli twitter sayfası ozan’ın şampiyonlar liginde yaptıkları hakkında çok keyifli bir 2 dakikalık video yüklemişti. onu da aşağıya iliştiriyorum, gözden kaçıran varsa yüzüne oturacak tebessümle izleyebilir.

https://twitter.com/...505223744937985?s=21

edit: gereksiz kelime kullanımı