91
fatih terim, galatasaray için bir teknik direktörden çok daha fazlasıdır benim için. çocukluk yıllarımda beni, iyi futbol oynayarak avrupalı devlerin dize gelebileceğine ikna eden, korkmamayı öğreten, beni gururlandıran, bana galatasaray'ı hissettiren yegane kişidir.
fatih terim benim gençliğimdir de aynı zamanda. üniversite yıllarımda yeniden galatasaray'ı güzel günlere döndüren, yeniden o mutluluk ve avrupa devlerine ciddi şekilde kafa tutmanın verdiği hazzı yaşatan adamdır.
2004 yılında, olimpiyat stadı'nda oynanan veda maçına gözlerimde yaşlarla gidip, o günkü çocuk sayılabilecek aklımla kartona yazdığım ''seni unutmayacağız imparator'' yazısını tribünde dalgalandırmayı nasıl ki bir görev olarak addettiysem; bugün de kendisinin arkasında durmayı, bir sempatizanı olarak anılmayı bir sorumluluk olarak görüyorum.
farklı camialardaki insanların kendi bünyelerinden çıkmamış kişilerden bir iki zaferle efsane yaratmaya çalıştığı ortamda fatih terim, bu kulübün geçmişine çok büyük başarılar eklemiş, içerisinde yetiştiği camia ile gönül bağı oluşturmuş, bunu da birkaç maçla başarmamıştır. dolayısı ile bendeki kredisi de birkaç yenilgiyle yok olup, gitmez.
üçüncü gelişinde altyapıya getirmiş olduğu gençlerle, altyapıda yetişmesine ön ayak olduğu çocuklarla başaracağı, hepimizin ondan başkasının gerçekleştiremeyeceğini bildiği, çok önemli bir hedefi var. şartlar ne olursa olsun; ne galatasaray, ne de fatih terim asla pes etmez. hele hele fatih terim'in galatasaray'ı hiç pes etmez!
fatih terim benim gençliğimdir de aynı zamanda. üniversite yıllarımda yeniden galatasaray'ı güzel günlere döndüren, yeniden o mutluluk ve avrupa devlerine ciddi şekilde kafa tutmanın verdiği hazzı yaşatan adamdır.
2004 yılında, olimpiyat stadı'nda oynanan veda maçına gözlerimde yaşlarla gidip, o günkü çocuk sayılabilecek aklımla kartona yazdığım ''seni unutmayacağız imparator'' yazısını tribünde dalgalandırmayı nasıl ki bir görev olarak addettiysem; bugün de kendisinin arkasında durmayı, bir sempatizanı olarak anılmayı bir sorumluluk olarak görüyorum.
farklı camialardaki insanların kendi bünyelerinden çıkmamış kişilerden bir iki zaferle efsane yaratmaya çalıştığı ortamda fatih terim, bu kulübün geçmişine çok büyük başarılar eklemiş, içerisinde yetiştiği camia ile gönül bağı oluşturmuş, bunu da birkaç maçla başarmamıştır. dolayısı ile bendeki kredisi de birkaç yenilgiyle yok olup, gitmez.
üçüncü gelişinde altyapıya getirmiş olduğu gençlerle, altyapıda yetişmesine ön ayak olduğu çocuklarla başaracağı, hepimizin ondan başkasının gerçekleştiremeyeceğini bildiği, çok önemli bir hedefi var. şartlar ne olursa olsun; ne galatasaray, ne de fatih terim asla pes etmez. hele hele fatih terim'in galatasaray'ı hiç pes etmez!
