6617
hiçbir takımın her sezon şampiyon olamayacağı gerçeğini hatırlaması gereken taraftar. "şampiyon olamadıysak yönetim istifa, hoca istifa" kafasından kurtulamadığımız için burnumuz boktan çıkmadı. belki ta 1996'dan sonra ilk defa galatasaray'ı hesapsız seven bir başkan ve teknik direktör ikilisine kavuşmuşuz. gelecek adına hiç olmadığı kadar umutluyuz. ama o kadar kısa vadeli düşünüyoruz ki sürekli kelle istiyoruz. mustafa cengiz gitsin eşine dostuna maaş bağlamak için başkan adayı olan çakallardan biri gelsin, terim gitsin türkiye ligi'nde şebeğe dönecek tecrübesiz bir yabancı hoca gelsin. ondan sonra kaset aynen başa sarsın. bu filmi kaç defa daha izlememiz gerekiyor?
bırakın bu takım bir sene de şampiyon olmasın ama iyi oynasın. yönetiminde hatalar yapan ama günün sonunda bu hatalardan ders alıp galatasaray için çabalayan birileri olsun. kulüp her sene üstüne koya koya ilerlesin, altyapısından çıkardığı gençleriyle, ucuza doğru transferleriyle kademe kademe yükselsin. 22 defa şampiyon olmuşuz, bu sene olmasak ne olur? neyin telaşı bu arkadaşlar?
devre arası emre akbaba döner, santrfor transferi yapılır, adam gibi kondisyon yüklenir, başakşehir arayı iyice açtığı için bizi doğramayı da bırakırlar. ligde ikinciliği alır, uefa kupasına odaklanırız nedir yani? yabancı sınırı kalkmış, altyapıdan gümbür gümbür çocuklar geliyor, şampiyon olamadık diye asla üzülecek değilim. "avrupa'da bu sefer acaba bize kim 4 atacak" diye düşünürken burak'la umut bulut'la sabri'yle şampiyon olmak çok mu keyifliydi allah aşkına?
klopp'un liverpool'daki ikinci sezonunda premier lig şampiyonu olan hocayı hatırlayanınız var mı mesela? şu an hangi takımı çalıştırdığını ezberden söyleyebilen var mı? futbol, milli piyango gibi bir defalığına kazanmanın ömür boyu yettiği bir lotarya mı, yoksa sonunda uzun vadeli düşünenlerin başarılı olduğu bir sektör mü? bence ikincisi.
bırakın bu takım bir sene de şampiyon olmasın ama iyi oynasın. yönetiminde hatalar yapan ama günün sonunda bu hatalardan ders alıp galatasaray için çabalayan birileri olsun. kulüp her sene üstüne koya koya ilerlesin, altyapısından çıkardığı gençleriyle, ucuza doğru transferleriyle kademe kademe yükselsin. 22 defa şampiyon olmuşuz, bu sene olmasak ne olur? neyin telaşı bu arkadaşlar?
devre arası emre akbaba döner, santrfor transferi yapılır, adam gibi kondisyon yüklenir, başakşehir arayı iyice açtığı için bizi doğramayı da bırakırlar. ligde ikinciliği alır, uefa kupasına odaklanırız nedir yani? yabancı sınırı kalkmış, altyapıdan gümbür gümbür çocuklar geliyor, şampiyon olamadık diye asla üzülecek değilim. "avrupa'da bu sefer acaba bize kim 4 atacak" diye düşünürken burak'la umut bulut'la sabri'yle şampiyon olmak çok mu keyifliydi allah aşkına?
klopp'un liverpool'daki ikinci sezonunda premier lig şampiyonu olan hocayı hatırlayanınız var mı mesela? şu an hangi takımı çalıştırdığını ezberden söyleyebilen var mı? futbol, milli piyango gibi bir defalığına kazanmanın ömür boyu yettiği bir lotarya mı, yoksa sonunda uzun vadeli düşünenlerin başarılı olduğu bir sektör mü? bence ikincisi.