2754
verildi mi bilmiyorum ama 23 kasım 2018 galatasaray konyaspor maçında gördüğü kırmızı kart nedeniyle iyi bir para cezasını hak etmiş futbolcudur. bu tür pozisyon icabı olmayan hareketler nedeniyle görülen kartlara çok ağır yaptırımlar uygulanmalı ki caydırıcılık sağlansın. profesyonellik dışı bu hareketler "sinirlenmekte haklı", "hırsı yüzünden oldu" , "ben olsam aynı tepkiyi verirdim" gibi sözlerle aklanamayacağı gibi pfdk kanadında cezası daha yüksek olduğundan takımımıza normal bir karttan kat kat fazla zarar vermekte.
bu hareketlerin futbol dışı iz düşümünü düşünelim. örneğin; trafikte rast geldiğiniz bir öküze sinirlenip adamın ön camı aşağı indirdiniz ya da ne bileyim burnunu kırdınız, nezarethanede birkaç gün kaldınız ve bu nedenle şirketinizi çok önemli bir zaman diliminde, mesela sizin gerçekleştiriceğiniz lansman günlerinde yalnız bıraktınız diyelim. üstüne bu tip hareketleriniz her sene 1-2 kez tekerrür etsin. ne kadar barındırırlar sizi o şirkette?
pozisyon icabı görülen kartlara, hatalı tercih bile olsa lafım yok, muslera'nın 1-2 pozisyonunda olduğu gibi. yine futbol dışı bir örnek vereyim. seneler evvel bir şirkette kış iznimde kayak öğrenmeye gidecekken bunu duyan patron eski bir çalışanın kayak yaparken sakatlanıp haftalarca rapor aldığını, şirkete lazım olduğumu, bu nedenle kayak fikrini yeniden değerlendirmemi istemişti. nazikçe gitmeni istemiyorum demişti yani. ben de "sakatlanmaya değil, kayak yapmaya gidiyorum. kimse sağlığından olmak istemez, ricanız üzerine ekstra olarak da dikkat edeceğim ama istenmeyen bir durum olursa hukuki haklarım geçerlidir" minvalinde bir cevap vermiştim. ama ilk örneğe dönecek olursak "lütfen olaya karışma" diyen bir patrona "kusura bakma patron, trafikte önüme kıran olursa ben de kafayı gömerim" diyemezsiniz.
oyun durmuşken görülen kartlar hiçbir şartta kabul edilemez. serdar aziz'den öncekiler cezalandırılsa serdar belki de bu hareketi yapmayacak, zaten eksik kadromuz kritik bir oyuncusundan daha olmayacaktı.
bu hareketlerin futbol dışı iz düşümünü düşünelim. örneğin; trafikte rast geldiğiniz bir öküze sinirlenip adamın ön camı aşağı indirdiniz ya da ne bileyim burnunu kırdınız, nezarethanede birkaç gün kaldınız ve bu nedenle şirketinizi çok önemli bir zaman diliminde, mesela sizin gerçekleştiriceğiniz lansman günlerinde yalnız bıraktınız diyelim. üstüne bu tip hareketleriniz her sene 1-2 kez tekerrür etsin. ne kadar barındırırlar sizi o şirkette?
pozisyon icabı görülen kartlara, hatalı tercih bile olsa lafım yok, muslera'nın 1-2 pozisyonunda olduğu gibi. yine futbol dışı bir örnek vereyim. seneler evvel bir şirkette kış iznimde kayak öğrenmeye gidecekken bunu duyan patron eski bir çalışanın kayak yaparken sakatlanıp haftalarca rapor aldığını, şirkete lazım olduğumu, bu nedenle kayak fikrini yeniden değerlendirmemi istemişti. nazikçe gitmeni istemiyorum demişti yani. ben de "sakatlanmaya değil, kayak yapmaya gidiyorum. kimse sağlığından olmak istemez, ricanız üzerine ekstra olarak da dikkat edeceğim ama istenmeyen bir durum olursa hukuki haklarım geçerlidir" minvalinde bir cevap vermiştim. ama ilk örneğe dönecek olursak "lütfen olaya karışma" diyen bir patrona "kusura bakma patron, trafikte önüme kıran olursa ben de kafayı gömerim" diyemezsiniz.
oyun durmuşken görülen kartlar hiçbir şartta kabul edilemez. serdar aziz'den öncekiler cezalandırılsa serdar belki de bu hareketi yapmayacak, zaten eksik kadromuz kritik bir oyuncusundan daha olmayacaktı.
