436
2016-2017 sezonunun 17. haftasında, karabükspor deplasmanıyla başlayıp 22. haftada beşiktaş maçıyla zirve yapıp 5 hafta içinde lig birincisi ile aramızdaki puan farkının 10’a çıkaran(u: arada 1-2’lik başakşehir maçında da kupadan elediler, bu süreç açılıp izlenebilir) rezaletler dizisinin ardından üyeliğimi iptal ettirdiğim ve hala üye olmadığım dijital platform.
gece saat 01:30 sularında, dün üyeliğini iptal eden bir arkadaşım ile üyeliğini iptal etmeye niyetli olan ama istekli olmayan bir arkadaşımızı ikna ettik ve müşteri hizmetlerini aradık.
normal işleyiş gerçekleşti ve ikna turları başladı. “bizimle ne alakası var?” gibi masumane(!) sorular karşısında arkadaşım, “bugüne kadar yorumcularınız football leaks’i kaç kere konuştu? bütün dünya bu olayla çalkalanırken siz tek kelime konuştunuz mu? konyaspor maçında video hakem odasını neden hiç göstermediniz?” gibi sorular sordu. “tff yönetimi değişmediği sürece iptal kararım da değişmeyecek.” diye de ekledi. o esnada bein elemanı “bize bugün bilgi geldi, bu bahsedilen hakem üçlüsünden birisini tff hafta içinde ihraç edecek.” dedi.
birincisi, bu bilginin doğru olma ihtimali yok gibi bir şey diye düşünürken bugün demirören’in gazetelerinin “var odası kayıtları dinlenecek, hatası olan hakemlerin görevine son verilecek.” haberini gördükten sonra doğru olma ihtimali zannımca azımsanmayacak derecede.
ikincisi, büyük başların bir ya da bir kaç hakemi kurban edip kendilerini kurtarmaları söz konusu olmamalı. bu gördüğümüz bir piramit. piramidin en altında bu hakemler, gözlemciler vs. olabilir ama bunlar talimatsız iş yapamaz. haydi yaptı diyelim, ardı sıra ve sürekli yapamazlar.
üçüncüsü müşteri temsilcisi bu konuyla alakalı yoğun talep aldıklarını söyledi. zannetmeyin ki çabalarımız ve tepkimiz bireysel kalacak. kitlesel örgütlenmenin çok kolay olduğu bir zamanda, yerimizden kıpırdamadan, bize karşı alenen girişilen bu operasyona tepki vermemiz mümkün. bu iş sektördeki parada bitiyor. paranın başı bu katarlılarda. bunun bilincinde olmamız lazım.
elimizdeki muazzam potansiyele karşılık tepki anlamında bu gücü hiçbir zaman tam olarak kullanabildiğimizi düşünmüyorum. zannediyorum sezon başından beri bize, takımımıza, hocamıza ve kulübümüze yaşatılanlar zülf-i yâre dokunmuştur. vakit, tek tek hesap sorma vakti.
gece saat 01:30 sularında, dün üyeliğini iptal eden bir arkadaşım ile üyeliğini iptal etmeye niyetli olan ama istekli olmayan bir arkadaşımızı ikna ettik ve müşteri hizmetlerini aradık.
normal işleyiş gerçekleşti ve ikna turları başladı. “bizimle ne alakası var?” gibi masumane(!) sorular karşısında arkadaşım, “bugüne kadar yorumcularınız football leaks’i kaç kere konuştu? bütün dünya bu olayla çalkalanırken siz tek kelime konuştunuz mu? konyaspor maçında video hakem odasını neden hiç göstermediniz?” gibi sorular sordu. “tff yönetimi değişmediği sürece iptal kararım da değişmeyecek.” diye de ekledi. o esnada bein elemanı “bize bugün bilgi geldi, bu bahsedilen hakem üçlüsünden birisini tff hafta içinde ihraç edecek.” dedi.
birincisi, bu bilginin doğru olma ihtimali yok gibi bir şey diye düşünürken bugün demirören’in gazetelerinin “var odası kayıtları dinlenecek, hatası olan hakemlerin görevine son verilecek.” haberini gördükten sonra doğru olma ihtimali zannımca azımsanmayacak derecede.
ikincisi, büyük başların bir ya da bir kaç hakemi kurban edip kendilerini kurtarmaları söz konusu olmamalı. bu gördüğümüz bir piramit. piramidin en altında bu hakemler, gözlemciler vs. olabilir ama bunlar talimatsız iş yapamaz. haydi yaptı diyelim, ardı sıra ve sürekli yapamazlar.
üçüncüsü müşteri temsilcisi bu konuyla alakalı yoğun talep aldıklarını söyledi. zannetmeyin ki çabalarımız ve tepkimiz bireysel kalacak. kitlesel örgütlenmenin çok kolay olduğu bir zamanda, yerimizden kıpırdamadan, bize karşı alenen girişilen bu operasyona tepki vermemiz mümkün. bu iş sektördeki parada bitiyor. paranın başı bu katarlılarda. bunun bilincinde olmamız lazım.
elimizdeki muazzam potansiyele karşılık tepki anlamında bu gücü hiçbir zaman tam olarak kullanabildiğimizi düşünmüyorum. zannediyorum sezon başından beri bize, takımımıza, hocamıza ve kulübümüze yaşatılanlar zülf-i yâre dokunmuştur. vakit, tek tek hesap sorma vakti.