494
kendisi hakkında uzun zaman önce bi'şeyler yazmışım ama depoda kalmış. şimdi gördüm. "13 şubat 2017 03:42 tarihinde depolanmış!"
şimdi okuduğum zaman ne dediğimi ben de pek anlamadım. uzun zaman bir sürü de olaylar olmuş ama kendisinin her türk hakemi gibi kötü hakem olmasının yanında art niyetli olduğu net anlaşılıyor sanırım. zaten ben de öyle demek istemiştim.
ayrıca var olayını da o tarihte bitirmiş olmama üzülsem mi, sevinsem mi bilemedim. (dikiz son paragraf.)
yazı da bu;
--- alıntı ---
akımın kötüdür, iyi oynar, kötü oynar orası ayrı ama takımı türkiye kupası'ndan yine bir hakem hatası ile elendikten sonra galatasaray'ın avrupa'ya gitmek için tek kalan yolu olan lig yarışındaki şansını daha ligin ikinci yarısı yeni başlamışken bitiren hakem. buna rağmen yönetim, hoca, futbolcular "haklı olarak" acımasızca eleştirilirken ne hakemlerden, ne mhk'dan, ne federasyon'dan bahseden yok ya asıl ben buna şaşıyorum diyecektim ki diyemedim.
çok değil daha bir iki hafta önce takımı kötü oynayıp bir puan (hadi ben yanlış hatırladım üç olsun) kaybedince "buradan yetkililere seslenmek istiyorum" tadında, işi ülkedeki terör olaylarına bağlayacak kadar tarifi imkansız bir cinnet hali içinde "burada yaşananlarda futbol terörüdür" diye ekranlarda ağlayınca her zaman olduğu gibi yardımına koşan memleketin en yetkilisi, uzun adam var. mis.
işte o başkan "ve tabii en yetkili abi" yine o aynı iki hafta içindeki iki maçta ligi kurtarmakla kalmayıp, çatır çatır şike yaptın diyen dünyanın en fair kurumu, fair play hatta finansal fair play diyen eufa'dan iki yıl men cezasıyla kurtarırken, sana "borcun var sen bir sene gelme" dediği zaman "oooh iyi olmuş, akılları başlarına gelsin" diyenler vardı bir de. hatırladın mı. sana diyorum. daha geçen sezondu, fazla olmadı.
ne mi alaka?
"bu ateş üfleyerek sönmez" sözünü kendine motto yapan sen değil miydin?
adam dedi; bırak üflemeyi, su dökmeyi, "yangın çıkacak" diyen adamı afaroz ettiler memleketten. işte o ateş, bırak sönmeyi yangın olup kendi kapısına dayandıktan sonra idrak edebildiyse üfleme boşa. senin nefesine değil ama harcadığın oksijene acırım.
bülent yıldırım'la beraber (memleket sınırları hariç fezanın en kral hakemi cüneyt çakır'dan bahsetmiyorum bile) adını herhangi bir galatasaray maçında duymamak için uzun zaman önce bıraktığım maç hakemlerine bakma alışkanlığım olmasa, bırak yardımcı hakem, video hakem, futboldan hakemi kaldıracak teknolojiyi icat etmiştim. aslında ettim ama neyse.
--- alıntı ---
13 şubat 2017 03:42 tarihinde depolanmış!
http://gss.gs/PF3.png
şimdi okuduğum zaman ne dediğimi ben de pek anlamadım. uzun zaman bir sürü de olaylar olmuş ama kendisinin her türk hakemi gibi kötü hakem olmasının yanında art niyetli olduğu net anlaşılıyor sanırım. zaten ben de öyle demek istemiştim.
ayrıca var olayını da o tarihte bitirmiş olmama üzülsem mi, sevinsem mi bilemedim. (dikiz son paragraf.)
yazı da bu;
--- alıntı ---
akımın kötüdür, iyi oynar, kötü oynar orası ayrı ama takımı türkiye kupası'ndan yine bir hakem hatası ile elendikten sonra galatasaray'ın avrupa'ya gitmek için tek kalan yolu olan lig yarışındaki şansını daha ligin ikinci yarısı yeni başlamışken bitiren hakem. buna rağmen yönetim, hoca, futbolcular "haklı olarak" acımasızca eleştirilirken ne hakemlerden, ne mhk'dan, ne federasyon'dan bahseden yok ya asıl ben buna şaşıyorum diyecektim ki diyemedim.
çok değil daha bir iki hafta önce takımı kötü oynayıp bir puan (hadi ben yanlış hatırladım üç olsun) kaybedince "buradan yetkililere seslenmek istiyorum" tadında, işi ülkedeki terör olaylarına bağlayacak kadar tarifi imkansız bir cinnet hali içinde "burada yaşananlarda futbol terörüdür" diye ekranlarda ağlayınca her zaman olduğu gibi yardımına koşan memleketin en yetkilisi, uzun adam var. mis.
işte o başkan "ve tabii en yetkili abi" yine o aynı iki hafta içindeki iki maçta ligi kurtarmakla kalmayıp, çatır çatır şike yaptın diyen dünyanın en fair kurumu, fair play hatta finansal fair play diyen eufa'dan iki yıl men cezasıyla kurtarırken, sana "borcun var sen bir sene gelme" dediği zaman "oooh iyi olmuş, akılları başlarına gelsin" diyenler vardı bir de. hatırladın mı. sana diyorum. daha geçen sezondu, fazla olmadı.
ne mi alaka?
"bu ateş üfleyerek sönmez" sözünü kendine motto yapan sen değil miydin?
adam dedi; bırak üflemeyi, su dökmeyi, "yangın çıkacak" diyen adamı afaroz ettiler memleketten. işte o ateş, bırak sönmeyi yangın olup kendi kapısına dayandıktan sonra idrak edebildiyse üfleme boşa. senin nefesine değil ama harcadığın oksijene acırım.
bülent yıldırım'la beraber (memleket sınırları hariç fezanın en kral hakemi cüneyt çakır'dan bahsetmiyorum bile) adını herhangi bir galatasaray maçında duymamak için uzun zaman önce bıraktığım maç hakemlerine bakma alışkanlığım olmasa, bırak yardımcı hakem, video hakem, futboldan hakemi kaldıracak teknolojiyi icat etmiştim. aslında ettim ama neyse.
--- alıntı ---
13 şubat 2017 03:42 tarihinde depolanmış!
http://gss.gs/PF3.png
