• 532
    tarih 6 nisan 2013. yer türk telekom arena.*
    ve öncesi: tarih 25 şubat 2013. yer yine türk telekom arena.*

    aynı sezon içerisinde yaşanmış iki "destansı" maç ve akabinde gelen şampiyonluk. öncelikle ordu maçında sahadan atılan terim ve 2-0 dan maçı çevirişimiz. yapılan haksızlıklara işaret etme, taraftarı konsolide etme ve terim'in cezasının ertelenmesi. sonrasında gelen mersin maçı. yine terim'in atılması, maçın yine 1-0 geriden gelerek kazanılması ve maç sonunda hakemler, federasyon, eskisinden daha hırslıyım açıklamaları ile yine taraftarı kenetleyen bir terim.

    o sezon bize şampiyonluğu getiren maçlardı bunlar. kendi taraftarını ateşleyen açıklamaları ile bütün şimşekleri üzerine çeken terim, takım ve taraftar üzerindeki ölü toprağını atmayı başarmış; tıpkı akp gibi saflarını sıklaştırmıştı. kendi sahasında mersin gibi ordu gibi takımlara karşı vasat futbol da oynasa, kendi yarattığı illüzyonu ile şampiyonluğu süpürmüştü.

    ancak bu tavrın bazı sonuçları olacaktı. özellikle mersin maçından sonraki teknik ekipteki küheylan tavırlar, galatasaray yönetimi ile arası yavaş yavaş gerilen terim'in ipinin çekilmesi ile sonuçlanan olaylar silsilesinin meşalesini yaktı. önce abdurrahim albayrak ile sonrasında ise terim ve ekibi ile yollar ayrıldı. bu ise şampiyon olan takımın sonraki sezonlarını bir anlamda çöpe atmış oldu.

    eğer ki terim'in milli takım, yıldırım demirören ilişkileri olmasa taraftarda yönetime karşı daha da büyük tepki olacak ve terim bu durumdan hiç yara almadan çıkacaktı. en azından terim'in 3. galatasaray dönemi sonrası yaptıkları taraftarın biraz olsun gazını aldı ve yolumuza bir şekilde devam edebildik. zira taraftar nezdinde galatasaray sevgisinden ziyade terim sevgisi görmekteydik. her şeye rağmen çok sevilen başarılı bir başkan bir tarafa, galatasaray efsanesi bir teknik adam diğer tarafa savruldu. olan galatasaray'a oldu.

    yıllar yılları kovaladı, terim milli takımdaki güç dengelerini ayarlayamadı, siyasi endikasyonları hesaplayamadı. kısacası son milli takım kariyerini doğru inşa edemedi ve nihayet kavga gürültü ile bitme noktasına geldi. terim azmi ve hırsı yeniden toparlanmayı gerektirir. tam da ihtiyacı olan ortam galatasaray'da mevcuttu ve tıpkı kendisi gibi galatasaray da bitme noktasındaydı. bu ikilinin ten uyumunu bilen taraftarın, demokles'in kılıcı (sinan engin buna demokrasinin kılıcı diyor, teallam) gibi galatasaray'ın üzerinde duran terim faktörünün yeniden bir araya gelmesi için uğraşması sonucunda 4. terim dönemi başlamış bulunmaktaydı.

    yeniden toparlanmak, toparlamak için geldiğinin bilincinde olan terim mahkemelik olduğu federasyon bünyesinde oynanan ligde bir teknik adam olarak öncelikle o olgun ve vakur duruşu ile arz-ı endam etti. önce gönülleri fethetti. sonra şampiyon oldu gücüne güç katarak yeniden ünvanına kavuştu. imparator...

    bu esnada yönetim değişti fakat terim'in gücünden faydalanma prensibi değişmedi. bütün anahtarı teslim almış bir şekilde, taraftarı belki de hiç olmadığı kadar arkasına alarak kasırgaya dönüştü. şampiyonluk kutlamalarında imparatorluk hanedanı gibi kızları, torunlarıyla boy gösterdi. kendi kontrolünde olan transfer politikalarının işlememesine rağmen taraftar hiçbir şekilde terim'e toz kondurmadı. maicon ve donk ikilisi forvet oynarken kimse ne yapıyorsun demedi, üstelik sihirbaz ilan edildi.

    vee son olarak bu maçta yapılan koreografi ile bu kulübün sahibi sensin denildi. işte tüm bu vaziyet-i ahval içerisinde maç sonunda sezon başından beri (porto maçı* hariç) top oynamayan takımını, çok büyük eksikleri olan ve 3-4 maçtır kazanamayan ekibini hasır altı etmek suretiyle sazı eline aldı. yine başta bahsettiğim maçlardaki tavırları takındı ve tabiri caizse son kozunu oynadı. daha evvel ocak ve haziranı işaret etmişti. transferi hedef göstermişti. sonra sürekli sakatlanan oyuncularını işaret etmişti. şimdi de son olarak hakemleri ve federasyonu işaret etti. bundan sonra hedef; taraftarı kenetleyerek, futbolcuların aşırı mücadeleleri ile bezeli, konsantrasyon soslu bir sezon. bütün bu durumun tam da bu maçtan sonra olması tesadüf değil. fenerbahçe maçı'nın yaratacağı etkinin gücünü hafife almamak gerekir.

    peki bu durum bizi bu sezon kurtarır mı? bütün şimşekleri üzerine çeken terim ile içeriden sorunlar yeniden baş gösterir mi? yönetim her fırsatta taraftar tarafından dayak yerken terim'in omuzlarda taşınması sorun olmaz mı? bunların hepsinin cevabını zamanla öğreniriz. yaşadıkça tarihin tekerrür huyunu vurgulamaktan başka elimizden bir şey gelir mi, hep birlikte görürüz.

    bu maç bana iyi gelmedi, taktik-teknikten başka yerlere kaydık yine camia olarak. sonumuz hayrolsun...
App Store'dan indirin Google Play'den alın