4769
"turnosol kağıdı asit ve bazı ayırırken, kendisi futboldan anlayanları ve anlamayanları ayırır" diyerek işin teknik boyutunu uzun uzadıya yazmayacağım, çok değerli bir yazar arkadaşımız* sağolsun detaylı bir şekilde anlatıyor sık sık*.
belhanda' ya bayıldığım söylenemez. bunun yanında üzerine fazla gidilmesinin(u: özellikle sneijder gittikten sonra yaptığı 10 numaralı galatasaray forması paylaşımına edilen küfürleri kastediyorum), kendisi üzerinde yarattığı olumsuz etkilerin yansımasını hala çekiyoruz desem, " 2 sene oldu ne abartıyorsun" der misiniz.
biraz açalım;
zinedine zidane* cezayir asıllıdır, kuzey afrika ülkesidir cezayir. tıpkı fas gibi... zizou hem kariyerinin son resmi maçı hem de dünya' nın en prestijli organizasyonu olan dünya kupası final maçında, rakibine*, maç boyunca küfür ettiği gerekçesiyle kafa atmıştır ve kırmızı kartla oyun dışı kalmıştır. bunu yaparken en ufak bir tereddütü yoktur.
şimdi ne alakası var diyenleriniz vardır ancak insan psikolojisinden anlayan bir galatasaray' lı ile görüşün. belhanda' daki nefret ve korku galatasaray' da kaldığı sürece tükenmeyecek. çünkü kendisine özür borcumuz var. küçücük bir hata bile yapmadan, henüz resmi bir maça çıkmadan*, anasına, bacısına, çocuğuna, karakterine v.s. v.s., resmi instagram hesabı üzerinden, sokup sokup çıkarttık. ben hiçbir şey yazmadım. ancak belhanda o stadda beni gördüğünde bunu ayırt edemez, galatasaray' lı olmam yeterli.
normal bir insan bu olay karşısında instagram hesabını yoruma kapatır. o sildi. o kuzey afrikalı. onun farklılıkları var her coğrafyanın kendine özgü farklılıkları olduğu gibi. edilen küfürleri onaylar gibi kendisinden özür de dilemedik...
bu oyuncudan faydalanmamızın tek yöntemi farsça* kocaman bir pankart açıp, "geçen sezon başı olanlar için özür dileriz, terbiyesizlik yaptık" minvalinde birşeyler yazarak hatamızı kabul etmek. nefretini ve korkusunu bitirmek.
"go home" diyerek ırkçılık söylemiyle konuşan bir taraftara "git bunları annene anlat" minvalinde birşeyler söylediğinde "galatasaray taraftarına bunları söyleyemezsin" diyoruz. ancak toplu bir şekilde yukarıda da belirttiğim gibi ortada fol ve yumurta yokken küfürleri saydırmasını biliyor ve akabinde özür de dilemiyoruz.
arkadaşlar hepimiz insanız. hepimizin farklılıkları var. herkes senin ettiğin küfürü kabul etmek zorunda değil. ne dediğini duyar gibiyim.ancak...
evet, yılda 4 milyon €' da alsa senin küfrünü* kabul etmek zorunda değil.
kendisine özür borçlu olduğumuz futbolcu.
edit: sanırım fas’ ta farsça konuşulmuyor. bununla ilgili minik bir düzenleme ekledim.
belhanda' ya bayıldığım söylenemez. bunun yanında üzerine fazla gidilmesinin(u: özellikle sneijder gittikten sonra yaptığı 10 numaralı galatasaray forması paylaşımına edilen küfürleri kastediyorum), kendisi üzerinde yarattığı olumsuz etkilerin yansımasını hala çekiyoruz desem, " 2 sene oldu ne abartıyorsun" der misiniz.
biraz açalım;
zinedine zidane* cezayir asıllıdır, kuzey afrika ülkesidir cezayir. tıpkı fas gibi... zizou hem kariyerinin son resmi maçı hem de dünya' nın en prestijli organizasyonu olan dünya kupası final maçında, rakibine*, maç boyunca küfür ettiği gerekçesiyle kafa atmıştır ve kırmızı kartla oyun dışı kalmıştır. bunu yaparken en ufak bir tereddütü yoktur.
şimdi ne alakası var diyenleriniz vardır ancak insan psikolojisinden anlayan bir galatasaray' lı ile görüşün. belhanda' daki nefret ve korku galatasaray' da kaldığı sürece tükenmeyecek. çünkü kendisine özür borcumuz var. küçücük bir hata bile yapmadan, henüz resmi bir maça çıkmadan*, anasına, bacısına, çocuğuna, karakterine v.s. v.s., resmi instagram hesabı üzerinden, sokup sokup çıkarttık. ben hiçbir şey yazmadım. ancak belhanda o stadda beni gördüğünde bunu ayırt edemez, galatasaray' lı olmam yeterli.
normal bir insan bu olay karşısında instagram hesabını yoruma kapatır. o sildi. o kuzey afrikalı. onun farklılıkları var her coğrafyanın kendine özgü farklılıkları olduğu gibi. edilen küfürleri onaylar gibi kendisinden özür de dilemedik...
bu oyuncudan faydalanmamızın tek yöntemi farsça* kocaman bir pankart açıp, "geçen sezon başı olanlar için özür dileriz, terbiyesizlik yaptık" minvalinde birşeyler yazarak hatamızı kabul etmek. nefretini ve korkusunu bitirmek.
"go home" diyerek ırkçılık söylemiyle konuşan bir taraftara "git bunları annene anlat" minvalinde birşeyler söylediğinde "galatasaray taraftarına bunları söyleyemezsin" diyoruz. ancak toplu bir şekilde yukarıda da belirttiğim gibi ortada fol ve yumurta yokken küfürleri saydırmasını biliyor ve akabinde özür de dilemiyoruz.
arkadaşlar hepimiz insanız. hepimizin farklılıkları var. herkes senin ettiğin küfürü kabul etmek zorunda değil. ne dediğini duyar gibiyim.ancak...
evet, yılda 4 milyon €' da alsa senin küfrünü* kabul etmek zorunda değil.
kendisine özür borçlu olduğumuz futbolcu.
edit: sanırım fas’ ta farsça konuşulmuyor. bununla ilgili minik bir düzenleme ekledim.