1697
an itibariyle anadolu topçusudur. her ne kadar bu tabiri sevmesemde doğruya doğru dosdoğru arkadaşlar. eren'i santrforda izlerken sahada oynanan maçın bir hazırlık maçı olduğu hissiyatına kapılıyorum. çünkü o kadar donuk ve stabil, statik oynuyor ki yani maçın lig maçı olduğunu bilmesem diyeceğim ki ''ya kapatayım maçı da güzel bir film izleyeyim daha iyi'' ama sonradan lig maçı olduğu aklıma geliyor bir anda ve ''olm kendine gel, bu bir lig maçı'' diyorum. kanatlardan ortalar geliyor, devasa boyuna rağmen topa kafa vurmayı geçtim, kafa topuna bile çıkamıyor. hatta soldan nagatomo, sağdan mariano orta açarken ''açmayın şu ortaları ya, kafa topuna bile çıkamıyor daha, nereye vuracak acaba o kafaları?'' diyorum.