900
tamamiyle ihtiyacımız olan bir oyuncu profilidir.
faydalı olup olmayacağını zaman gösterecek.ama oynadığı stil ve yaptıkları hayırlı olacağına dair izlenim veriyor.
transfer sürecinde ise malesef fenerbahçeli başkanının simsarlığına maruz kalmıştır.
ali koç bu konuda suçlanacak son kişidir kanımca.
paranın ve fb fanatikliğin esaretine kapılmış , bütün hayatını ezik bir sıfatla sorumlu olduğu zümreye değil de daha büyük gördüğü kişilere yaltaklanarak, yaranarak geçirmeyi görev edinmiş bir başkanın böyle bir oyuncuyu gönül rahatlığı ile bize vermesini beklemek imkansızdı zaten.
gün içinde albayrak ile görüşüp , alanya'ya dönecem deyip fenerbahçenin kapısını çalması tam anlamıyla iki kulubün arasını bozmak ve transferden nasıl daha fazla kazanırım derdine düşmekten başka birşey değildir. burada en üzücü kısım ise ali koç geldiğinden beri etik değerlerden ve ahlaktan bahseden bir fenerbahçenin şark kurnazı bir başkanın oyununa alet olmasıdır.
bu zihniyetteki kişi emre akbaba özelinde süreci 1 sene kadro dışı bırakmaya kadar götürebileceğinin bilinmesi çokta imkansız değildir. bu hem emre akbaba , hem galatasaray hemde türk futbolu için cinayet niteliği taşımaktadır. çünkü bu insanlar futbolun katilidir.
emre akbaba için verilen bonservis mevcut şartlarda fazla gibi gözükse de , galatasaray takıma gelmesi için yapılan fedakarlıkları ve taraftarın kendisine olan sevgisini bileceğinden göstereceği performans ile bunu amorti edeceğine inancım tamdır.
umarım kendisine inananları utandırmaz ve gelişimini devam ettirerek üst seviyelere çıktığını görürüz.
faydalı olup olmayacağını zaman gösterecek.ama oynadığı stil ve yaptıkları hayırlı olacağına dair izlenim veriyor.
transfer sürecinde ise malesef fenerbahçeli başkanının simsarlığına maruz kalmıştır.
ali koç bu konuda suçlanacak son kişidir kanımca.
paranın ve fb fanatikliğin esaretine kapılmış , bütün hayatını ezik bir sıfatla sorumlu olduğu zümreye değil de daha büyük gördüğü kişilere yaltaklanarak, yaranarak geçirmeyi görev edinmiş bir başkanın böyle bir oyuncuyu gönül rahatlığı ile bize vermesini beklemek imkansızdı zaten.
gün içinde albayrak ile görüşüp , alanya'ya dönecem deyip fenerbahçenin kapısını çalması tam anlamıyla iki kulubün arasını bozmak ve transferden nasıl daha fazla kazanırım derdine düşmekten başka birşey değildir. burada en üzücü kısım ise ali koç geldiğinden beri etik değerlerden ve ahlaktan bahseden bir fenerbahçenin şark kurnazı bir başkanın oyununa alet olmasıdır.
bu zihniyetteki kişi emre akbaba özelinde süreci 1 sene kadro dışı bırakmaya kadar götürebileceğinin bilinmesi çokta imkansız değildir. bu hem emre akbaba , hem galatasaray hemde türk futbolu için cinayet niteliği taşımaktadır. çünkü bu insanlar futbolun katilidir.
emre akbaba için verilen bonservis mevcut şartlarda fazla gibi gözükse de , galatasaray takıma gelmesi için yapılan fedakarlıkları ve taraftarın kendisine olan sevgisini bileceğinden göstereceği performans ile bunu amorti edeceğine inancım tamdır.
umarım kendisine inananları utandırmaz ve gelişimini devam ettirerek üst seviyelere çıktığını görürüz.
