819
profesyonellikle duygusallığı birbirine karıştırmış tipik bir türk insanıdır. çok seviyoruz başlarken takımımız için aşk cümleleri kuran gönül adamlarını. takımımızı da yürekten desteklediğine inanıyoruz. bu adamların profesyonel olduğunu ya da olamadığını ise kötü zamanlarda anlıyoruz. hafızamda, omuzlarda karşılanmış sonra işler kötü gitmiş ve bu durumun günah keçisi seçilmiş, bunun sonucu olarak da 90 dakikanın en az 60'ında ayağına her top geldiğinde yuhalanan bir futbolcu çöplüğü var. isimleri tek tek yazsam entry daha sürer gider. o yüzdendir ki önemli olan planlı, takıma uygun, sistemi işletebilecek transferdir.
eğer emre takımımıza gelecekse hücuma dönük orta saha rotasyonumuz genişlemiş ve terim'in belhanda'ya karşı eli güçlenmiş olacak. belhanda da forma elden gider diye daha çok çalışması gerekecek. transferi gerçekleşmezse de çok problem değil çünkü gerçekten takımın önceliği bu değil. donk veya fernando'dan birini yedekleyebilecek merkeze dinamizm katıp hem hücuma hem de savunmaya katkı yapacak bir orta sahaya ve takım önde oynadığı için arkaya atılan topları süpürebilecek düzeyde çabuk bir stopere daha çok ihtiyaç var. hele ki stopere...
gelirse aklımdaki bir diğer soru işareti maksimum 2 senede daha ne kadar parlatabiliriz? çünkü artık 28 yaşına gelmiş olacak. o zaman geldiğinde bu adamın talibi neresi olur, bonservisi ne kadar eder?
ancak işler kötü giderse olacakları tahmin edebiliyorum; bir grup "galatasaray'ın çocuğu" deyip sahip çıkar, diğer grup da "ne verdi ki?" deyip bir an önce satılmasını ister. ya da daha kötüye gittiğini düşünelim; 50.000 kişi stadda takım gerideyken ayağına her top geldiğinde bu adamı yuhalar. tüm bunları kafada kurmak daha gelmeden -belki de hiç gelmeyecekken- saçma olabilir ancak tüm yaz boyunca bu adam özelinde galatasaray taraftarının genelinin takındığı "mutlaka alınmalı" tavrı gerçekten çok gereksiz. galatasaray'ın iyi futbol oynaması, şampiyon olması bir transfere kaldıysa sizler daha takımınızı tanıyamamışsınız demektir. bunun yanında eğer yönetim ve terim, emre'yi bu kadar isteyip de başka parlayabilecek nitelikteki futbolcuları gözden kaçırmışlarsa, transfer stratejilerini gözden geçirmeleri gerekir.
eğer emre takımımıza gelecekse hücuma dönük orta saha rotasyonumuz genişlemiş ve terim'in belhanda'ya karşı eli güçlenmiş olacak. belhanda da forma elden gider diye daha çok çalışması gerekecek. transferi gerçekleşmezse de çok problem değil çünkü gerçekten takımın önceliği bu değil. donk veya fernando'dan birini yedekleyebilecek merkeze dinamizm katıp hem hücuma hem de savunmaya katkı yapacak bir orta sahaya ve takım önde oynadığı için arkaya atılan topları süpürebilecek düzeyde çabuk bir stopere daha çok ihtiyaç var. hele ki stopere...
gelirse aklımdaki bir diğer soru işareti maksimum 2 senede daha ne kadar parlatabiliriz? çünkü artık 28 yaşına gelmiş olacak. o zaman geldiğinde bu adamın talibi neresi olur, bonservisi ne kadar eder?
ancak işler kötü giderse olacakları tahmin edebiliyorum; bir grup "galatasaray'ın çocuğu" deyip sahip çıkar, diğer grup da "ne verdi ki?" deyip bir an önce satılmasını ister. ya da daha kötüye gittiğini düşünelim; 50.000 kişi stadda takım gerideyken ayağına her top geldiğinde bu adamı yuhalar. tüm bunları kafada kurmak daha gelmeden -belki de hiç gelmeyecekken- saçma olabilir ancak tüm yaz boyunca bu adam özelinde galatasaray taraftarının genelinin takındığı "mutlaka alınmalı" tavrı gerçekten çok gereksiz. galatasaray'ın iyi futbol oynaması, şampiyon olması bir transfere kaldıysa sizler daha takımınızı tanıyamamışsınız demektir. bunun yanında eğer yönetim ve terim, emre'yi bu kadar isteyip de başka parlayabilecek nitelikteki futbolcuları gözden kaçırmışlarsa, transfer stratejilerini gözden geçirmeleri gerekir.
