1171
kolay olanı seçip bir iki flaş transfer ile taraftarı arkasına alabilirdi. tarihimizin en çok sevilen ve en çok nefret edilen başkanlarına bakarsak sevgi ve öfke arasında ki ince çizginin ''flaş'' bir iki transfere baktığını görüyoruz. ama asıl görülmesi gereken hep ıskalandı.
bir başkanın en temel görevi transfer yapmak değil, organizasyonu sağlayıp, galatasaray adının geçtiği branşlarda yarışan takımlara ve hocalarına huzurlu ve başarılı olabileceği bir ortam sunabilmektir. kulübün dinamiklerini harekete geçirip, sponsorluk gelirleri ile daima gelişen, üzerine koyan, yarışmacı kimliğimize yakışır takımlar kuran başkan benim nazarımda en takdir edilesi başkandır.
açıkçası şu güne kadar ki performansını bu gelişmeler ışığında değerlendirdiğimde ortaya umut vaat eden bir başkan profili ortaya çıkıyor. ilk geldiği günden itibaren taraftar ile samimi diyalog üzerine kurulu, hayal satmayan bir ilişki kurup, mali şartlara göre hareket ediyor kendisi. ancak basketbol ve diğer amatör branşlarda ki küçülme hamlesini anlamak ile birlikte, makro plan ve geleceğe dair bir gelişim emaresi görememek de aynı oranda umut kırıcı.
galatasaray büyük bir ailedir. herhangi bir biriminin mutsuz olduğu bir organizasyonda bu sadece o gruba değil, her köşesine sirayet eder. bu kapsamda oktay mahmudi'nin gönderiliş biçimi, pahalı diye öne sürülen maaşının bu sene de ödenmeye devam edecek ve takım bütçemizden düşülecek oluşu vs ilkeler doğrultusunda bana ne mantıklı ne de doğru geliyor. umarım yönetimde kaldıkları süreçte ki ender hatalarından biri olur bu durum. ve geç de olsa bu branşlar için de uzun vadeli sağlıklı bir yapılanma ve ayağa kalkış reçetesi sunarlar.
bir başkanın en temel görevi transfer yapmak değil, organizasyonu sağlayıp, galatasaray adının geçtiği branşlarda yarışan takımlara ve hocalarına huzurlu ve başarılı olabileceği bir ortam sunabilmektir. kulübün dinamiklerini harekete geçirip, sponsorluk gelirleri ile daima gelişen, üzerine koyan, yarışmacı kimliğimize yakışır takımlar kuran başkan benim nazarımda en takdir edilesi başkandır.
açıkçası şu güne kadar ki performansını bu gelişmeler ışığında değerlendirdiğimde ortaya umut vaat eden bir başkan profili ortaya çıkıyor. ilk geldiği günden itibaren taraftar ile samimi diyalog üzerine kurulu, hayal satmayan bir ilişki kurup, mali şartlara göre hareket ediyor kendisi. ancak basketbol ve diğer amatör branşlarda ki küçülme hamlesini anlamak ile birlikte, makro plan ve geleceğe dair bir gelişim emaresi görememek de aynı oranda umut kırıcı.
galatasaray büyük bir ailedir. herhangi bir biriminin mutsuz olduğu bir organizasyonda bu sadece o gruba değil, her köşesine sirayet eder. bu kapsamda oktay mahmudi'nin gönderiliş biçimi, pahalı diye öne sürülen maaşının bu sene de ödenmeye devam edecek ve takım bütçemizden düşülecek oluşu vs ilkeler doğrultusunda bana ne mantıklı ne de doğru geliyor. umarım yönetimde kaldıkları süreçte ki ender hatalarından biri olur bu durum. ve geç de olsa bu branşlar için de uzun vadeli sağlıklı bir yapılanma ve ayağa kalkış reçetesi sunarlar.
