• 18
    bu cümle almanya özelinde büyük bir sorun. bugünün büyük avrupa devletlerinde sadece almanya çok büyük entegrasyon sorunu yaşıyor. bunun tarihi ve özel sebepleri var tabi.

    bunlar belki de yüzyıllık sorunlar. almanya'nın siyasi birliğini geç tamamlaması ve 19. yüzyılın sömürgeci anlayışına geç katılması kendisini hem istenmeyen ülke haline getirdi, hem de iki büyük dünya savaşına sebep oldu. bu süreçte hep kaybeden taraftı. ülkenin sistematiği değişmese de dinamikleri sürekli değişti. dolayısıyla bugün fransa ve ingiltere'nin kısmen yaşadığı entegrasyon sorununu almanya tam anlamıyla yaşıyor. çünkü entegrasyon geleneği çok zayıf. hem göçmenlerin kökeni 50-60 seneden öteye gitmiyor. hem de almanların yapısı buna müsait değil. naziler döneminde ülkelerinde yaşayan yahudileri, çingeneleri ve slavları yok etmek istemeleri almanların bu konudaki kötü tecrübelerinden biri.

    alman milli futbol takımı kapılarını 2000'lerin başına kadar göçmen kökenli oyunculara açmadı. ana babası da alman olmayan mustafa doğan, klose falan ilkti belki de. sonra polonyalılar, afrika kökenliler ve türk kökenliler de milli takıma alınmaya başlandı. 2005'ten sonra bu süreç hızlandı. ingilizler ve fransızlar ise 70'lerden-80'lerden itibaren afrika-karayip kökenli oyuncuları alarak, belki bu süreçte büyük tartışmaları gerilerinde bırakarak entegrasyon sorununu en aza indirgediğini göstermişti. onların dediğim gibi bu işte hem tecrübeleri vardı, hem de almanlar kadar takık millet değiller.

    almanların bir diğer şanssızlığı da türklerin ağırlıklı olarak göçmen nüfusunu oluşturması oldu. almanyalı türkler; anavatana bağlılığı hala çok kuvvetli, ülkesine sürekli gidip gelen ve güçlü bir kültürü olan bir güruhtu. almanların bu konudaki beceriksizliğini de göz önüne alırsak türkleri kendi toplumlarına çok az entegre edebildiler. hatta almanya'daki türkler türkiye'deki türklerden belli noktalarda daha milliyetçi, daha muhafazakar oldu falan. ayrıca türkiye'deki orta ve üst sınıf almanya'dan gelen birini kendisinden daha aşağıda görüyor. ekonomik olarak olmasa dahi sosyal, kültürel olarak onu kendisinden düşük buluyor ki bunun haklı sebepleri de olabilir. sonuç olarak almanya'daki türkler kendine özgü şartlarında almanya ve türkiye arasında sıkışmış durumda kaldı.

    almanlar futbolda 2008-2014 arası altın çağlarını yaşıyorken almanlar galiba bu işi başardı diye düşünüyordum. ama yanılmışım. iki taraf için de söylüyorum ki huylu huyundan vazgeçmemiş. bugün gelinen noktada 2018 dünya kupasındaki başarısızlığın onca sebebi varken almanya'nın bunu mesut'a kitlemesi saçmalığın daniskası. neden almanya'dan eskisi gibi a+ seviye oyuncu gelmiyor. fransız altyapısı ile alman altyapısı arasında fark neden çok arttı? neden atletizmiyle kadroda fark yaratacağı aşikar olan sane yoktu? neden takım bu kadar formsuz geldi ya da formsuz oyuncular seçildi? löw'ün ve federasyon başkanının sorumluluğu hiç yok mu? altı üstü bir fotoğrafı kıskanç bir kadın edasıyla büyütüp ülke meselesi getiren alman medyasının suçu yok mu? mesut hatalı diyelim, hata yapan tek oyuncu mesut mu? almanya pkk'ya verdiği destekle bilinen bir ülke. en azından biz bunu ima ve iddia ediyoruz. biz mesut'a bu sebepten dolayı nasıl alman milli takımını seçersin diyor muyduk? kaldı ki nazi artığı olmak sadece bir hakaret olurken, faal bir terör örgütüne destek vermek daha ciddi bir suç oluşturur. takdir sizlerin... sırf aptal bir gurur yüzünden, içlerindeki o mükemmel alman fetişizmi yüzünden koca bir başarısızlığı mesut'a yüklediler. başarılı olsaydı yine göçmen bu, alman değil diyebilecekler miydi? mesut bunu sorguluyor. mesut ben göçmenim, artık alman değilim demiyor ki. bazı yazarlar cümlenin haklılığından ziyade cümlenin ne zaman ve kim tarafından söylendiğine dikkat ediyor. bunun çok da bir önemi yok. ortada yabancı kültürleri kendi potasında eritemeyen ya da multikültürel uyumlu bir yapı oluşturamayan; başarıyı sadece kendisinden, başarısızlığı hiç kendisinde görmeyen kezban bir almanya gerçeği var.
App Store'dan indirin Google Play'den alın