102
"baylar, yemin ederim ki her şeyi fazlasıyla anlamak bir hastalıktır; gerçek, tam manasıyla bir hastalık."
"dünya kurulalı beri insanların yalnız kişisel çıkarlarını düşünerek hareket ettikleri görülmüş müdür? (...) insanın kendisi için iyilik değil, tam tersine kötülük arzulayabileceği hatta bunu yapmaya mecbur olacağı bazı hallederde ne olur peki, buna da çıkar denmez mi? (...) baylar, anladığım kadarıyla siz insan çıkarlarına ait listeyi bazı istatistik bilgilerinden, iktisat formüllerinden çıkarmışsınızdır. sizce refah, servet, hürriyet, rahatlık vs. başlıca çıkarlardır; bu listeye açıkça ve bile bile sırt çeviren bir kimseye rastlarsak ona siz de, ben de kaçığın, yobazın biri gözüyle bakarız öyle değil mi? (...) baylar, belki de gerçekten, her insan için en yüksek çıkarından bile değerli ya da daha yararlı olan, bütün çıkarların üstünde, gerektiğinde insanın uğruna bütün kuralları çiğnemeye hazır olduğu, yani akla, şerefe, huzura, refaha, kısacası bütün güzel ve faydalı şeylere karşı gelebileceği bir çıkar vardır baylar. "
"bizi tek başımıza bırakın, elimizden kitapları alın o saat şaşkına döner, ne yana gideceğimizi, kimden yana çıkacağımızı, kimi sevip, kimden nefret edeceğimizi bilemeyiz. insan olmak, yani gerçek, kendi vücuduna sahip, kanlı canlı bir insan olmak dahi bize güç geliyor; bundan utanıyor, ayıp sayıyor, bildik, genel anlamda insan olmaya çabalıyoruz hep. aslında biz ölü doğmuş yaratıklarız; zaten çoktandır canlı olmayan babalardan dünyaya geliyoruz ve bundan gittikçe daha çok hoşlanıyoruz. bundan zevk alıyoruz. yakında bir kolayını bulup doğrudan doğruya fikir dölleri olarak dünyaya geleceğiz. ama yeter bu kadar; daha fazla 'yeraltından' yazmak istemiyorum."
dostoyevski , yeraltından notlar
"dünya kurulalı beri insanların yalnız kişisel çıkarlarını düşünerek hareket ettikleri görülmüş müdür? (...) insanın kendisi için iyilik değil, tam tersine kötülük arzulayabileceği hatta bunu yapmaya mecbur olacağı bazı hallederde ne olur peki, buna da çıkar denmez mi? (...) baylar, anladığım kadarıyla siz insan çıkarlarına ait listeyi bazı istatistik bilgilerinden, iktisat formüllerinden çıkarmışsınızdır. sizce refah, servet, hürriyet, rahatlık vs. başlıca çıkarlardır; bu listeye açıkça ve bile bile sırt çeviren bir kimseye rastlarsak ona siz de, ben de kaçığın, yobazın biri gözüyle bakarız öyle değil mi? (...) baylar, belki de gerçekten, her insan için en yüksek çıkarından bile değerli ya da daha yararlı olan, bütün çıkarların üstünde, gerektiğinde insanın uğruna bütün kuralları çiğnemeye hazır olduğu, yani akla, şerefe, huzura, refaha, kısacası bütün güzel ve faydalı şeylere karşı gelebileceği bir çıkar vardır baylar. "
"bizi tek başımıza bırakın, elimizden kitapları alın o saat şaşkına döner, ne yana gideceğimizi, kimden yana çıkacağımızı, kimi sevip, kimden nefret edeceğimizi bilemeyiz. insan olmak, yani gerçek, kendi vücuduna sahip, kanlı canlı bir insan olmak dahi bize güç geliyor; bundan utanıyor, ayıp sayıyor, bildik, genel anlamda insan olmaya çabalıyoruz hep. aslında biz ölü doğmuş yaratıklarız; zaten çoktandır canlı olmayan babalardan dünyaya geliyoruz ve bundan gittikçe daha çok hoşlanıyoruz. bundan zevk alıyoruz. yakında bir kolayını bulup doğrudan doğruya fikir dölleri olarak dünyaya geleceğiz. ama yeter bu kadar; daha fazla 'yeraltından' yazmak istemiyorum."
dostoyevski , yeraltından notlar