730
her aklı selim insan gibi kendisinin seçilmesini istediğim mevcut başkanım ve önümüzdeki seçimdeki başkan adayımızdır. dilerim arkasına aldığı futbol şampiyonluğu rüzgarı onu yeterince iter ve bitiş çizgisine önde vardırır.
beni endişelendiren nokta ise abdürrahim albayrak ile liste yapmış olmasıdır. kulübü sadece futbol olarak değerlendiren taraftarlarımız -ki çok normal- için abdürrahim bey ne yapsa hoş görülen bir bey haline dönüştü, dönüşüyor. bu beyi aynı taraftarımız bir nevi "burnu havada" olarak damgalanmış kulüp üyelerine bir tepki aracı olarak kullanıyorlar. bu vesileyle kendi fikrimi de paylaşayım; abdürrahim bey futbolda şampiyonluğun sözlük anlamı haline geldi. hani sözlükte bir kelimenin birden çok anlamı olunca sıraya koyuyorlar ya, ha işte; 1. fatih terim ve 2. abdürrahim albayrak. dolayısıyla ben de bir taraftar olarak kendisine çok teşekkür ederim. yiğidi öldür ama hakkını yeme! nitekim futboldaki başarısını azıcık kenara çektiğimizde devirdiği çamlar da kulübün içindeki insanların gözünden kaçmıyor. ben densizlik olarak niteliyorum ve belki de haddimi aşıyorum. hadi şimdilik çocuksu çoşkusuna bağlı dikkatsizlik diyelim.
ne diyordum.. evet, abdürrahim beyi taraftarımız bir nevi "burnu havada" olarak damgalanmış kulüp üyelerine bir tepki aracı olarak kullanıyorlar. halbuki üyelerin belki de %20'lik kısmı "elit" denecek sosyo-ekonomik kültürden gelen insanlardan oluşuyor. kalanı ise ya parayı bir noktada vurmuş ve oluşan çevresi ile kulübe kapağı atmış, ya anadan babadan dolayı üyelik almış ve hayat gayesiyle normal işinde gücünde olan ya da ciddi maddi sıkıntısı olan insanlardan oluşuyorlar. zaten o sebepten 10bin küsür üyesi olan kulüpte sıksan 4bin kişi oy atıyor. gerisi ortalarda yok. eninde sonunda bu 4bin kişiye muhtaçsınız.
sonuçta o oy atan üyelerin ilgi alanlarına ve dostluklarına göre oluşturdukları küçük küçük grupları hem size hem de sizin listenize bakıyorlar. kendilerine faydasına bakıyorlar. galatasaray sadece futbol demek değil ki! adam kürek sporunda kayıkhane istiyor. a değil de b seçilirse o kayıkhane gelir diye düşünüyor. mustafa beyin listesi dilerim insanları ikna eder. lakin dışarıdan bakınca sanki abdürrahim bey yapmış havası olan bu liste kaç kişiye sempatik gelecektir, göreceğiz. yukarıda bir arkadaşımız lise mezunu bir üyenin bakış açısından bahsetmiş. bize bu bakış açısı ters gelebilir yalnız önceki seçimde başta celal açar bey ve diğer birkaç lise mezunu yaşça büyük amcanın oy dağılımına etkisi olmuştu. bu seçimde bu beylere benzeyen profilde kişileri listede göremedim. bir diğer husus da, ultraslan başta olmak üzere futbol taraftarından bekledim son 2-3 maçta bağırsınlar "mustafa cengiz" desinler, "abdürrahim olmadan bu iş olmaz" desinler, ama pek öyle tık demediler. bu mesela çok ilginç bir durumdu. bağımsız taraftar grubumuz çok dengeli davrandı. tribünde avaz avaz bağırmak varken, hiç o topa girmediler. son anda sosyal medyadan -yayınlarlarsa tabii- yayınlayacakları bir mesaj aynı etkiyi yaratır mı emin olamıyorum.
neyse tahmin ediyorum abdürrahim albayrak güzellemesi yapamadığım için eksileri kafama kafama çakacaksınız, tabii ki canınız sağolsun*. ayrıca ben seçim analisti vs. değilim. mesela geçen burada bir girdi vardı "ben yıllarımı o genel kurulda geçirdim. siz mi bileceksiniz ben mi bileceğim!" gibi birşey yazmıştı bir yazar kardeşimiz. benim öyle bir iddiam da yok. mustafa başkanın tarafı olarak teşbihte hata olmaz "testi kırılmadan" birkez daha fikrimi paylaştım. klişe bitiriş de eksik kalmasın; dilerim yanılırım.
beni endişelendiren nokta ise abdürrahim albayrak ile liste yapmış olmasıdır. kulübü sadece futbol olarak değerlendiren taraftarlarımız -ki çok normal- için abdürrahim bey ne yapsa hoş görülen bir bey haline dönüştü, dönüşüyor. bu beyi aynı taraftarımız bir nevi "burnu havada" olarak damgalanmış kulüp üyelerine bir tepki aracı olarak kullanıyorlar. bu vesileyle kendi fikrimi de paylaşayım; abdürrahim bey futbolda şampiyonluğun sözlük anlamı haline geldi. hani sözlükte bir kelimenin birden çok anlamı olunca sıraya koyuyorlar ya, ha işte; 1. fatih terim ve 2. abdürrahim albayrak. dolayısıyla ben de bir taraftar olarak kendisine çok teşekkür ederim. yiğidi öldür ama hakkını yeme! nitekim futboldaki başarısını azıcık kenara çektiğimizde devirdiği çamlar da kulübün içindeki insanların gözünden kaçmıyor. ben densizlik olarak niteliyorum ve belki de haddimi aşıyorum. hadi şimdilik çocuksu çoşkusuna bağlı dikkatsizlik diyelim.
ne diyordum.. evet, abdürrahim beyi taraftarımız bir nevi "burnu havada" olarak damgalanmış kulüp üyelerine bir tepki aracı olarak kullanıyorlar. halbuki üyelerin belki de %20'lik kısmı "elit" denecek sosyo-ekonomik kültürden gelen insanlardan oluşuyor. kalanı ise ya parayı bir noktada vurmuş ve oluşan çevresi ile kulübe kapağı atmış, ya anadan babadan dolayı üyelik almış ve hayat gayesiyle normal işinde gücünde olan ya da ciddi maddi sıkıntısı olan insanlardan oluşuyorlar. zaten o sebepten 10bin küsür üyesi olan kulüpte sıksan 4bin kişi oy atıyor. gerisi ortalarda yok. eninde sonunda bu 4bin kişiye muhtaçsınız.
sonuçta o oy atan üyelerin ilgi alanlarına ve dostluklarına göre oluşturdukları küçük küçük grupları hem size hem de sizin listenize bakıyorlar. kendilerine faydasına bakıyorlar. galatasaray sadece futbol demek değil ki! adam kürek sporunda kayıkhane istiyor. a değil de b seçilirse o kayıkhane gelir diye düşünüyor. mustafa beyin listesi dilerim insanları ikna eder. lakin dışarıdan bakınca sanki abdürrahim bey yapmış havası olan bu liste kaç kişiye sempatik gelecektir, göreceğiz. yukarıda bir arkadaşımız lise mezunu bir üyenin bakış açısından bahsetmiş. bize bu bakış açısı ters gelebilir yalnız önceki seçimde başta celal açar bey ve diğer birkaç lise mezunu yaşça büyük amcanın oy dağılımına etkisi olmuştu. bu seçimde bu beylere benzeyen profilde kişileri listede göremedim. bir diğer husus da, ultraslan başta olmak üzere futbol taraftarından bekledim son 2-3 maçta bağırsınlar "mustafa cengiz" desinler, "abdürrahim olmadan bu iş olmaz" desinler, ama pek öyle tık demediler. bu mesela çok ilginç bir durumdu. bağımsız taraftar grubumuz çok dengeli davrandı. tribünde avaz avaz bağırmak varken, hiç o topa girmediler. son anda sosyal medyadan -yayınlarlarsa tabii- yayınlayacakları bir mesaj aynı etkiyi yaratır mı emin olamıyorum.
neyse tahmin ediyorum abdürrahim albayrak güzellemesi yapamadığım için eksileri kafama kafama çakacaksınız, tabii ki canınız sağolsun*. ayrıca ben seçim analisti vs. değilim. mesela geçen burada bir girdi vardı "ben yıllarımı o genel kurulda geçirdim. siz mi bileceksiniz ben mi bileceğim!" gibi birşey yazmıştı bir yazar kardeşimiz. benim öyle bir iddiam da yok. mustafa başkanın tarafı olarak teşbihte hata olmaz "testi kırılmadan" birkez daha fikrimi paylaştım. klişe bitiriş de eksik kalmasın; dilerim yanılırım.